SON DAKİKA
Hava Durumu

Kentsel dönüşüm, rantsal dönüşüm!

Yazının Giriş Tarihi: 12.11.2011 01:03
Yazının Güncellenme Tarihi: 12.11.2011 01:03

23 Ekim'de meydana gelen 7.2 büyüklüğündeki deprem, şiddetiyle ve yıkımıyla 1999'daki Marmara ve Düzce depremlerinin ardından yaşanan en büyük deprem felaketleri oldu.

Depremin büyüklüğü ve şiddeti, kabullenemesek de bir anlam yaratabiliyor da, 5,6 büyüklüğündeki bir depremin "altında kalmak" gerçek anlamda sarsıcı bir fotoğraf oluşturuyor...

Hasarlı binasını bile belirlemekten aciz, yurttaşının can güvenliğini sağlayabilecek asgari bir kamu sistemi oluşturamamış olmanın verdiği hicapla yaşadığımız sarsıntı tarifsiz!...

Hele dünyanın öbür ucundan insani duyarlılıkla yardımımıza koşmuş dostlarımızı da beceriksizliğimizin altında bırakmak, bu sarsıntıyı daha da büyütüyor...

17 Ağustos 1999'dan bu yana tam 12 yıl geçti...

Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğunu yazıp çizmeyen, konuşmayan, uyarmayan kimse kalmadı...

Neredeyse sayaca bağladık ve her gün yastığa başımızı koyarken "acaba bu gece deprem olur da yaşadığımız binayla birlikte çöker miyiz" diyerek uykuya dalıyor, herkesin bildiği depremi bekliyoruz!

İş öyle bir derkeye ulaştı ki, meşhur bakanımız bile kalktı, "Eskiden yaptığım iki apartman yıkılabilir" diyerek ifşaatta bulundu ve o binalarda yaşayanların bugünden herkesin bildiği "kaderlerini" tayin etti!

Ve ne yazık ki, sık sık depremlerle sarsılan bu kadim ülkede, bu sözler hiçbir sarsıntı yaratmadı; o iki binanın ve hepimizin yaşadığı daha binlerce binanın yıkılabileceği yine herkesin malumu aynı "kadercilikle" sineye çekildi...

Herkes biliyor...

Bırakın 7 ve üzerindeki bir depremi 5'in üzerindeki herhangi bir depremde bile binalarımız kumdan kaleler gibi yıkılacak bir halde...

Peki 12 yıldır ne yapılıyor? "Hiçbir şey" dersem kimse itiraz etmeye kalkmasın!

Ne yapıldığını 23 Ekim'de, 9 Kasım'da gördük...

Kentsel dönüşüm yapılacakmış!

Heyhat!

Bunu yapacak olanlar, "Dünyanın en güvenli yeri şu anda Van" diyerek insanları "gönül rahatlığıyla" evlerine gönderenler...

Van'da binaların hasarlarını belirleyemeyenler, kapalı kapılar ardında hesap kitap yapmaya, 100 milyar dolarlık dönüşüm projeleri hazırlamaya başladılar; ülkenin en şanlı inşaat firmalarının tezahüratları altında...

"Ciddi" hazırlıklar yapılıyormuş!

Herhalde "bürokratlarımız" harıl harıl çalışıyorlardır. Nasıl olsa yasaya da gerek yok. Bir sabah Resmi Gazete'den öğreniriz, bilmem hangi kanun hükmünde kararnameyle "dönüşümün" nasıl yapılacağını...

Tabii ki kentsel dönüşüm yapılmalı. Tabii ki tüm çürük binalar yıkılmalı, yerine depreme dayanıklı güvenli binalar inşaa edilmeli...

Tabii ki, kaynaklar oluşturulmalı, finansman sağlanmalı, projeler üretilmeli...

Ama yapacağınız kentsel dönüşüm İstanbul'da Sulukule'deki, Bursa'da Doğanbey'deki gibi olacaksa vay halinize!

Dikkat edin, kentsel dönüşüm yapacağım derken rantsal dönüşümün altında kalmayın!

Keza, emin olun yapı, bu kez halkın üzerine çökmez!

twitter.com/ozcanyazici

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.