Özel'den doğaseverlere AK Parti'ye karşı mücadele çağrısı
Özel'den doğaseverlere AK Parti'ye karşı mücadele çağrısı
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, zeytinliklerde maden arama önerisine karşı direnç göstereceklerini belirterek doğaseverleri AK Parti'nin bu teklifine karşı mücadeleye davet etti. Ayrıca asgari ücret ve emekli maaşlarındaki düşüşü eleştirip, destekleme modelini açıklayacaklarını belirtti.
Haber Giriş Tarihi: 17.06.2025 15:10
Haber Güncellenme Tarihi: 18.06.2025 09:34
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.bursaport.com
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, TBMM Başkanlığı'na sunulan kanun teklifiyle zeytinliklerde maden aranmasının talep edildiğini belirtere, "Bu konuda grubumuz elbette en önemli direnci gösterecek. Yine sivil toplumla dayanışma halinde olacağız. Akbelen'deki direnişin ruhuyla tüm Türkiye'deki hangi görüşten olursa olsun doğayı sevenleri, ağacı sevenleri ve zeytini sevenleri AK Parti'nin bu saldırısına karşı bir kez daha omuz omuza mücadele etmeye davet ediyorum" dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, hayatını kaybeden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'i anarak, "Ben bir kez daha artık onun gözünün içine bakarak hepimiz adına ve hepiniz adına söz veriyorum; bu ülkede temiz siyaset, namuslu siyaset, dürüst siyaset, birbirini sevenlerin siyaseti başarılı olacak. 100 yıl sonra Ferdi kardeşim bir kez daha hyep birlikte Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün partisini iktidar yapacağız sana söz veriyorum" dedi.
"Süleyman Demirel'i CHP olarak bir kez daha rahmetle anıyoruz"
Özel, 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in vefatının yıl dönümü olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Altı kere gelip yedi kere gitmiş ama hep sandıktan çıkmış kazanınca da kaybedince de sandığa saygı duymuş, darbeler görmüş ama darbeye yeltenmemiş bir ismin vefat yıl dönümüdür. 10'uncu yıl dönümünde cezaevlerinde geçen hayatıyla, ama bir yandan CHP'yle çok sert rekabetiyle ama demokrasi fikrinden sapmadan rakibine karşı asla ve asla devletin imkanlarını, yargıyı ve diğer imkanları kullanarak darbe girişimine yeltenmemiş, darbelerin mağduru olmuş ama bir dönem mağdurken daha sonra darbelerin amiri olmuş, dönemin zalimi olmuş birisi olmamayı başarmış, merkez sağın önemli ismi Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i çok partili, renkli, sesli ve özgür bir Türkiye hedefine sağdan yürüyen Süleyman Demirel'i CHP olarak bir kez daha rahmetle anıyoruz.
Kurban Bayramı'nı geride bıraktık. Bayram tatili dolayısıyla bir süredir çalışmayan, geçen hafta sadece seçimlerini tamamlayıp yasa çalışması yapmayan Meclis'imiz bugün tekrar mesaiye başlayacak. Bu vesileyle hem CHP Grubu'nun belirlediği ve Meclis'te seçilen Başkanlık Divanı üyelerimizi hem diğer partilerden seçilen Başkanlık Divanı üyelerini hem de bundan sonraki süreçte grubumuz adına görev yapacak olan Grup Yönetim Kurulu üyelerini önceki görevlerini yapan arkadaşlarımıza teşekkürlerimizi, minnetlerimizi ileterek yeni görevlerinde başarılar diliyorum.
"Zeytini sevenleri AK Parti'nin saldırısına karşı omuz omuza mücadele etmeye davet ediyorum"
Maalesef Adalet ve Kalkınma Partisi bir inadı sürdürüyor, bir tekrarı sürdürüyor. Benim Meclis'te geçirdiğim 14 yıl ve AK Parti'nin Meclis'te geçirdiği bugüne kadarki 23 yıl defalarca onların zeytinliklere saldırdığı yasa tekliflerinin gece yarısı önergelerini ilgili komisyonlardaki çabalarla eklenmeye çalışılan maddeleri geri püskürtmekle geçti. Çevreciler yorulmadı. Biz yorulmadık. Ama anlaşılıyor ki zeytinin ve doğanın düşmanları da yorulmamış. En son 2022'de büyük tartışmalarla ve AK Parti içinde de bir yarılma yarattıktan sonra geri çekilen zeytinliklerle ilgili düzenlemeyi bir kez daha getirmeye çalışıyorlar. Eğer madde geçerse zeytin alanları madencilik faaliyetlerine açılacak. Zaten başta Karadeniz kıyıları olmak üzere Türkiye'nin herhangi bir yerinde uçaktan, helikopterden baktığınızda nasıl bir vahşi madencilik, Ordu Giresun başta olmak üzere birçok şehirde alanın yüzde 70-80'inin maden aramasına açılmış olması, yeşil güzelim dağlarımızın her birisinin delik deşik olması, her birimizin içini yaralıyor. Zeytin tüm kutsal kitaplarda bulunan Anadolu için fevkalade önemi bulunan, besin değeri ayrı, barışa yapılan tarihsel atfı ayrı, Anadolu toprakları için en önemli, en kıymet verilen, adeta kutsal bilinen ve insanların gözü gibi baktıkları hem ülke ekonomisine katkısıyla hem aile ekonomilerine katkısıyla hem bulundukları alanların korunmasından dolayı doğanın daha fazla tahrip edilmesine engel olmasıyla son derece önemli bir ağaç. Şimdi bir kez daha zeytinliklerde maden aramak istiyorlar. Bu konuda grubumuz elbette en önemli direnci gösterecek. Yine sivil toplumla dayanışma halinde olacağız. Akbelen'deki direnişin ruhuyla tüm Türkiye'deki hangi görüşten olursa olsun doğayı sevenleri, ağacı sevenleri ve zeytini sevenleri AK Parti'nin bu saldırısına karşı bir kez daha omuz omuza mücadele etmeye davet ediyorum."
"2025 yılının ilk yarısına geldik. 2018 yılından bu yana süren 19 Mart darbesi sonrası ise milletin üzerine karabasan gibi çöken bir krizin içindeyiz. Geçmişte bu ülkedeki krizler yaşandığı yıllarla anılırdı ama bu sefer 2018 krizi bitmek bilmedi çünkü bizim zamanında itiraz ettiğimiz önce çok destek verse de 2021 yılında 'Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi revize edilmelidir' diye Sayın Bahçeli'nin de 100 maddelik bir öneri paketini sistemin revizyonuna yönelik maddeleri ile birlikte ittifak ortağıyla paylaştığı her geçen gün her doğan için değil Erdoğan için yapılmış bir anayasanın nasıl her birimize dar geldiğini, kendisine tanınmış yetkilerin nasıl milletin felaketi olduğunu, iç politikada dış politikada bilhassa ekonomide nasıl bir çöküş yaşadığımızı hep birlikte görüyoruz.
"Türkiye'de asgari ücret temel ücret, ortalama ücret olmuş"
Bayburt'a gittiğimde bir annem 'altın hesabı iyiydi niye bıraktın' dedi. Aslında bırakmadık ama o kadar yakıcı gündemler ve izah edilmesi gereken hususlar var ki belki ara verdik. Asgari ücret büyük bir sorun çünkü Türkiye'de asgari ücret temel ücret, ortalama ücret olmuş. Almanya'da sosyal demokratlar büyük bir mücadele veriyorlar; asgari ücretin genel ücretteki payı çok yüksek diye. Onlarda yüzde 9, onlarda asgari ücret ilk yıl alından kıdemle birlikte hızla uzaklaşılan bir ücret. Türkiye'de yüzde 55. 2021'den beri bu veriyi çok yükseldiği için açıklamıyorlar. Normalde birisine zam yapacaksanız maaşının üzerine enflasyonu koyarsınız ki son zamdan beri enflasyonun götürdüğünü telafi etmeniz lazım. Üstüne de bir refah payı koyarsınız. Refah payı vermiyorlar, büyümeden pay vermiyorlar. Sadece enflasyonu veriyorlardı ama o enflasyonun da iki sorunu var; biri TÜİK enflasyonu olması. Normalde enflasyon yüzde 80, TÜİK onu yüzde 39 hesaplamayı başarıyor. Zaten burada yarı yarıya kayıp yaşanıyor bir de üstüne hedef enflasyon çıktı. Oradan da 15 puan daha insanların cebinden para çaldılar. Böylelikle en makul hesaba göre 35 bin lira olması gereken asgari ücrete 22 bin lira verdiler. Yani her asgari ücretlinin cebinden en az 8 bin lirayı çaldılar üstüne de bu senenin enflasyonu yaşanıyor.
"Bir destekleme modeliyle karşılarına çıkacağız"
AK Parti son seçildiğinde seçimden önce 'enflasyon tek haneyi geçtiyse yılda 4 kez asgari ücreti güncellemek lazım'. Önce söylediği seneden önce iki defa güncellemişti. Yetmiyordu, azdı ama hiç olmazsa Temmuz'da bir ara zam geliyordu. Beyefendi onu yeterli görmedi, Mart'ta, Temmuz'da, Ekim'de, Aralık'ta yapalım dedi. Alkış aldı, oy aldı, ilk tur ikinci tur arasında en çok konuştuğu konu bir bu bir de mülakatın kaldırılmasıydı. Seçimi kazandı geçen sene bir lira bile asgari ücrete zam yapmadı. Şimdi 22 bin 100 liralık asgari ücret TÜİK'in beş aylık enflasyon hesabına göre bile 19 bin liraya düştü. Önümüzdeki 6 ay daha bu maaşla geçinin diyorlar. Bunun kabul edilebilecek bir tarafı yok. Aynı şekilde emekliler 14 bin 500 lira gibi bir sefalet maaşıyla geçiniyorlar. Emekli maaşına TÜİK hesabına göre bir şey yaparlarsa 15 buçuk falan yapacaklar yıl sonuna kadar. Oysa ki oraya da mutlaka bir seyyanen zam yapılması gerekiyor.
Biz bununla ilgili olarak hem sendikaları gezdik ve genel başkan yardımcılarımız doğru bir paket üzerinde çalışıyorlar. Kamuoyunun karşısına asgari ücrete karşı mutlaka hem geçinilebilir hem küçük esnafı, kobiyi koruyan, artışı da sanayici ile paylaşan bir destekleme modeliyle karşılarına çıkacağız. Bunu önümüzdeki haftalar içinde mutlaka açıklayacağız.
"Kiraz zaten kimsenin alabildiği bir şey değil"
Asgari ücret 2002 yılında 7 tane çeyrek altın satın alıyordu. Bu senenin başında 4 çeyrek altına düşmüştü, şu anda 3 çeyrek altına düştü. Kayıp eldekinden fazla. Asgari ücretli 4'ünü kaybetmiş 3'ü duruyor. Emekli maaşı daha da berbat durumda. En düşük emekli maaşı 2002 yılında 8 çeyrek altın alıyormuş, bu senenin başında 3 çeyrek altına düşmüş, şu anda 2 çeyrek altın. 8 çeyrek altın alabilen emekliden 2 çeyrek altına düşen emekli... Bu maaşla gidilen çarşıda pazarda durum ne? Elma geçen sene 25 lira, şimdi 100 lira, şeftali 50 lira şimdi 180 lira. Limon 30 liraymış 120 lira olmuş, armut 40 liradan 120 liraya çıkmış. Erik 60 liradan 300 liraya çıkmış, muz 50 liradan 120 liraya çıkmış, kiraz 70 liradan 600 liraya çıkmış. Kimsenin alabildiği bir şey değil.
Rahmetli amcam Almanya'daydı, sene 1980'ler. Geldi babama dedi ki; memleketin kıymetini bilin Almanya'da karpuzu dilimle satıyorlar. Ben o zaman çok şaşırmıştım. Dün bizim arkadaşlar bir markete gittiler bir elma 26 lira, bir limon 23 lira, bir şeftali 38 lira, bir armut 31 lira, 8 tane kiraz 80 lira, üç tane erik 21 lira, bir tane muz 25 lira. Bir kaseye bunları koyduğunda 246 lira. İşte bu memleketi bu hale sen getirdin Erdoğan, başkası değil."
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Özel'den doğaseverlere AK Parti'ye karşı mücadele çağrısı
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, zeytinliklerde maden arama önerisine karşı direnç göstereceklerini belirterek doğaseverleri AK Parti'nin bu teklifine karşı mücadeleye davet etti. Ayrıca asgari ücret ve emekli maaşlarındaki düşüşü eleştirip, destekleme modelini açıklayacaklarını belirtti.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, TBMM Başkanlığı'na sunulan kanun teklifiyle zeytinliklerde maden aranmasının talep edildiğini belirtere, "Bu konuda grubumuz elbette en önemli direnci gösterecek. Yine sivil toplumla dayanışma halinde olacağız. Akbelen'deki direnişin ruhuyla tüm Türkiye'deki hangi görüşten olursa olsun doğayı sevenleri, ağacı sevenleri ve zeytini sevenleri AK Parti'nin bu saldırısına karşı bir kez daha omuz omuza mücadele etmeye davet ediyorum" dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, hayatını kaybeden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'i anarak, "Ben bir kez daha artık onun gözünün içine bakarak hepimiz adına ve hepiniz adına söz veriyorum; bu ülkede temiz siyaset, namuslu siyaset, dürüst siyaset, birbirini sevenlerin siyaseti başarılı olacak. 100 yıl sonra Ferdi kardeşim bir kez daha hyep birlikte Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün partisini iktidar yapacağız sana söz veriyorum" dedi.
"Süleyman Demirel'i CHP olarak bir kez daha rahmetle anıyoruz"
Özel, 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in vefatının yıl dönümü olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Altı kere gelip yedi kere gitmiş ama hep sandıktan çıkmış kazanınca da kaybedince de sandığa saygı duymuş, darbeler görmüş ama darbeye yeltenmemiş bir ismin vefat yıl dönümüdür. 10'uncu yıl dönümünde cezaevlerinde geçen hayatıyla, ama bir yandan CHP'yle çok sert rekabetiyle ama demokrasi fikrinden sapmadan rakibine karşı asla ve asla devletin imkanlarını, yargıyı ve diğer imkanları kullanarak darbe girişimine yeltenmemiş, darbelerin mağduru olmuş ama bir dönem mağdurken daha sonra darbelerin amiri olmuş, dönemin zalimi olmuş birisi olmamayı başarmış, merkez sağın önemli ismi Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i çok partili, renkli, sesli ve özgür bir Türkiye hedefine sağdan yürüyen Süleyman Demirel'i CHP olarak bir kez daha rahmetle anıyoruz.
Kurban Bayramı'nı geride bıraktık. Bayram tatili dolayısıyla bir süredir çalışmayan, geçen hafta sadece seçimlerini tamamlayıp yasa çalışması yapmayan Meclis'imiz bugün tekrar mesaiye başlayacak. Bu vesileyle hem CHP Grubu'nun belirlediği ve Meclis'te seçilen Başkanlık Divanı üyelerimizi hem diğer partilerden seçilen Başkanlık Divanı üyelerini hem de bundan sonraki süreçte grubumuz adına görev yapacak olan Grup Yönetim Kurulu üyelerini önceki görevlerini yapan arkadaşlarımıza teşekkürlerimizi, minnetlerimizi ileterek yeni görevlerinde başarılar diliyorum.
"Zeytini sevenleri AK Parti'nin saldırısına karşı omuz omuza mücadele etmeye davet ediyorum"
Maalesef Adalet ve Kalkınma Partisi bir inadı sürdürüyor, bir tekrarı sürdürüyor. Benim Meclis'te geçirdiğim 14 yıl ve AK Parti'nin Meclis'te geçirdiği bugüne kadarki 23 yıl defalarca onların zeytinliklere saldırdığı yasa tekliflerinin gece yarısı önergelerini ilgili komisyonlardaki çabalarla eklenmeye çalışılan maddeleri geri püskürtmekle geçti. Çevreciler yorulmadı. Biz yorulmadık. Ama anlaşılıyor ki zeytinin ve doğanın düşmanları da yorulmamış. En son 2022'de büyük tartışmalarla ve AK Parti içinde de bir yarılma yarattıktan sonra geri çekilen zeytinliklerle ilgili düzenlemeyi bir kez daha getirmeye çalışıyorlar. Eğer madde geçerse zeytin alanları madencilik faaliyetlerine açılacak. Zaten başta Karadeniz kıyıları olmak üzere Türkiye'nin herhangi bir yerinde uçaktan, helikopterden baktığınızda nasıl bir vahşi madencilik, Ordu Giresun başta olmak üzere birçok şehirde alanın yüzde 70-80'inin maden aramasına açılmış olması, yeşil güzelim dağlarımızın her birisinin delik deşik olması, her birimizin içini yaralıyor. Zeytin tüm kutsal kitaplarda bulunan Anadolu için fevkalade önemi bulunan, besin değeri ayrı, barışa yapılan tarihsel atfı ayrı, Anadolu toprakları için en önemli, en kıymet verilen, adeta kutsal bilinen ve insanların gözü gibi baktıkları hem ülke ekonomisine katkısıyla hem aile ekonomilerine katkısıyla hem bulundukları alanların korunmasından dolayı doğanın daha fazla tahrip edilmesine engel olmasıyla son derece önemli bir ağaç. Şimdi bir kez daha zeytinliklerde maden aramak istiyorlar. Bu konuda grubumuz elbette en önemli direnci gösterecek. Yine sivil toplumla dayanışma halinde olacağız. Akbelen'deki direnişin ruhuyla tüm Türkiye'deki hangi görüşten olursa olsun doğayı sevenleri, ağacı sevenleri ve zeytini sevenleri AK Parti'nin bu saldırısına karşı bir kez daha omuz omuza mücadele etmeye davet ediyorum."
"2025 yılının ilk yarısına geldik. 2018 yılından bu yana süren 19 Mart darbesi sonrası ise milletin üzerine karabasan gibi çöken bir krizin içindeyiz. Geçmişte bu ülkedeki krizler yaşandığı yıllarla anılırdı ama bu sefer 2018 krizi bitmek bilmedi çünkü bizim zamanında itiraz ettiğimiz önce çok destek verse de 2021 yılında 'Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi revize edilmelidir' diye Sayın Bahçeli'nin de 100 maddelik bir öneri paketini sistemin revizyonuna yönelik maddeleri ile birlikte ittifak ortağıyla paylaştığı her geçen gün her doğan için değil Erdoğan için yapılmış bir anayasanın nasıl her birimize dar geldiğini, kendisine tanınmış yetkilerin nasıl milletin felaketi olduğunu, iç politikada dış politikada bilhassa ekonomide nasıl bir çöküş yaşadığımızı hep birlikte görüyoruz.
"Türkiye'de asgari ücret temel ücret, ortalama ücret olmuş"
Bayburt'a gittiğimde bir annem 'altın hesabı iyiydi niye bıraktın' dedi. Aslında bırakmadık ama o kadar yakıcı gündemler ve izah edilmesi gereken hususlar var ki belki ara verdik. Asgari ücret büyük bir sorun çünkü Türkiye'de asgari ücret temel ücret, ortalama ücret olmuş. Almanya'da sosyal demokratlar büyük bir mücadele veriyorlar; asgari ücretin genel ücretteki payı çok yüksek diye. Onlarda yüzde 9, onlarda asgari ücret ilk yıl alından kıdemle birlikte hızla uzaklaşılan bir ücret. Türkiye'de yüzde 55. 2021'den beri bu veriyi çok yükseldiği için açıklamıyorlar. Normalde birisine zam yapacaksanız maaşının üzerine enflasyonu koyarsınız ki son zamdan beri enflasyonun götürdüğünü telafi etmeniz lazım. Üstüne de bir refah payı koyarsınız. Refah payı vermiyorlar, büyümeden pay vermiyorlar. Sadece enflasyonu veriyorlardı ama o enflasyonun da iki sorunu var; biri TÜİK enflasyonu olması. Normalde enflasyon yüzde 80, TÜİK onu yüzde 39 hesaplamayı başarıyor. Zaten burada yarı yarıya kayıp yaşanıyor bir de üstüne hedef enflasyon çıktı. Oradan da 15 puan daha insanların cebinden para çaldılar. Böylelikle en makul hesaba göre 35 bin lira olması gereken asgari ücrete 22 bin lira verdiler. Yani her asgari ücretlinin cebinden en az 8 bin lirayı çaldılar üstüne de bu senenin enflasyonu yaşanıyor.
"Bir destekleme modeliyle karşılarına çıkacağız"
AK Parti son seçildiğinde seçimden önce 'enflasyon tek haneyi geçtiyse yılda 4 kez asgari ücreti güncellemek lazım'. Önce söylediği seneden önce iki defa güncellemişti. Yetmiyordu, azdı ama hiç olmazsa Temmuz'da bir ara zam geliyordu. Beyefendi onu yeterli görmedi, Mart'ta, Temmuz'da, Ekim'de, Aralık'ta yapalım dedi. Alkış aldı, oy aldı, ilk tur ikinci tur arasında en çok konuştuğu konu bir bu bir de mülakatın kaldırılmasıydı. Seçimi kazandı geçen sene bir lira bile asgari ücrete zam yapmadı. Şimdi 22 bin 100 liralık asgari ücret TÜİK'in beş aylık enflasyon hesabına göre bile 19 bin liraya düştü. Önümüzdeki 6 ay daha bu maaşla geçinin diyorlar. Bunun kabul edilebilecek bir tarafı yok. Aynı şekilde emekliler 14 bin 500 lira gibi bir sefalet maaşıyla geçiniyorlar. Emekli maaşına TÜİK hesabına göre bir şey yaparlarsa 15 buçuk falan yapacaklar yıl sonuna kadar. Oysa ki oraya da mutlaka bir seyyanen zam yapılması gerekiyor.
Biz bununla ilgili olarak hem sendikaları gezdik ve genel başkan yardımcılarımız doğru bir paket üzerinde çalışıyorlar. Kamuoyunun karşısına asgari ücrete karşı mutlaka hem geçinilebilir hem küçük esnafı, kobiyi koruyan, artışı da sanayici ile paylaşan bir destekleme modeliyle karşılarına çıkacağız. Bunu önümüzdeki haftalar içinde mutlaka açıklayacağız.
"Kiraz zaten kimsenin alabildiği bir şey değil"
Asgari ücret 2002 yılında 7 tane çeyrek altın satın alıyordu. Bu senenin başında 4 çeyrek altına düşmüştü, şu anda 3 çeyrek altına düştü. Kayıp eldekinden fazla. Asgari ücretli 4'ünü kaybetmiş 3'ü duruyor. Emekli maaşı daha da berbat durumda. En düşük emekli maaşı 2002 yılında 8 çeyrek altın alıyormuş, bu senenin başında 3 çeyrek altına düşmüş, şu anda 2 çeyrek altın. 8 çeyrek altın alabilen emekliden 2 çeyrek altına düşen emekli... Bu maaşla gidilen çarşıda pazarda durum ne? Elma geçen sene 25 lira, şimdi 100 lira, şeftali 50 lira şimdi 180 lira. Limon 30 liraymış 120 lira olmuş, armut 40 liradan 120 liraya çıkmış. Erik 60 liradan 300 liraya çıkmış, muz 50 liradan 120 liraya çıkmış, kiraz 70 liradan 600 liraya çıkmış. Kimsenin alabildiği bir şey değil.
Rahmetli amcam Almanya'daydı, sene 1980'ler. Geldi babama dedi ki; memleketin kıymetini bilin Almanya'da karpuzu dilimle satıyorlar. Ben o zaman çok şaşırmıştım. Dün bizim arkadaşlar bir markete gittiler bir elma 26 lira, bir limon 23 lira, bir şeftali 38 lira, bir armut 31 lira, 8 tane kiraz 80 lira, üç tane erik 21 lira, bir tane muz 25 lira. Bir kaseye bunları koyduğunda 246 lira. İşte bu memleketi bu hale sen getirdin Erdoğan, başkası değil."
En Çok Okunan Haberler