SON DAKİKA
Hava Durumu

Vicdanlar cinayetleri ayırır mı?

Yazının Giriş Tarihi: 25.01.2013 01:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 25.01.2013 01:00

Öyle görünüyor ki Mumcu ve benzeri diğer karanlık cinayetlerin arka planı ve bunları planlayan odak ya da odakların ortaya çıkarılması bugünün siyasal koşullarında pek olası değil. Aradan geçen onca yıllara rağmen Mumcu ve diğer suikastlere ilişkin davalarının seyri umutsuz olmak için yetiyor da artıyor.

Benim üzerinde asıl durmak istediğim bu değil. Suikastlerin aydınlanmasını istemeyenler ellerinden geleni yapıyor. Sorun toplumun bu cinayetlere bakışındaki keskin ayrılıklar.

19 Ocak'ta Hrank Dink'i 24 Ocak'ta da Uğur Mumcu'yu ölüm yıldönümlerinde andık, cinayetlerin aydınlatılmasını istedik, işin peşini bırakmayacağımızı yüksek sesle dile getirdik.

Biri Ermeni biri Türk her iki gazetecinin anma törenlerine katıldım. Her iki suikasti de aynı odağın planladığı kuvvetle muhtemelken bizler bu cinayetlerde 'bölücülük' yapmaya devam ediyoruz.

Dün, Uğur Mumcu'yu anma yürüyüşünde baktım her iki anmaya da gelenler 5-6 kişiyiz. Hrank Dink'i ananlar bir avuçtu, Uğur Mumcu'yu ananlar birkaç avuç, belki biraz daha fazla. Ne fark eder.

Hrant Dink'i ananlar Mumcu'yu 'Kemalist' olması ya da başka gerekçeler ileri sürerek öteliyor, Mumcu'yu ananların önemli bölümü de Hrant Dink'i Ermeni; 'Ermeni konusu da devletin kırmızı çizgisi' olmasından dolayı öteliyor. Benzer örnekleri başka cinayetler için de verebiliriz. Yine öldürülüşü Uğur Mumcu ile aynı güne denk gelen Diyarbakır eski Emniyet Müdürü Gaffar Okkan da bunlardan biri. Onun da bir emniyetçi olması ötelemeye yetiyor.

Bizim gibi düşünmüyor olmaları onların öldürülmelerindeki sessizliğimizin bir nedeni olabilir mi? Bu bir gerekçe olabilir mi? Vicdan sahibi insan böyle bir gerekçeye sığınabilir mi?

Oysa Türkiye'nin faili meçhul bırakılan cinayetlerinin amaçları aynı. Sorun bizim vicdanlarımızda. Biz, Türkiye'nin gerçek demokrasi ve hukuka kavuşmasının önünde en büyük engel olan bu suikastleri, etnik, dini ve mezhepsel olarak ayırıyoruz. Halbuki vicdan bunları ayırmaz.

İnsanız ve vicdan sahibiyiz diyorsak o zaman Hrant Dink için Uğur Mumcu için, Musa Anter için, Metin Göktepe için, Gaffar Okkan için aynı sesi vermeliyiz. Vermeliyiz ki, Türkiye gerçek bir demokrasi ve hukuk devleti olsun.

Sevgili Rüstem Avcı geçen yıl 25 Ocak'ta Bursaport'ta yazdığı yazıda yine aynı konuya değinmiş. Mumcu'daki kalabalığın neden Hrant Dink'te olmadığını sormuş, her ikisinin de derin ilişkiler sonucu derin devlet tarafından öldürüldüğünü, katillerin 'gendaş' olduğunu yazmış.

Aradan geçen bir yılda değişen bir şey yok.

Bizim gibi düşünmeyenlerin öldürülmesi vicdanlarımızı harekete geçirmiyor.

twitter.com/zaferopsar
 

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.