SON DAKİKA
Hava Durumu

Perakende ve vahşi kapitalizm

Yazının Giriş Tarihi: 11.12.2012 11:34
Yazının Güncellenme Tarihi: 11.12.2012 11:34

300 milyar dolar seviyesini aştığı ifade edilen ve önümüzdeki üç yıl içerisinde 400 milyar doları geçmesi beklenen Türkiye perakende sektörü, koşar adım ivmesini sürdürüyor.

Rekabet; durur mu?

Durmaz...

Durmayacak!

'En az 3 çocuk' istemi gerçek olduğunda (ki genç nüfusun korunması için gerçek rakam 4 seviyesidir) sektörün her yıl yüzde 10 büyümesi de kaçınılmaz olacak.

Ancak; trafik kazalarını, ekonominin kanseri kabul edilen, beklenmeyen krizleri ve dolayısıyla dünyanın/ülke dengesinin bozulmasını saymazsak...

***

Sektör, çok sık konferans yapıyor.

Toplanıp, yeniden dağılıyor; sonra yeniden bir araya gelerek eğitime, sohbete, bilgi birikimleri paylaşmaya devam ediyor.

Sürekli eğitim halindeler...

Ne güzel...

Canları sıkılsa da 'artık bu toplantılar biri-birini taklit ediyor' deseler de, birkaç gün iş stresinden uzakta kalabilmek, sanırım bir süre daha cazip olacak.

Ancak, genelde bir ıstırap da dikkat çekmiyor değil.

Gülün, dikeni misali...

İster kokusunu algılarsın, ister dikenine takılırsın.

Tercih; size kalmış...

***

Kartepe Zirvesi'ni muhabirimiz Uğur Tatlı takip etti.

Anlık gelişmeleri de Twitter'da @perakendeorg ve @eurometall hesabı ile #PerakendeZirvesi hashtag'inden takip ettik.

Federasyon Başkanı Selamet Aygün'ün paylaşımları müthişti doğrusu.

Ben etkilendim.

Çarpıcı açıklamaları, çok dikkat çekici ve üzerinde durulmaya değer. Üzerinde çalışılması gereken, çok ince ayrıntıları da içeriyor çünkü.

Bazılarını not edelim mi?

• Yerel perakende her yıl yüzde 25 büyüyor.
(Aslında cirosu ve alanları artıyor demek istiyor Sayın Başkan. Büyüme bir başka önemli ayrıntı çünkü)
• Perakende Yasası bir türlü çıkmıyor. Bunun için bir üst kurul şart.
(Çok daha istekli ve örgütlü olabilmek gerekli. Bu gidiş ile yasa yine beklemede, sümen altında kalacak zira)
• Çalışma saatleri ve hafta sonu çalışmaları düzenlenmeli. Servis konusu aşılması gereken önemli bir gider mesela.
(Yasanın temelinde bu maddeler kesin var. Var da, kim çözebilir? Ortak bir yasa deniyor. Nasıl olacak bu? Merak ediyorum)
• Discount zincirler haksız rekabet yaratıyor.

(Bu, yeni ve önemli bir tespit olarak karşımızda. Ama, ticaretin temelini, rekabet oluşturmaz mı? Oluşturur. Başkanın kastı, haksızlıkta)

***

'Haksız rekabet' konusunda Başkan Aygün'ün sözlerine pür dikkat.

Çünkü açıkça 'terör' benzetmesi dahi yapıyor federasyon...

Lütfen şu sözlere kulak veriniz:

- Üretici firmaları tehdit eden, ufak esnafı yok etmeye çalışan market zincirleri var. 81 milyar cirosu olan perakendenin yüzde 10'unu bu firmalar gerçekleştiriyor. Bu firma/lar için, üretici bir ürün üretiyor. Başka bir perakendeci aynı firmadan ürün istediğinde, bu firma/lar üreticiyi tehdit ediyor. Bir perakendecimiz salı günü basında insertini yayınlıyor. Başka bir firma insert vermek istediğinde medya tehdit ediliyor.

Bir yandan 'inanılmaz seyirler' içersinde olduğunu ifade ettiğimiz, ülkemizin reel sektörü/lokomotifi perakende dünyasında; ne yazık ki böylesi amansız rekabet havası da var.

Daha da olacak valla!

Rakamların 400 milyar dolar seviyesine doğru gitmesi öngörülen bir sektörde, küresel oyuncular da yer alıyorsa, gelecekte yenileri de eklenecekse, birleşmeler, satın almalar devam ederken, pazar payanı korumak, artırmak ve hatta rakipleri yok etmek, kapitalist sistemin vazgeçilmez unsurudur.

Üstelik temelidir de...

Sistemin adını ise yıllar önce, hep birlikte koymadılar mı?

- Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler!

Bu sistemi de hoş sözler ile kamufle edip, kanunsuzluğu/kuralsızlığı 'serbest ekonomi' diye yutturmadılar mı?

Küresel ekonomi; yüzyıllardır bildiğimiz, bizim karakaçanı, zebra diye yutturur. Emin olun...

Eeee! O zaman hepimize final sorusu:

- Devletin ekonomi içindeki payı AB ülkelerinde ne? Türkiye'de ne?

Cevap; geldiğiniz ekonomik noktanın yanılsaması olsa gerek.

Varın sağlıcakla...

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.