SON DAKİKA
Hava Durumu

Özgür Özel: 'Sert muhalefet yapacağız çünkü şartlar berbat'

CHP lideri Özgür Özel, "Çok sert bir muhalefet yapacağız. Buna devam. Hiç şüphe yok. Çünkü muhalefetin yumuşak olmasını gerektirecek hiçbir şey yok ülkede. Şartlar berbat durumda" dedi. 

Haber Giriş Tarihi: 22.04.2024 17:13
Haber Güncellenme Tarihi: 22.04.2024 21:07
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursaport.com
Özgür Özel: 'Sert muhalefet yapacağız çünkü şartlar berbat'

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Now TV'de canlı yayına katıldı. Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yapacağı görüşme hakkında, "Çok sert bir muhalefet yapacağız. Buna devam. Hiç şüphe yok. Çünkü muhalefetin yumuşak olmasını gerektirecek hiçbir şey yok ülkede. Şartlar berbat durumda" dedi. 

“BU ÜLKENİN KURTARILMAYA İHTİYACI VAR”

"Bu ülkede demokrasinin yeniden kurulmaya ihtiyacı var" diyen Özel, "Bu ülkede her geçen gün bu Meclis itibarsızlaştırılıyorsa, yetkileri elinden alınmışsa, her geçen gün biraz daha önemsizleştiriliyorsa bu ülkenin kurtarılmaya ihtiyacı var” ifadelerini kullandı.

Emeklilerin durumu hakkında Özel, şöyle konuştu: 

"Bu ülkede emekliler yoksullaştı filan demeyeceğim. Aç, aç. 10 bin lira. Ben Avrupa’daki liderlerle konuşurken Almanca şöyle dedim, bir emekli 270 Euro maaş alıyor Türkiye’de dedim, karşımdaki Alman muhatabım yanlış söyledim diye düzeltti. 2700 değil mi dedi. Yok dedim, 270. Mütercim tercümanımız bir başka siyasetçiye İngilizce tercüme ederken söyledi, dönüp kızın yüzüne baktılar, rakamdan emin misin diye. Yok yok dedim, 270. 2700 Euro sanıyorlar. Onlar için 270 Euroluk bir emekli maaşının, 10 bin liranın Almancaya tercümesi yok. İnanamıyor adam, 270 ne yahu diyor. 2700 Euro, 270 Euro’ya geçinilir mi diyor. Şimdi bu memlekette emeklin 10 bin lira alıyorsa, asgari ücret böyle bir hayat pahalılığına rağmen yılda 4 mü artacak, 2 mi artacak derken hiç artırmayacağız açıklaması geliyorsa, esnafı ve çiftçisi borç batağındayken ve kredileri ödemek için kredi kartı döndürüyor ve dünyanın en yüksek kredi kartı faizlerini ödüyorsa, dört gençten üçü valizleri zihninde toplamış, fırsatını bulursam yurtdışına gideceğim diyorsa bu memleketin yeniden kurtarılmaya ihtiyacı var. Yeniden demokrasinin kurulmaya, AB hedeflerinin bu ülkenin önüne koyulmaya ve bu ülkenin çok hızlı şekilde ekonomide ayağa kalkmaya ihtiyacı var.”

"31 MART'TA MİLLET PATRONUN KİM OLDUĞUNU GÖSTERDİ"

31 Mart yerel seçimlerine ilişkin Özel, şöyle konuştu:

"31 Mart’ta millet patronun kim olduğunu gösterdi. 31 Mart’ta daha 10 ay önce yüzde 51 oy verdiklerini ikinci parti yaptı. 10 ay önce 5 parti birden yüzde 25 oy alan bir partiyi tek başına yüzde 38 ile birinci parti yaptı. Elbette bizim başarımız. CHP’nin başarısı. Elbette adaylarımız çok iyi. Elbette iyi kampanya yaptık. Ama bunu sadece biz başardık dersek gerçeği görmeyiz. Millet başardı. Millet kimin efendi olduğunu gösterdi. Sarı kartı gösterdi. Millet diyor ki kardeşim patron benim. Ben oyu verirsem oradasın diyor. Ben diyor açsam, yoksulsam, açıktaysam, 10 deprem ilinde bana bir yılda deprem konutlarını vereceğim demiştin, şu ana kadar bile yüzde 11’i teslim edilmiş, verdiği sözün. 10 kişiden 9’u çadır ve konteynerde, sen sefadaysan, milletvekillerin ıstakoz peşinde koşuyorsa, patron benim kardeşim dedi. Bundan sonra da eğer sesimi duymazsan, sarı kartın ikincisini gösteririm, kırmızı kartla oyun dışısın dedi.”

ERKEN SEÇİM TARTIŞMALARI

Özel, “Ne olursa erken seçim istersiniz?” sorusuna, ”Ben 31 Mart seçimlerinin sonuçlarından dolayı bir erken seçim tartışması başlatmayacağım dedim. Niye? Ben çıktım meydanlara, millete dedim ki AKP ve MHP’nin değerli seçmenleri, bu bir genel seçim değil yerel seçim. Bunlara sarı kart gösterin. Sizin sesinizi duymuyorlar. 10 ay önce oyu aldılar, bakın ne yapıyorlar dedim. Onların bize önemli kısmı oy verdi. Bu oy veren seçmenden oyu alıp, ertesi gün erken seçim dersen o demez mi hani bu yerel seçimdi. Hani sarı kart gösteriyorduk. Ben 31 Mart seçim sonuçları açısından erken seçim çağrısı yapmayacağım dedim ama şimdi emeklinin, işçinin sesini duymazsan, gençlerin özgürlüklerini kısıtlayıp, geleceklerini karartmaya devam edersen, çiftçiler 45 liralık mazotla perişan olmuş durumdaysa, o mazotun ÖTV ve KDV’sini kaldırıp, çiftçi desteklerini kanundaki seviyelerine çıkarmazsan, o millet, patronun kendisi, gerçek millet, hepimizin efendisi erken seçim isterse, o gün ben de erken seçim derim. Böyle giderlerse o gün yakın olur. 31 Mart gecesi Erdoğan balkon konuşması yaptı. Yalnızdı. Eskiden arkası kalabalık olurdu. Mutsuzdu. Üzgündü. Ama yaptığı konuşma seçmenin mesajını alacağına yönelikti. Diyordu ki ders çıkaracağız. Orada seçmenin mektubunu okuyordu. Geçen hafta grup konuşmasında martaval okudu. Balkonda milletin mektubunu okuyordu, geçen hafta masal okudu, hikaye okudu, martaval okudu. Son derece yanlış yerden bakıyor. Elbette bunun yerel seçim olduğu gerçeğini asla unutmuyoruz. Ama AKP bunun milletin son söylediği söz olduğunu unutmaması lazım. Millet en son sözünde dedi ki CHP’yi birinci parti yapıyorum, CHP’den geri almayı istediğiniz illerin hiçbirisini vermiyorum, üstüne ben CHP’ye toplamda 35 il veriyorum. AKP’nin 24 ili var, bizim 35. Bütün Türkiye’de. En çok büyükşehri, ili, metropol içlerin önemli kısmını CHP’ye veriyorum. Yüzde 65’ini CHP’ye veriyorum, nüfusun. Ekonominin de yüzde 80’inini CHP’ye veriyorum” yanıtını verdi. Özel, şunları kaydetti:

“MİLLETİN ÖNÜNDE DURAMAZSIN”

“Şimdi sen bu mesajı duymayıp, örneğin biraz önce söylediğim gibi şatafat ve israfa devam eder, halka yerelleri ikna etmemiz lazım diye tepeden bakar, bu kibri sürdürürsen, bu milletin sesini duymazsan, bu millet erken seçim de ister, kırmızı kart da gösterir. Milletin önünde duramazsın. Özgür Özel her sabah kalksa, ana muhalefet lideri olarak çıksa, erken seçim istese, sokakta örneğin sabahleyin kahveci kahveyi açıyor, ilk geliyor müşterisi bekliyor. Adamın cebinde çay içecek, simit alacak parası yok. Yoksul. Bıktık artık şu hükümet ne zaman değişecek demeye başladı mı, Özgür Özel’in 25 televizyondan yaptığı çağrıdan 100 kat etkilidir. Pazarda teyzem salatalığın, patlıcanın fiyatını görüp de öf ya gitsin artık bunlar, bunlarla olmuyor dedi mi, erken seçim geldi demektir. Zaten işitiliyor ama kaçınılmaz hale gelebilir. O zaman milletin önünden sandığı kimse kaçıramaz. Ben ana muhalefet lideri olarak bu dönemde yerel seçim sonuçlarını göstererek erken seçim çağrısı yapamayacağım. Millet çağırınca bütün siyasiler o sesi duymak zorundadır. Milletimize kulak vermeye devam edeceğiz. İkinci sorunuz, birisi yerelleri ikna edeceğiz filan, acı reçete. Biz bu konuda büyük mücadele vereceğiz. Hatta şunu söyleyeyim. Çok yakında bir büyük emekli mitingi yapacağız. Çağrıda bulunacağız. Ben Türkiye’nin birçok ilinde, birçok ilçesinde miting yaptım. İlk kez çok farklı kitlelere konuştuk. O emeklilerle, yeri ve zamanı ne zaman olur onu değerlendireceğiz. Ama bu emekli maaşı kalacak görünüyor. Bu hayat pahalılığı sürüyor ve emekli artık dayanamaz noktada bir büyük emekli mitingi yapacağız. Ama bizim mitinglerimiz barışçıl, ses duyurmaya yönelik, hep birlikte sesimizi yükseltmeye yönelik mitingler olacak. Bunu önümüzdeki dönemde, ilk kez sizin programınızda söylüyorum ama emeklinin sesini duymamaya devam ederlerse ben emeklinin sesini duyurmak için üstüme ne düşüyorsa onu yapacağım. Bu kadar net.”

“İNSANDA BİRAZ UTANMA OLUR”

AKP’li Mehmet Özhaseki’nin “Zümrüt gibi doğamız buraya geldi” şeklindeki ifadelerini de değerlendiren Özel, “Özhaseki diyor ki efendim zümrüt gibi memleketimiz vardı, yani yemyeşil. Nasıl bu hale geldi? Yahu insanda biraz utanma olur. Böyle bir şey söylenir mi? Sizin yüzünüzden. Ben ben diyen var ya onun yüzünden. Özhaseki açsın, baksın. Örneğin Ordu’nun yüzde 70’i, birçok illerde yüzde 65-70-80’i maden alanı olarak işaretlendi. Her gün özel uçaklardan inmiyorlar. Özel uçaklar biraz daha alttan uçuyor. Hiç dışarı bakmıyor mu, ben bir uçağa bindiğimde utanıyorum, şehirlerin üstünde, her tarafı delik deşik olmuş. Sanki uzaydan meteor yağmış gibi. Her yer maden, maden. Ülkenin varlıkları elbette çıkarılsın. Ben maden çıkarılmasının düşmanı filan değilim. Ama en vahşi madencilik yöntemleri ile altın çıkarılıyor, siyanürle arındırılıyor. Posası bize kalıyor. Videoları var, Kanadalılar diyor ki Türkler hafriyat işinde çok iyi. Güzel taş taşırlar diyor. Biz diyor tepeleri kaldırıyoruz, Türkler taşıyor, siyanürü damlatıp, altını alıp geliyoruz, posası Türklere kalıyor diyor. Böyle bir madenciliğin yapıldığı bir ülkedeyiz. Açık madencilikle perişan edilen ülkedeyiz. Kazdağları ortada, Akbelen ortada, Yırca’da 6 bin ağaç kesilmesin diye dozerin önünde yattım ben 10 gece boyunca. Bunlar yapılırken Özhaseki hiç görmeyecek. Ondan sora tutacak, efendim bu nasıl oldu? Bakın çok önemli bir dernek var Türkiye’de. Türkiye Ormancı Derneği. Eczacı Abdülkadir Bey var, vaktiyle kurmuş bu derneği. Benim meslektaşım. Ben ziyarete gittim, kendileriyle görüşeceğim. Onlar diyor ki büyük yalanlar var. Mesela diyorlar ki Türkiye’nin orman varlığı gerilemiyor diyor ya iktidar. Aslında diyorlar büyük orman katliamı var. Ama eskiden ormancı gezer tek tek ağaç kaydederdi, şimdi drone ve uzay fotoğrafı var. Eskiden kayda alınmayan ormanlar kayda alındığı için insanları kandırarak, iktidarımızda orman azalmadı, aksine arttı diyor. Gerçekte kayıtta olmayanlar kayda giriyor ama mevcut ormanlar talan ediliyor diyorlar. Yaptıkları çalışmalar çok çok kritik. Çok önemli bir dernek. Ben onlarla çok önemli çalışmalar yürüteceğimizi düşünüyorum. Özhaseki şunu bilsin. Türkiye’nin dört bir yanını yabancı maden şirketlerine açıp, kötü ekonomi yönettikleri için talan ettirdiler. O güzelim Anadolu’yu bu hale getiren kendi partisinin zihniyetinden başkası değildir” dedi.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.