Hırvatistan'a neden yenildik?

Hatırlayın; 
Yıl 2011… 
Hırvatistan ile nefis bir play-off mücadelesi yaptık.
Sonrasında biz de onlar da bir defa dünya üçüncüsü olduk…
İlerleyen yıllardan günümüze, biz ne yazık ki olumlu sonuçlar alamadık.
Neden acaba ?
**
Teknik adamları Zladko Dalic’in dillendirdiği 3,5 milyon nüfusa sahip Hırvatistan neler yapmış mesela?
Dünya kupasında final  oynadılar biliyorsunuz.
Bir kez daha üçüncülük kazanmasını bildiler…
Ve dün akşam; Bursa’da ağır-ladık onları.
Aaaa ! 
Ağırlamayı yanlış anlamış olmalıyız ki; biz ağır kaldık; onlar daha hızlı!

**
Yazının başlığı ‘Neden yenildik’ sorusuyla başladı ya; ha’di skor yazarları gibi maç dakikalarını anlatmayayım; zaten izlediniz. 
Özü çok net yazalım :
- Hırvat ekip 6 yıldır aynı teknik adam ile çalışıyor.
- Her pozisyonda yarım saniye bizden hızlıydılar.
- Yaparsan yan pas, geri pas; futbol bu, çekmez naz.
- Formsuz oyuncularda ısrar etmenin cezasını çektik.
- Final vuruşlarında ağır kaldık; tehlike yarattığımızı sandık.
- Çok şutumuz olsa da, golleri onlar buldu biz baka-kaldık.
- 100 pas daha fazla yaptılar, bizden daha fazla topa hakimdiler.
- Mental yönden sahada ekip olamadan; takım(?) pozisyonunda kaldık.
- Ümitler içerisinde mucize bekleyen; sadece taraftar ve maç spikeriydi.
- Tribünler yeterince dolmadı, taraftar yoktu; izleyici vardı.
**
Yazmaktan bilgisayarımın tuşları bozuldu; yeniden hatırlatıyorum.
Özetin özeti:
-Gereken başarıyı elde edemiyorsak; sebebi, bu delikanlılar değil ki… 
Sürdürülebilir spor politikalar sisteminiz yoksa; yetenek seçimleri sonrasında, bilimsel gerçeklere dayalı antrenmanlarınız (fiziksel ve mental) yetersiz ise, başarıya ulaşmak elbette tesadüf olacaktır.