SON DAKİKA
Hava Durumu

Üniversitelerde tepkiye çözüm 'isteğe bağlı'

YÖK’ün son aldığı karara göre üniversitelerde 3 Nisan’dan itibaren isteyen öğrenciler derslerini yüz yüze, isteyenler uzaktan eğitimle takip edebilecek. Kararı değerlendiren akademisyenler, kamuoyunun tepkisine yönelik bir ara çözüm olduğunu söyledi.

Haber Giriş Tarihi: 03.04.2023 18:22
Haber Güncellenme Tarihi: 03.04.2023 18:34
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursaport.com
Üniversitelerde tepkiye çözüm 'isteğe bağlı'

PELİN AKDEMİR / BURSAPORT

Depremlerin ardından uzaktan öğretim kararı alınan üniversitelerde ‘isteğe bağlı’ olarak yüz yüze eğitime geçiş yapıldı. Akademisyenler, YÖK’ün aldığı kararı kamuoyunun tepkisine yönelik ara bir çözüm olarak değerlendirdi.

6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Yükseköğretim Kurulunca (YÖK) alınan kararla üniversitelerde uzaktan eğitime geçilmişti. Yurtların boşaltılması ve üniversite öğrencilerini okul ortamından uzaklaştıran uzaktan eğitim kararı kamuoyunun tepkisini almıştı. Altı haftadır süren uzaktan eğitimden sonra YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, 3 Nisan’dan itibaren bahar dönemine mahsus olmak üzere devam şartı aramaksızın yüz yüze eğitime geçilebileceğini duyurdu. Özvar’ın açıklamasının ardından üniversite senatoları da uygulamanın detaylarına ilişkin karar aldı.

İsteyen öğrencilere sınıflarda yüz yüze eğitimin yanı sıra uzaktan eğitimin de verildiği ‘hibrit eğitim’ uygulanacak. Derslere yüz yüze katılamayan öğrenciler için de eş zamanlı çevrim içi veya eş zamanlı olmayan çevrim dışı uzaktan öğretim yöntemleri kullanılacak. Üniversitelerde bahar dönemindeki ara sınavlar uzaktan öğretim yöntemleriyle çevrim içi yapılacak. Yarıyıl sonu, tek ders, tez izleme, yeterlilik sınavı gibi sınavların ne zaman ve nasıl yapılacağına yükseköğretim kurumlarının yetkili kurulları karar verecek.

‘KAMUOYUNUN BEKLENTİSİNE YÖNELİK HIZLI BİR DÜZENLEME’

Bursa Uludağ Üniversitesi’nden çıkan senato kararına göre, lisans eğitiminde devam şartı olmadan yüz yüze eğitim ve eş zamanlı çevrimiçi dersler yapılacak. Lisansüstü eğitimde, dersler sadece yüz yüze yapılacak. Uygulamalı eğitim olması nedeniyle Tıp Fakültesi 4, 5 ve 6. sınıf öğrencileri ile Veteriner Fakültesi 5. sınıf öğrencilerinin dersleri ve tüm sınavları yüz yüze yapılmaya devam edecek.

Bursa Uludağ Üniversitesi’nden akademisyen Mustafa Berkay Aydın, alınan kararı kamuoyunun beklentisine yönelik ‘bir ara çözüm’, ‘hızlı bir düzenleme’ olarak değerlendirdi. “Zamanlaması yanlış oldu” diyen Aydın, “Şehir dışından gelecek öğrenciler nereye gelecek? Bursa’daki öğrenciler ise ‘Ramazan geçse daha iyi olurdu’ diyorlar” dedi. Devam zorunluluğu aranmamasının nedenini Aydın, “Katılımı zorunlu yapamazlardı. Ailelerinin yanlarına giden öğrencilere ‘üç gün sonra yüz yüze eğitim başlayacak, gel’ demeleri mantıklı olmazdı. Öğrenci bir daha düzenini nasıl kuracak?” ifadeleriyle açıkladı.  

‘ÇEVRİMİÇİ KATILAN ÖĞRENCİLER İÇİN DERS TAKİBİ ZOR OLABİLİR’

Üniversitede sınıflarda projeksiyon cihazı ve internet altyapısı mevcut fakat akademisyenler kendi dizüstü bilgisayarları veya cep telefonlarıyla çevrim içi derse bağlanacaklar. Uygulamada yaşanacak sorunlara ve fırsat eşitsizliğine dikkat çeken Aydın, öğretim üyesinin süreci yönetemezse çevrimiçi bağlanan öğrenciler için ders takibinin zor olacağını belirtti. Sadece yüz yüze derslerin devam edeceği lisansüstü eğitimde gelemeyen öğrenciler, derslere katılamayacak.

Uzaktan eğitimde de en fazla yüzde 30 katılımın olduğunu söyleyen Aydın, “Katılım oldukça düşüktü. Sınavlar yaklaşınca katılım artıyor. Yüz yüze derslere katılım az olur. Bayramdan sonra katılımın artacağını düşünüyorum” diye konuştu.

‘TEPKİLERE KARŞI ‘İSTEYEN GELSİN’ DEDİLER’

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nden akademisyen Cumhur Aslan, kararı, “Günü kurtarmak üzerine alınmış bir karar. Kamuoyunda çok tepki alınca ara çözüm olarak ‘isteyen gelsin’ dediler. ‘İsteyen’ sözcüğüyle başlayan bir uygulama eğitimde olmaz. Nerden baksan tutarsızlık, öngörüsüzlük” sözleriyle değerlendirdi.  

Bölüm olarak aynı anda yüz yüze ve çevrimiçi eğitim yapma olanaklarının olmadığını, bu nedenle uzaktan eğitime devam etmeleri yönünde karar alınması gerektiğini belirten Aslan, “Çanakkale, Balıkesir, Ağrı, Kars gibi ülkenin birçok kentinde böyle bir teknolojik altyapı yok. Sistem olsa kriz dönemleri için makul bir karar olurdu. Yüz yüzde dersten sonra bir de çevrimdışı dersler yapmak da uygulanabilir değil” diye konuştu.

‘DERSLERE KATILIM YÜZDE 30’U GEÇMEZ’

Yüz yüze derslere katılımın yüzde 30’u geçmeyeceğini düşündüğünü söyleyen Aslan, “Öğrenciler, yüz yüze eğitime gelseler bile sınavlar başlayacak, sınavlar çevrimiçi olacak, bir hafta sonra da bayram tatili olacak. Öğrenci, bayram tatilinden sonra gelecek olsa bir aya değer mi?” dedi. Fırsat eşitsizliğine dikkat çeken Aslan, “Fırsat eşitsizliği, yurttaki, evini boşaltıp giden öğrencilerin mağduriyeti gibi ekonomik boyutlarda karşımıza çıkıyor. Eğitimden baktığımızda yüz yüze derslere katılabilen öğrenciler daha avantajlı. Çevrimiçi veya çevrimdışı eğitim yüz yüze kadar verimli olmuyor” diyerek aktardı.

EGE ÜNİVERSİTESİ DİŞ HEKİMLİĞİ UYGULAMALI DERSLERİ YAZIN YAPACAK

Kızının Ege Üniversitesi’nde Diş hekimliği okuduğunu söyleyen Aslan, üniversitenin seçmeli derslerde uzaktan öğretime devam etme, uygulamalı derslerin yüz yüze ve zorunlu olarak yaz aylarında yapılması kararı aldığını aktardı. Aslan, bölümde okuyan 250 öğrencinin 150’sinin yazın zorunlu uygulamalı derslere katılma, şimdi derslere gitmeme kararı aldıklarını söyledi.

‘AKADEMİSYENLERİN İŞ YÜKÜ ARTACAK VE AKADEMİK ÇALIŞMALAR KISITLANACAK’

Eğitim Sen Genel Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Sinan Muşlu, akademisyenlerin alınan karara tepkili olduğunu belirterek, “İsteğe bağlı olmasını doğru bulmuyor ve eğitimin tamamen yüz yüze yapılması gerekir” dedi. Öğrencilerin barınma sorunlarına ilişkin düzenlemelerin karar alınmadan bir ay önce yapılması gerektiğini ifade eden Muşlu, “30 Mart’ta açıklayıp 3 Nisan’da ‘isteyen gelsin’ demek ciddiyetsizliktir ve yüz yüze eğitime katılımı düşürecektir. Ayrıca sınavların sağlıklı bir şekilde yürütülmemesine yol açacaktır” dedi.

Muşlu, sınıf ve amfilerde yüz yüze eğitim verirken aynı zamanda online bağlantı kurulacak şekilde sistemin genel olarak yok veya yetersiz olduğunu söyledi: “Bu durum öğretim elemanlarının iş yükünü arttıracağı gibi akademik çalışmalarının ve araştırmalarının kısıtlanmasına da yol açacak.”

Öğrenciler için temek bir insan hakkı ihlali olduğunu ifade eden Muşlu, şu değerlendirmede bulundu:

“Eğitim hakları uzun süredir ellerinden alınmış durumda. Yüz yüze eğitim, eğitimin kendisidir. Yaparak yaşayarak, sosyalleşerek, akran diyalogları ve hocalarla bire bir iletişimlerle bu süreçler beslenir. Ancak depremin felakete dönüşmesinin hemen ardından öğrencilerin barınma haklarının ellerinden alınması ve üniversitelerde yüz yüze eğitimin durdurulması hem bir eğitim hakkı ihlali olduğu gibi hem de iktidarın ve YÖK’ün akademi dünyasına karşı ne kadar özensiz, keyfi ve plansız olduğunun da bir göstergesi.”

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.