SON DAKİKA
Hava Durumu

Trol

Yazının Giriş Tarihi: 27.04.2020 01:45
Yazının Güncellenme Tarihi: 27.04.2020 01:45

Ayrımcı ve ötekileştiren politikalar, ortaya koyana da yaramaz.

Bumerang gibi döner dolaşır sonunda kendisini vurur.

Dayanışma ve yardımlaşmanın en üst noktaya çıktığı bu günlerde kendinden başkasına şans tanımamak, hukuksuz bir biçimde engel olmak Covid-19'dan daha tehlikeli.

İşyerleri kapandığı ya da üretime ara verdiği için evinde oturan, evine ekmek götürmek için günlük işlere giden birçok insan hem ekonomik hem de psikolojik açıdan zor günler yaşıyor.

Bu durumda dahi kendisine muhalif diye ihtiyaç sahibi yurttaşa uzanan yardım elini kesmenin açıklanabilir bir yanı yok.

Oysa kent yönetimine seçilen insanların iyi günde olduğu gibi zor zamanlarında da halkının yanında olmasından daha doğal ne olabilir ki?

Ama bu durumda birileri aldıkları emir ya da yönlendirmeyle ekranın ardına sığınarak canavarlaşıyor.

Aslında onlara çok yabancı değil bu toplum.

Dün olduğu gibi bugün de var yarın da olacaklar.

Çünkü onlara özel görev tanımlanmıştır sahipleri tarafından.

Onlar, toplum ya da çevre yararına olan iyiliklere karşıdırlar.

Biri güzel bir girişimde bulunsun diye pusuda beklerler.

Ortalık karıştırmakta, nifak tohumları ekmekte üzerlerine kimse yoktur.

Kinden ve öfkeden beslenirler.

Bir de sahiplerinin önlerine attığı yemden.

Kirli ve aşağılık oyunlarını sahneye koymaktan, türlü düzenbazlıkları yapmaktan keyif alırlar.

Onlar için zaman, mekân, kişifark etmez.

Çünkü onların gözü, önlerindeki gerçekleri göremeyecek kadar körleşmiştir.

Ağalarının çaktığı işarete bakarlar sadece.

Ne ki bazen de çevirdikleri dolabın altında kalırlar.

O zaman da sırıta sırıta şaka yaptık diye açıklama yaparlar.

Foyaları ortaya çıkıncaya kadar gizlenip saklanırlar.

Eskiden onlara soytarı denirdi şimdi trol diyorlar.

Kendi aralarında üçe beşe ayrılıyorlar.

Baş trol, ayakçı trol, yancı trol, çakma trol...

Son olarak halk için çalışan etkili ve akılcı çözümlerle halka el uzatan belediye başkanlarının toplum yararına girişimlerini baltalamak için sahneye sürüldüler.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın internet üzerinden başlattığı ve yüz binden fazla iftar paketinin toplandığı "iftar ver" kampanyasının sitesine siber saldırı düzenlediler.

Nasıl bir vicdansızlık?

Hem de mübarek ramazan ayında...

İhtiyaç sahibine sıcak bir yemek götürülmesine engel koymak...

Ya İstanbul Büyükşehir Belediye BaşkanıEkrem İmamoğlu'nun ürünleri elinde kalmasın diye Mersinli üreticilerden aldığı 100 ton limonla ilgili bir kameraman ile figüranının kurduğu kumpas.

İyi niyetli bir davranışın kamuoyu önünde değersizleştirmek istenmesi...

Yapılan hareketler muhalefet filan değil neresinden tutsan kötülük kokuyor.

İşin ilginç yanı da kötülüğün hedefi doğrudan yurttaş.

Anlaşılan o ki Corona denilen illet dinsizin hakkından imansız gelir özdeyişinde olduğu gibi kötüleri açığa çıkarıyor.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.