SON DAKİKA
Hava Durumu

Bugün günlerden ben!

Yazının Giriş Tarihi: 04.05.2015 01:31
Yazının Güncellenme Tarihi: 04.05.2015 01:31

Çünkü durumu fark ettiğimiz, anlamaya başladığımız, aydığımız anlardır bunlar.

Ömrümüz; bazen fark ettiğimiz, bildiğimiz, bilemediğimiz, bilmek istemediğimiz, kavrayamadığımız o hiçliği doldurmak, anlamlandırmak telaşıyla geçer.

Ve yaşlanırız. Yaş alırız. Yaşadıklarımızı değil artık yaşayamadıklarımızı saymaya başladığımızda, keşkelerimizin yükünü çekmekte zorlandığımızda anlarız o boşluk dolmamıştır aslında.

Suya yazı yazmak, havanda su dövmek sözleri dilimizde dolanıp duruyorken bakmışsızdır bir yeni yaşınız daha kapımızda bizi bekliyordur. Aklınıza Yorgo Seferis'in "Nice burunlar geçtik, nice adalar, deniz bir başka denize karışıyordu" cümleleri geldiğinde anlarsınız ki başka bir hayat yoktur artık. Elinizdeki hayatla avunmaya, oyalanmaya başlamış olduğunuzu anladığınız andır bu.

Ve artık fark ederiz ki yaşam da sadece ölümün sözü verilmiştir, mutluluklardan, başarılardan, dostluklardan, vefalardan ve sevdalardan önce.

Zaten Herakleitos söylemiştir çok önceden "Yaşam, taşları ileri geri sürerek oynayan çocuktur. Krallık çocuğundur."

Biz kendi krallığımızın zamanlarının peşine düşeriz. Geç mi kalmışızdır yoksa? Hala vakit var mıdır? Kim bilir? Bunu oyun bittiğinde göreceğizdir.

Oysa kaçırdığımız Şimdiki Zaman-O kadar yakınımızda ki, o kadar gözümüzün dibinde ki onu fark edemeden ve en çok onu ihmal ederek geçiyor. "Şimdiki Zaman" kıymetini bilemediğimiz, en çok ihmal ettiğimiz zaman. Geçmişi anarak, geleceği umut ederek düşünürken gözden kaçıveren zaman şimdiki. En çok unutulan zaman olduğu için de hemen geçmiş zaman koltuğunda yerini aldığında birden ve yeniden anımsanan zamana dönüşebilen bir kıvamda aynı zamanda. 

Hayat-(Her ne kadar yeni haliyle Yaşam olsa da adı ben Hayat demeyi sevmişimdir hep nedense. Belki ilk öğrenilenler daha kalıcı, yerleşik oluyor insan belleğinde).

Hayatı denize benzetirlerdi çocukluğumun anket defterlerinden bakılan kişilik fallarında. Doğruluk payı da yok değil hani. Gençken insan yüzme bilmese de, pek çok, birçok hata yapmış olsa bile hayat onu bir kıyıya taşımasını bilir. Tuzludur o yıllarda hayat.

Yaşlandıkça deniz( Hayat) durulur. Tuzdan arınır. Deniz "su" ya döner. Sizi o yaşınıza kadar götürebildiyse bir kıyıya götürmüştür. Siz hala yüzmeye çalışıyor ve hiçbir kıyıda kendinize kumdan oyunlar yaratamıyorsanız denizin sizin için yapacak şeyi kalmamıştır artık. Su taşımaz sizi. Kaldırmaz. Yardımcı olamaz. İnsan gençken ve deniz tuzluyken iyi yüzmek, çok sıkı bir yüzücü olmak, yorulmadan yepyeni kıyılara ulaşabilmek gerekir.

İşi sadece tuza bırakırsanız yarı yolda, size yabancı kumlarda kalakalırsınız. Bu pişmanlıktır. Oysa gençken insan her denizde yüzebilecek kuvvettedir. Dalgalı, rüzgârlı, derin. Marifet yüzemediğin, tuzsuz suların sürüklediği kıyılarda dinlenebilmek, uçsuz bucaksız o suya bakıp pişman olmadan bakabilmektir.

Oysa kendime uzaktan baktığımda gördüğüm kelimeler şunlar; "Bir kadın, yumurta çırpıcısıyla yumurtaları büyülüyordu. Sarılarını beyaza çeviriyor, beyazlarını köpüklüyordu. Fırından sevinçler, yufkalardan umutlar, tavalardan yıldızlar yaratıyordu. Susarak, sessizce. Vanilyalar, karanfiller, tarçınlar gürültü sevmiyordu. Sadece kadının kalbindeki kuşlar, kuşlar...

Ve bir kitap önerisi daha

Albert Camus denemeleri... Altı çizilerek, dönüp bir kez daha okunacak, durup tekrar üzerinde düşünülecek satırlar. Kitabın hakkını verebildiğiniz konusunda hep içinizde olacak bir şüphe ile örneğin şunlara benzer cümleler not edilip, düşünceli düşünceli mutfağa, sıradan işlere dönülüp tıpkı Sisifos Efsanesindeki gibi her gün tekrar eden anlamsızlıkları anlama çevirme yaşamına devam edilecek.

"Benim olan bu yürek bile tanımlanamaz kalacak benim için."

"Düşünmek görmeyi yeniden öğrenmektir, bilinci yönetmek, her görüntüyü ayrıcalıklı bir duruma getirmektir."

"Özgürlük Tanrıya bağlıdır. İnsanın özgür olup olmadığını bilmek, bir efendisi olup olamayacağının bilinmesini buyurur."
 

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.