Öğrenilmiş çaresizlik

Biraz ortadan gidiyorsan, 'takım oturacak' gibi cümlelerle top çevir, eğer eleştirel ve düz bakıyorsan 'transfer niye yok' de bitti...

Gelelim gerçeklere;

Bu takım geçen sezon ortasından bu yana bas bas 'bana forvet, kanat oyuncusu lazım' diye bağırıyor...

Sonda söyleyeceğini başta söyleyenler derneğinden olduğumuz için açıkça dillendirmek lazım...

Yapamıyorsanız bu işi bırakın lütfen...

Üçüncü hafta sonunda kanat oyuncuları oturmamış, forvet hattına transfer yapma gereği bile duyulmamış durumda takım...

Başkan da çıkmış; "transferde aceleci davranmalıyız" diyor...

'Acele' kelimesinden çıkardıklarımız çok farklı...

Ben mi dedim; "Kesenin ağzını açacağız" diye...

Çilek, karpuz, avokado diye ben mi salladım...

Bu nasıl bir transfer stratejisidir Allah aşkına?

Asamoah Gyan'ın peşinden koştururken takıma forvet lazımdı da; Gyan olmayınca mı forvet hattı yeterli oldu...

Ama bu işleri profesyoneline değil de; çaycısına, avukatına, iş adamına bırakırsan olacağı bu...

Gelelim oynanan ilk üç maça...

Bursaspor üç maçta da yaptığı mücadeleyle umut verdi...

Ancak her maçta Paul Le Guen'in hamleleriyle ya da hamle yapmakta gecikmesiyle karşı karşıya kaldı...

Tamam, eldeki kadro bu ama bu kadroyla da küçük dokunuşlar yapılabilirdi...

Başakşehir'in kafada Şampiyonlar Ligi maçı varken, o direnci gösteremedi takım...

Bunda da Deniz gibi kanat oynama becerisi olmayan, John gibi keyfi yerine gelirse oynayacak futbolculara gereğinden fazla dayanılmasıydı...

Kanadın yoksa, kanatsız oynarsın, orta alanı 5'lersin, zaten forvet hattında da beslediğinde gol atacak tek adam olan Necid'i göndermek üzeresiniz...

Ön alanı besleyemeyeceksen, kaos futboluna dönersin, orta alanda presle rakibini boğarsın...

Ama Le Guen, 90 dakika boyunca neredeyse 4 stoperle oynattı takımı...

Bir sonraki Alanyaspor mücadelesinde de sahanın en iyisi Badu'yu sağ beke çekerek, 3 puanı adeta tehlikeye attı...

'Adam mı var sağ bekte oynatacak' diye sorarsanız, Ertuğrul derim...

Emin olun Badu'dan daha kötü oynamazdı, üzerine de Badu'nun orta alandaki etkinliği yok edilmezdi...

Son olarak Beşiktaş maçı...

Güzel başlangıç ama yine hamlede zorlanan bir ekip...

Deniz Yılmaz'a 65 dakika tahammül eden bir teknik adam...

Üç maçın, Le Guen açısından bize anlattığı; Başlangıçlar güzel, rakip güzel analiz ediliyor ancak oyun içerisinde hamlede büyük sıkıntılar bulunuyor...

Çok mu zor delirten Deniz'i oyundan alıp, Ekoko'yu sahaya sürmek...

'Hazır değildi ama' diyenler olabilir, ben de 'Deniz mi hazır olanı' diye sorarım...

Sonuca gelecek olursak;

Transferde ağırkanlı olunması, her defasında transferle ilgili boş umutlar veren açıklama yapılması, isim fark etmeksizin teknik direktörün oyuncu değişikliklerinin zamanında yapmaması ya da yanlış tercihler sebebiyle skorun kaderiyle oynaması, bir gerçeği ortaya koyuyor ve bu da psikoloji dalını ilgilendiriyor...

O da öğrenilmiş çaresizlik...

@tolgayataokay