SON DAKİKA
Hava Durumu

"Eppur si muove!..": Ama dünya yine de dönüyor!

Yazının Giriş Tarihi: 02.11.2015 10:50
Yazının Güncellenme Tarihi: 02.11.2015 10:50

Galileo Roma'da Engizisyon mahkemesi önünde sorguya çekildi. Engizisyon toplandı ve sonunda Galileo'nun teorisinin asılsız ve dine aykırı olduğu kararını verdiler.

1616 yılında Galileo'nun bu kuramları desteklemesi ve öğretmesi kilise tarafından yasaklandı. Galileo'ya, idam kararı verildiği, inkar etmesi şartıyla bunun iptal edileceği belirtilirken; Galileo: "Görmedim, duymadım ve bilmiyorum" diyerek kendini idam sehpasından kurtarmıştır.

Galileo'nun yüzyıllar önce mahkeme çıkışında fısıltıyla haykırdığı gibi: "Eppur si muove!..": Ama dünya yine de dönüyor!..

Evet, dünya dönüyor, bizler de üzerinde uzay boşluğunda hızlı bir şekilde yol alıyoruz. Ve Türkiye'deki siyasal gelişmeler de son surat dönüşerek devam ediyor.

7 Haziran Seçimleri sonucu oluşan siyasal ortam bir hükümet kurmaya olanak tanımadı. Ya da parti yöneticilerinin körlüğü yüzünden bir hükümet çıkmadı.

MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin siyasal çizgisini anlatan güzel bir benzetme: Gel cemaate imam ol çağrısına, "kavuğum" yok dedi. Peki, gel "müezzin" ol dendi, hayır "sarığım" yok dedi. Öyleyse cemaat içine katıl dendi, "aptesim" yok dedi.

CHP'nin bütün çabalarına rağmen HDP ve MHP'nin bir araya getirilmesinin mümkün olmadığı anlaşılınca AK Parti'nin önü açılmış oldu. Önce Deniz Baykal yola asfalt döşedi, Bahçeli'nin tavrı ise tamamen yolu otobana çevirdi, PKK'nin şiddet bağımlılığı tavrı ise AK Parti'nin aracına yakıt taşımasına yol açtı.

7 Haziran Seçimleri daha yeni bitmişti ki, PKK göbekten HDP'ye saldırmaya başladı, 'siz başarısız oldunuz' diye...

PKK eroin bağımlısı olan kişiler gibi şiddete olan bağımlılığını su yüzüne çıkarıp şiddet yanlısı olunca, HDP'nin Türkiyelileşme projesini onarılması zor bir sürece soktu.

Yani bugünün, 1 Kasım Seçimlerinin sonuçlarına bir uçta MHP, diğer uçta PKK ortakça ortam hazırladılar.

Öyle yurttaşı aşağılayan, eğitimsiz gören, üçbeş torba kömüre kandı demek siyaseti okuyamamak demektir ve aynı zamanda yurttaşa hakaret demektir.

Bahçeli'nin 'HDP'nin olduğu hiçbir yerde yokuz' demesi; CHP'nin bir türlü tek başına iktidara gelmesi için umut olamaması; PKK'nin şiddet bağımlısı tavrı seçmeni yeni bir karar vermeye itti. Seçmenin Ak Parti'ye yönelme eğilimine dev propaganda mekanizması da eklenince yüzde 49'a varan oyun Ak Parti'ye gitmesini sağladı...

Bence bugün Ak Parti büyük bir Pirus Zaferi kazanmıştır...

M.Ö. 280 ve M.Ö. 279 yıllarında Grek kolonisi Tarentum Kralı Pirus Roma'ya saldırır ve ne pahasına olursa olsun savaşı kazanmak için her şeyini feda eder. Sonunda Pirus, savaşı kazanır; ancak 50 filin desteklediği ordusunun tamamını kaybeder. Savaşı kazanmıştır, ama yanında koskoca ordudan arta kalan üç-beş sefilden fazlası kalmamıştır.

Pirus'un bu zaferin ardından:

-"Tanrım, bir daha böyle bir zafer verme" dediği söylenir.

Pirus Zaferi aslında 'yenilmeye mahkûm galibiyetleri' anlatmak için kullanılır. Bu olaya atfen, benzer şekilde kazanılan savaşlara 'Pirus Zaferi' denir.

Bugün benim ülkemde de zafere giden yolda verilen mücadele yöntemlerini görünce bu bir "Pirus Zaferi"dir diyorum...

Ve Galileo'nun dediği gibi "Eppur si muove!..": Ama dünya yine de dönüyor!..

Ak Parti 2002'de yakaladığı bir İslâm toplumunda demokrasiyi geliştirme fırsatını bir daha yakalayabileceğinin farkına varabilirse Türkiye için bir fırsat olabilir.

Yok, sadece siyasal anlamda topluma abanırsa kısa zamanda işler çığırından çıkacaktır.

Dilerim dünyanın döndüğünü unutmazlar...

@yazicimuhsin

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.