SON DAKİKA
Hava Durumu

Cemal Yağcı CHP'den aday adayı: Çorbada benim de tuzum olsun

CHP'den Bursa milletvekili aday adaylığı adaylığı başvurusu yapan eski Sosyal Hizmetler Bursa İl Müdürlerinden Cemal Yağcı CHP Bursa İl Başkanlığı’nda açıklama yaptı. Yağcı, "Sosyal hizmetleri ülkemizde yeniden yapılandırırken çorbada benim de tuzum olsun diyerek milletvekili aday adayı oldum" dedi.

Haber Giriş Tarihi: 31.03.2023 00:39
Haber Güncellenme Tarihi: 31.03.2023 01:16
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursaport.com
Cemal Yağcı CHP'den aday adayı: Çorbada benim de tuzum olsun

14 Mayıs'ta yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili aday adaylığı başvurusu yapanların basın açıklamaları devam ediyor. 82 ismin başvuruda bulunduğu CHP'den aday adayı olan Sosyal Hizmetler eski İl Müdürlerinden Cemal Yağcı CHP Bursa İl Başkanlığı’nda basın açıklaması yaptı.

Açıklamasına, Türkiye'nin 70’li yıllardan başlayarak geçirdiği siyasi ve sosyal değişimi hem yaşayarak hem de gözlemleyerek büyüdüğünü anlatarak başlayan Cemal Yağcı, "Yaşadığımız sıkıntılı süreçleri hep 'bu da geçer ya hu!' diyerek izledik. Üzülerek söylemeliyim ki, kurumları işlevsiz hale getirip kapattığınız zaman bunların hafızalarını da siliyorsunuz. Biz 1999 Marmara depremini yaşadık. Daha ilk gün nerede, nelere ihtiyaç olduğunu bütün Bursa duymuş ve akın akın Sırameşeler’e koşmuşlardı. 6 Şubat’ta ve sonrasında yaşadıklarımız bize sivil toplumun doğru yönlendirildiğinde ne kadar büyük işler yapabildiğini gösterdi" dedi.

Öğretmen okuluyla başladığı eğitim-öğretimi sosyal hizmet okuyarak tamamladığını anlatan Yağcı, Bursa’da 1994-2000 yılları arasında Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü yaptığını, bu dönemde Bursa’nın -güçlü sivil toplum kuruluşlarıyla el ele- bütün incinebilir kesimleriyle; kadınlar, korunmaya muhtaç çocuklar, -özel olarak sokak çocukları-, engelliler, yaşlılar için son derece verimli çalışmalar yaptıklarını söyledi.

"Ödeneğimiz olmazdı ama kirasını zor denkleştirdiğimiz gecekondu mahallelerinde toplum merkezleri açtık" diyen Cemal Yağcı, açıklamasına şöyle devam etti:

"Sonraki yıllarda bizden öncekilerin ve bizlerin ilmek ilmek örerek oluşturduğumuz doku birer birer yıkılarak yok edildi.Kreş ve gündüz bakımevleri kapatıldı. Sırameşeler Dr. Rüştü Burlu Yetiştirme Yurdu, Çekirge Saniye Rıza Kız Yetiştirme Yurdu, Mollaarap Eşrefiler Kız Yetiştirme Yurdu yıkıldı, üstelik yerlerine hiçbir şey yapılmadı.

Bütün sosyal hizmet kuruluşları Bursalıların muhteşem katkılarıyla Türkiye’ye örnek gösteriliyordu, 40’a yakın gayrimenkul bağışı almıştık. Kurban bayramlarında dört tona yakın kurban bağışı alırdık, önce bağış kabulünden vazgeçtiler, sonra kuruluşlar yıkılınca koruma ve yardım dernekleri atıl hale geldi. Oysa bu derneklerde Bursa’nın önde gelen iş insanları, kanaat önderleri yönetici ve üye olarak yer alıyorlardı. Sonraları bağışların hangi kurumlara hangi amaca hizmet etmek için yönlendirdiğini hep beraber gördük.

Bütün bunların üzerine Kahramanmaraş merkezli 11 ilimizi etkileyen iki büyük deprem felaketi yaşadık. Kaybettiğimiz canlarımızı rahmetle anıyorum, geride kalanlarının acılarını yürekten paylaşıyorum.

Üzülerek söylemeliyim ki, kurumları işlevsiz hale getirip kapattığınız zaman bunların hafızalarını da siliyorsunuz. Biz 1999 Marmara depremini yaşadık, daha ilk gün Ankara’nın bize talimat vermesini beklemeden, sabahleyin otobüslerimizi hazırlamış ve Karamürsel Çocuk Yuvasındaki bütün çocukları Bursa’ya nakletmiştik. Çünkü biz olası bir afette nereye, hangi ilin ulaşacağını ve hangi kurumu nereye tahliye edeceğimizi biliyorduk. Daha ilk gün nerede, nelere ihtiyaç olduğunu bütün Bursa duymuş ve akın akın Sırameşeler’e koşmuşlardı.

6 Şubat’ta ve sonrasında yaşadıklarımız bize sivil toplumun doğru yönlendirildiğinde ne kadar büyük işler yapabildiğini gösterdi. Ülkemiz son yıllarda üst üste, önce mülteci akını, arkasından giderek artan bir derin yoksullukla karşı karşıya iken 6 Şubat sonrasında da deprem ve sel bölgesinden diğer illere depremzede göçleri yaşıyor. Bursa da bu göçlerden nasibini alıyor, 150 bin depremzedenin Bursa’ya geldiği belirtiliyor.

İşte; Sosyal hizmetleri ülkemizde yeniden yapılandırırken çorbada benim de tuzum olsun diyerek milletvekili aday adayı oldum.

İstanbul Sözleşmesi tekrar uygulamaya konulurken orada ben de olmalıyım.

Korunmaya muhtaç çocukların sesi, soluğu olmalıyım. Onları cemaatlerin elinde oyuncak olmaktan kurtarmak için orada olmalıyım.

Giderek yaşlanan toplumumuzun yaşlılarının refah içinde yaşlılıklarını yaşayabilmeleri için katkı sunmalıyım.

Özel eğitime muhtaç bireylerin ve ailelerinin, özel eğitim kurumlarında görev yapan öğretmen ve uzmanların sesi, soluğu olmalıyım.

Yaylalarında doğa yürüyüşleri yaptığım Uludağ’a sahip çıkmak, çevreye duyarlılık ve saygı için orada olmalıyım.

Evimizin sadık bekçisi Vera ve onun gibi nice evcil hayvanın haklarını savunmak ve geliştirmek için orada olmalıyım.

Ve bütün bunlar için doğru zaman şimdi, doğru yer Cumhuriyet Halk Partisi ve doğru lider Kemal Kılıçdaroğlu diyor, hepinizi saygı ve sevgilerimle selamlıyorum."

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.