Mücadele edin, başarı gelir

BURSASPOR ve OLİMPİYATLAR

Spor ile nefes alanlar için olimpiyat ne ise, fanatik Bursalı futbolsever için de Bursaspor'un futbol sonuçları o...

Başarısız olimpik mücadelemiz, ulusumuzu üzerken; Fin liginde son sırada yer alan, mahalle takımına yenilmek de, Bursalıları bir kat daha kahrediyor.

İsterseniz, önce, Bursaspor'un kimliği ile ilgili bir iki tespiti paylaşalım. Şart...

Sezon öncesinde çok net yazdım ve sordum :

-         Bursaspor'un şampiyon olmak gibi bir hedefi var mı ?

'Dalga mı geçiyorsun' diyenler öyle çok ki...

Şampiyonluk hedefinin (tribünler dışında) olmadığını yıllardır gördük. Ve hatta 'şampiyon olacağız' denilen yıl, ligden düştüğüne tanık oldu cümle-alem.

'Gelecek yıl ilk üç, sonraki yıl şampiyonluk için mücadele edeceğiz' açıklamasının yapıldığı yıl, şampiyon oluverdi bu kulüp.

İnanmayan, açsın arşivi, okusun beyanları...

-         Şaka gibi yaaa !

Nerede olduğunu zar-zor bilebildiğimiz Fin ekibi (özellikle ekip diyorum) amaç birliği yapmıştı ki; karşısında takım dahi olamayan Bursaspor'u deviriverdi.

Skor önemli değil; doğrudur; Bursa turu geçebilir. Ama, hedefi açıkça belli olmayan bir kulüp nereye kadar yol alır ki ?

***

Gelelim olimpiyat gündemine... Beklenen değil, istenen madalyalar gelmedikçe, stres artıyor. Kapıda bekleyen; hüsran da olabilir. Ve atletizm başladıysa, olimpiyat heyecanı da dorukta demektir...

Bu yazıyı okuyorsanız, voleybolda ilk kez olimpiyatlarda mücadele eden kadınlarımızı da izliyorsunuzdur. Müthiş bir ekibe sahibiz; ki elbette mimarları var...

Başkan Erol Ünal Karabıyık'ın, kaptan Esra Gümüş'e gönderdiği mesajı dinleyince, gözlerim doldu. Hemen federasyon başkanvekili, kentimizin başarılı spor insanı Ersin Yılmaz'ı aradım Londra'dan,  mesajın tam metnini istedim. On dakika sonra Başkan Karabıyık, kendisi paylaştı metni ve her satırını bilmek, Hürriyet okurlarının da hakkı :

-         Arkadaşlar merhaba. Sizden; sizi Sultanları olarak bağrına basan milletimiz adına bir kaç isteğim var : Lütfen takım kardeşliği, anlayışı içinde, verilen görevi en iyi şekilde yapın, oyunda ya da bankta . Maç bittiğinde oynayan da oyuna hiç girmeyen de "ben üstüme düşeni en iyi şekilde yaptım." diyebilirse, sonuç ne olursa olsun huzursuz olmamız, üzülmemiz için sebep yok. Sizi, daima mücadeleci, yılmayın, birbirine kenetlenmiş, istekli, inançlı ve coşkulu oyununuzla görmek istiyor milletimiz. Sizden beklentimiz bu. Bunu gerçekleştirdiğinizde, her türlü sonuç alkışlanacaktır. Bunları yaparsak, zaten her şey, iyi olacaktır. Gelmek için sabırsızlandığınız yerdesiniz ve yüzlerce maç oynayan sultanlarımızdan, sporun zirvesi olan olimpiyatlarda, bir kaç maç için en üst düzey gayret ve performans bekliyoruz. Bunu defalarca başardınız, yine başaracaksınız. Size hep güvendim, güveniyorum. Şimdi, lütfen, sarılın birbirinize...

Ekibe, maç öncesi gelen; olimpiyatın, daha doğrusu sporun anlamını içeren bu motive edici mesajı, arkadaşlarına da okuyan kaptan, tüylerinin diken olduğunu da söylüyor. Ve kadınlarımız, müthiş maçlar çıkarmaya devam ediyor.

Görmediniz mi Güney Kore'yi nasıl yendiler... Bugün, Amerika'dan bir puan almak, çeyrek finale vize, Türkiye'nin yüreği sizinle...

(Hürriyet Bursa'da yayınlandı)