SON DAKİKA
Hava Durumu

Nilüfer Kadın Korosu ile Sahne Arkası

Yazının Giriş Tarihi: 04.01.2022 07:50
Yazının Güncellenme Tarihi: 12.01.2022 03:00

Birbirinden leziz yemeklere bizi kışkırtan, sabırsız bir iştahla başına oturduğumuz bir sofra, satış standında alıcısını bekleyen çapkın bir araç, dikimden yeni çıkmış jilet gibi bir kostüm, adım atar atmaz insanı kucaklayan tertemiz ve nizami bir ev, avuçlarımız patlarcasına alkışladığımız bir sanat gösterisi, hayranlıkla seyretmekten kendimizi alamayıp başından ayrılamadığımız bir tablo, melodisi ve sözleri ile kendimizden geçtiğimiz, ritmi ile sallanmaktan kendimizi alamadığımız bir şarkı, izleyici rekoru kıran bir sinema filmi, çıtır çıtır bir börek, damak çatlatan nefasette tatlılar ve dahası...

Hepsinin ama hepsinin sahneye çıkmadan önce sahne arkasında, yani işin mutfağında hangi evrelerden geçtiğini, sahnede salınan, boy gösteren, sanatını sergileyen, insanları büyüleyen bu şölenin adım adım nasıl şekillendiğini çok da düşünmez insan.

Bir an önce tüketir. Aldığı haz ile doyar. Bazen "eline sağlık" bile demeden, eteğini silkeleyip sofradan kalkar.

Nilüfer Kadın Korosu Mutfağı

2005 yılında kurulan ve çalışmalarını gönüllülük esası ile sürdüren Nilüfer Kadın Korosu'nun şefliğini kuruluşundan bu yana adeta bir CEO gibi yürüten Dr. Aysel Gürel, konserlere nasıl hazırlandıklarını, yani işin mutfak kısmını izleyiciler ile paylaşma fikrini 2022 yılının ilk projesi olarak hayata geçirdi.

Aysel Gürel'in "Sahne Arkası" adını verdiği bu projenin ilk konukları ben ve altı arkadaşım idi. Beni arayarak bilgilendiren ve koro çalışmasına davet eden Aysel Hoca, çalışmadan bir gün önce koristlere hayata geçireceği projesini ve ilk konuğun ben ve arkadaşlarım olduğu bilgisini verdi. Bu kararın herkesi şaşırttığını ve heyecanlandırdığını çalışma mekânına adım atar atmaz anladım. 

Ben ve arkadaşlarım, 2005 yılında 20 kişi ile yola çıkıp, şimdilerde 175 kişi olan koronun iki grup ile Pazartesi ve Perşembe olmak üzere iki güne yayılan hazırlık çalışmalarının Pazartesi günü olan çalışmasına katıldık.

O günkü çalışmada bulunan 55 kişi ile birlikte biz de 19 yaşına indik ve terapi tadında müzik dolu saatler geçirdik.

Koro çalışmasının sonuna doğru Aysel Hoca'nın, "Yazmak kolay Canan Hanım, bir de sizi dinleyelim" diyerek beni mikrofon başına davet etmesiyle, kendimi bir anda şarkı söylerken buldum. Bu da anı haneme mutlu bir deneyim olarak nakşoldu.

Artık bir aile gibi olan koronun çalışmasına katılınca, çalışmaların hem çok keyifli, hem çok eğlenceli hem de çok ciddi olduğuna şahit oldum. Koronun çalışma öncesi yaptığı kahkaha, nefes, diyafram ve ağız çalışması, Aysel Hoca'nın hayat üzerine, farkındalık üzerine, şükretmek için ne kadar çok sebebimiz olduğu üzerine yaptığı sohbetler tam bir terapiydi.

Yüz kaslarımızı OOOO ve X ile gerdik ve büzdük, "pıh tık çı" nakaratı ile yanaklarımızı ve dudaklarımızı çalıştırabildiğimiz kadar çalıştırdık, böylece hem beden olarak hem de ruh olarak şarkı söylemeye hazırlandık.

Bizlere de verilen şarkı defterlerinden, çalışılacak şarkıların sözlerini bulduk, şarkılara biz de eşlik ettik.

Sazlar, sesler, sözler birbirine karışırken tiz yerine pes, pes yerine tiz basanlar da olmadı değil. Aysel Hoca bırakır mı, sıralar arasında tek tek dolaşıp, her sırayı bağımsız olarak söyletirken aradaki kaçağı şıp diye buluverdi elbet.

Bir kişi dahi olsa şarkının doğrusunu öğrenmeli, parçayı doru söylemeliydi.

Tüm koristlerin gözü tatlı sert bir disiplinle koroyu yöneten Aysel Hoca'daydı. "Eller Eller" şarkısındaki gibi, hocamızın elleri koristlerin seslerini ahenk içinde dans ettiriyordu.

Yürüyen 5 liralar

Nasıl yani demeyin. Aysel Hoca'dan sonra sınıfa girenleri "Yürüyen 5 Liralar" olarak isimlendirmiş onlar. Derse geç kalanlar kasaya 5 lira atmak zorunda. Ki kasada biriken bu para ile koro kendi içinde bir düzen kurmuş, minik giderler buradan karşılanır olmuş.

Nöbetçiler!

Evet, her dersin iki nöbetçisi oluyor. Nöbetçiler o günkü dersin düzenini sağlayıp, yoklama alıyor. O günkü çalışmanın sorumluluğu o iki nöbetçide oluyor. Çalışma sonunda o günün nöbetçileri arzu ettikleri şarkıyı koro önünde seslendiriyor. 

Nilüfer Kadın Korosu

Çalışmanın sona ermesinin ardından Nilüfer Kadın Korosu Şefi Dr. Aysel Gürel ile 2022'de hayata geçirdikleri "Sahne Arkası" projesini konuştuk. Nilüfer Kadın Korosu'nu henüz tanımamış ya da yeterinde tanımamış olanlar için koronun çalışmalarını anlattık.

İyilik peşinde bir koro

Nilüfer Kadın Korosu 2005'ten bu yana verdiği konserler ile önce kendisine, sonra izleyicilere iyi geliyor. STK'lar yararına verdikleri konserlerde toplanan meblağlar ile muhtaç durumda olanlara fayda sağlıyor.

Ayrıca Nilüfer Kadın Korosu Derneği olarak Bursa dışına, Güneydoğu'ya uzattıkları Gönül Köprüsü ile gönül dolusu yardım götürüyor. Koro, birlik beraberlik esasına inanır. Koro olarak birbirlerine sarılıp birbirlerinden güç bulur birbirlerine güç verir. Kısacası, Nilüfer Çoksesli Koro Şefi Zeynep Göknur Kara Yıldız'ın dediği gibi: "Koro BİZ olmaktır".

Nilüfer Kadın Korosu'nun kapısını çalarak korist olmak isteyenlere, devamlılık ve aşı şartı ile, kucak açar.

Her derde deva bir koro

2013 yılında ilk kez katıldığım konserlerinden sonra yazdığım yazının başlığındaki gibi, "Her derde deva bir koro"dur onlar. O günden bugüne yaklaşık yirmi yazı ile kendilerine olan hayranlığımı dile getirdiğim koro, kendini her daim güncellemesi ve zamanın ruhuna hitap etmesi ile de takdire şayandır.

Nostaljik şarkıları güncel şarkılarla harmanlar, bir bakarsınız Sıra Gecesi, bir bakarsınız Kına Gecesi, bir bakarsınız Gezek yapar. Rast makamından Roman havasına geçer, Karadeniz'in kıvrak müziğini 40 kişilik Nilüfer Kadın Korosu Halk Dansları'nın teptiği horon ile süsler, Livaneli eserleri, dünya müzikleri, Rumeli ezgileri, Bahar Şarkıları, Eski Türk Filmleri şarkıları derken repertuvarları zenginleştikçe zenginleşir. 

Sosyal olaylarda tepkisini de desteğini de gösterir. Mehmetçik'in de yanındadır, şiddete uğrayan kadınların da, çocukların da, azalan SU'yun da. Duyarlılığını ve tepkisini şarkılar ile dile getirir.

Yaşamak lazım

Yıllardır onları yazdım anlattım ama anlatacak daha pek çok şey var. Ben yaza yaza bitiremediysem, demek ki Nilüfer Kadın Korosu anlatmakla bitmez. Yaşanması gerekir.

2013'ten beri kendilerini izleyebildiğim için, koro tarafından koronun gönüllü fertlerinden biri gibi kabul edilip kucaklandığım için, gönlüme taht kuranların gönlünde yer bulabildiğim için kendimi her zaman şanslı bulurum.

İyi ki varsınız ve iyi ki hayatımızdasınız sevgili Nilüfer Kadın Korosu...

Şarkılarınız bitimsiz, nefesiniz daim olsun.

Ellerinize, emeklerinize sağlık...

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.