Bu yıl 33’ncüsü gerçekleşen Engelliler Kültür, Sanat ve Spor Şenliği’ne katılmak üzere Onat’la birlikte Ayvalık’tayız.
Acıdır ki engelli bireyler için de, aileleri için de çok önemli ve anlamlı olan şenliğe destek veren sayısı da, katılımcı sayısı da her geçen yıl daha da azalıyor.
Önceki yıllarda ilgili bakanlık, Balıkesir Valiliği, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi ve Ayvalık Belediyesi’nin katkılarıyla üç bine varan katılımcının olduğunu anımsayınca bu yıl Ayvalık Belediyesi ve ailelerin desteğiyle üç yüze yakın misafirle etkinliği gerçekleştirmek düşündürüyor.

Ne ki her türlü zorluğa karşın 2025 yılında da Ayvalık Atatürk Anıtı’nın önünde buluştuk ve yürüyüşümüzü gerçekleştirdik.
Orman ve yaşamı tehdit eden iklim krizine dikkat çekmek için bu yılki etkinliğin teması su olarak belirlenmiş ve “su gibi hayatımızın her alanına eşit ve adil bir biçimde ulaşmak bizim için sadece bir metafor değil hak temelli mücadelemizin de bir parçasıdır” denilmiş.
Başa gelen olaylara çare ararken ulaşılan bilgi ve deneyim bazen bir toplumun yazgısını değiştiriyor.
Down sendromlu Demir’in annesi Makbule Ölçen gibi…
“Etlik Kuyuyazısı Sokağı.
Binamız açık mavi renge boyanmıştı. Kapısında yazılı olan tabelaya baktım. Sonra merdivenleri yavaş yavaş çıktım, anahtar kapının üzerinde, kilidin içindeydi. Benim çevirmemi bekliyordu. Dudaklarım kapıya dokundu, onu öpmüştüm. Anahtarı çevirdim. Kapı sessizce açıldı, içeri girdim. Yandaki odanın kapısında adımın yazılı olduğunu gördüm.
Artık Öğretilebilir Çocukları Koruma Derneği’nin kendine ait bir binası vardı ve öğretilebilir çocukların sayısı 150’nin üzerine çıkmıştı. Ancak, zekâ düzeyi 50’nin altında zihinsel engelli çocukların kendilerine yeterli olabilmesi, aileye ve çevreye yük olmaktan kurtulabilmesi için uygulanan eğitim yeterli miydi?
Başka ne yapılabilirdi?
Bunun yanında ‘Ailelerin biz ölürsek çocuğumuz ortada mı kalacak?’ soruları vardı. “
Bu soruların cevabını ararken Makbule Ölçen bir vakıf kurma fikrine yönelmişti.
18 yaş sonrası zihinsel engelli yetişkinlerin, dernekteki eğitimleri sonrasında, vakıftaki iş-eğitim atölyelerinde üretken olabilmelerini olanaklı görüyordu. Bu düşüncesinde kendisine destek olan eşi ve yakın çalışma arkadaşları ile bir araya gelerek 1982 yılında Zihinsel Yetersiz Çocukları Yetiştirme ve Koruma Vakfı’nı kurdu.
İşte bu vakıf Türkiye Zihinsel Engelli Dernekleri Federasyonu’na giden yolun fitilini ateşlemiş.
Bir kaç cesur insanın attığı adımlarla başlayan yolculuk güçlü bir toplumsal dönüşüm yaratmış.
O andan itibaren;
Devraldıkları bayrağı büyük bir özveri ve inançla taşıyan Fikret Gökçe, Hamdi Atay ve Genel başkan Aynur Dankaz ile yönetim kurulları emek ve desteklerini hız kesmeden sürdürerek kazanımları yaşatmak ve büyütmek için taş üstüne taş koyarak 40 yıldır çabalıyorlar.

33 yıldır da Engelliler Kültür, Sanat ve Spor Etkinlikleri adı altında sevgi, kardeşlik ve vefanın doruğa ulaştığı bir şenlikle Anadolu’nun dört bir yanından gelen engelsiz bireyleri Ayvalık’ta buluşturuyorlar.
Bu yıl 300‘e yakın engelsiz bireyin katıldığı etkinliğe 2 dönem üst üste seçilen Mesut Ergin başkanlığındaki Ayvalık Belediyesi önemli destek ve katkı veriyor.
Bir araya geldiklerinde Mesut Başkan’ın engelli bireylere gösterdiği sevgi ve özeni hem onun aydınlık gülümsemesinde hem de Anadolu’nun dört bir yanından gelen çocukların gözünde görmek iyiliğe dair umutları diri tutuyor.
İyiliksever insanların belediyenin öncülüğünde çaktığı kıvılcım engelsiz yürekleri kaynaştırıyor, coşturuyor, heyecanlandırıyor.
Aslında her etkinlik kayıtsız koşulsuz yüreğini koyan insanlarla süreklilik kazanıyor.
Dinamikleri harekete geçirmek, parçaları birleştirmek onların yaşam biçimi oluyor.
33 yıldır Ayvalık’ta dalgalanan bayrağa rüzgar olan şenliğin gani gönüllü annesi, ablası Füsun Atay babası ve abisi de Hamdi Atay…
Başkanlar değişiyor, misafirler değişiyor, kent yöneticileri değişiyor. Ama Atay ailesinin emekleri, katkıları çağlayarak çoğalıyor.
İyilik deyince Engel Tanımayan Diş Hekimleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Sabah ve ekibinin etkinlikler çerçevesinde Ayvalık Belediyesi Özel Çocuklar Eğitim Evi'nde yüzlerce engelli ve ihtiyaç sahibine karşılıksız olarak ağız ve diş sağlığı hizmeti sunduğunun da altını çizmek gerek.
Elbette ki buluşmak ve dayanışmak, misafirlere keyifli anlar yaşatmak etkinliğin ana nedeni…
Ancak engelsiz bireylerin karşılaştığı zorluklar ve taleplerin de yüksek sesle dillendirilip gündeme taşınması gerek.

Önceki başkanlar gibi seçildiği andan itibaren sorunları ve çözüm önerilerini yüksek sesle dile getiren Federasyon Başkanı Aynur Dankaz da;
“Biz 40 yıl boyunca savunduğumuz tek bir gerçeğin arkasında durduk.
Her birey eşittir. Her bireyin onurlu bir yaşam hakkı vardır. Ve biz engelli bireyleri topluma entegre etmek için değil zaten bu toplumun ayrılmaz bir parçası olduklarını hatırlatmak için mücadele ettik “ diyor ve;
Ayvalık’ın mavisiyle, zeytin ağaçlarının kokusuyla, şarkılarla, kahkahalarla;
Eğitimde eşitliğin her bir çocuğun hakkı olduğunu,
Sağlık hizmetlerinde erişilebilirliği,
Rapor süreçlerinde kolaylık sağlanmasını,
Gelir kriteri gibi adaletsiz düzenlemelerin kaldırılmasını,
ÖTV sorununun çözüme kavuşturulmasını,
Son dönemlerde bakımevlerinde ortaya çıkan şiddet vakalarının üzerine gidilmesini, Tacize geçit verilmemesini,
Anne babaların “benden sonra ne olacak” kaygısını giderecek çözümler bulunmasını ısrarla vurguluyor.
Çünkü her türlü zorluğa karşın ayakta duran, evlatlarının hakkı için yorulmadan mücadele eden anneler, babalar, abiler, ablalar devletin ve yerel yönetimlerin şefkatli ellerini çocuklarının üzerinde hissetmek istiyorlar.