HDP kapatılırsa ne olur?

Ülkenin seçim sürecine girdiğini söyleyebiliriz. Haziran 2023’de yapılması gereken seçimlerin erkene alınabileceği, iktidarın uygun bir ortam yakalarsa her an “baskın seçim” yapabileceği  konuşuluyor.

Son dönemde giderek oy kaybeden ve yüzde 30 sınırına dayandığı söylenen AKP halktan yitirdiği desteği seçim sisteminden sağlamak peşinde. Geçtiğimiz günlerde TBMM’de AKP ve MHP milletvekilleri tarafından kabul edilen seçim yasasına göre baraj yüzde 7'ye indirildi, ittifak yapmanın avantajını ortadan kaldıran düzenlemeler yapıldı ve sandık güvenliğini riske sokan bazı maddeler eklendi.

İktidar, ekonomi başta olmak üzere çeşitli nedenlerle kaybettiği oyları telafi etmek için her şeyi yapabileceğini göstermiş oldu. Bu düzenleme ile “Millet İttifakı”nın dağıtılması, MHP’nin baraj altında kalmasının önlenmesi ve YSK’yi tamamen kendi kontrolüne alarak sonuçların manipüle edilmesi imkanı sağlanmış oluyor.

Ancak iktidarın başka bir hamlesi daha var. HDP’den kurtulmak!

7 Haziran 2015'teki seçimde kendisine iktidarı kaybettiren, 2018 seçimlerinde istediği çoğunluğu sağlamasına engel olan, 2019 yerel seçimlerinde ise CHP’ye büyük illerde belediye başkanlığını kazandıran HDP’yi kendisi için en büyük engellerden biri olarak görüyor. Bu nedenle MHP’nin de desteği ile HDP için kapatma davası açıldı. Önümüzdeki aylarda kararın açıklanması bekleniyor.

HDP’nin kapatılması durumunda, yeni bir parti kurularak HDP’li vekillerin o partiye geçerek seçime girme hakkı kazanmasını önlemek için de yasada değişiklik yapıldı. Bu değişiklik ile grup kurmanın seçime girmeye yetmeyeceği, siyasi partilerin seçime girebilmesi için gerekli örgütlenme koşullarının yerine getirilmiş olmasının zorunlu olduğu belirtildi.

Böylece HDP seçmeninin ortada kalacağı, AKP’ye oy vermeseler bile sandığa gitmemelerinin AKP için büyük kazanç sağlayacağı düşünülüyor. Böyle bir durumda HDP ile CHP arasında yakınlaşma olmasını önlemek için de çeşitli planların uygulamaya koyulması şaşırtıcı olmayacaktır.

Ancak unuttukları bir şey var, HDP seçmeni, Kürt seçmen ülkede en bilinçli seçmen kitlesidir. Daha önce partileri çok kez kapatılmış olsa da, bazen yeni bir parti ile, bazen de bağımsız aday olarak iradesini TBMM’ne yansıtmayı başarmıştır. 2019 yerel seçimlerinde ise bu kez “kazanamayacaksan, kaybettir” taktiği uygulanmış, büyük illerde CHP adayları desteklenerek AKP kaybettirilmiştir.

Bu seçimde de HDP seçmeni kendisine yapılanlara sessiz kalmayacak, teslim olmayacaktır. HDP kapatılsa bile HDP bileşenlerinden biri veya üçüncü ittifak bileşenlerinden biri üzerinden seçime girecek, seçmenini oraya yönlendirecektir. Hiçbir parti üzerinden seçime girme olasılığı kalmasa bile, HDP seçmeni önceliği AKP’ye kaybettirmeye verecektir. Sonuçta AKP iktidarı HDP’yi kapatarak ulaşmak istediği sonuca ulaşamayacaktır.

Kuşkusuz ki burada muhalefetin, özellikle de CHP’nin tavrı da önemlidir. Eğer CHP, HDP’yi ve Kürt seçmeni yok saymadan, onunla iletişim içinde olur ve HDP’nin hassaslıklarını dikkate alırsa, iktidarın tüm oyunları boşa çıkacak ve ülkemizde karanlık bir dönem kapanacaktır.

Muhalefetin, demokrasi güçlerinin hata yapmaması durumunda HDP kapatılsa da, kapatılmasa da HDP seçmeni iradesini sandığa yansıtacak, kaybeden AKP-MHP ortaklığı olacaktır. Ancak HDP’nin kapatılması durumunda ülkemiz demokrasisi  kaybedecek, Kürt halkının demokrasiye ve birlikte yaşama olan inancı da bir kez daha yara alacaktır!