SON DAKİKA
Hava Durumu

'Bir iktidar seçim yasaları ile oynuyorsa gidicidir'

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, AKP-MHP iktidar blogunun seçim yasalarını değiştirmeye çalışması ile ilgili olarak, "İktidar 'az oyla nasıl iktidar olurum'un yollarını arıyor. Yüzde 10 barajının bizi engellemediği ortada. Bu sefer yüzde 7 ile başka amaçları önlerine koymuşlar. Bir iktidar seçim yasalarıyla, siyasi parti yasalarıyla ilgili çalışmaya başlamışsa o iktidar gidicidir" dedi.

Haber Giriş Tarihi: 11.03.2021 22:21
Haber Güncellenme Tarihi: 11.03.2021 22:21
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursaport.com
'Bir iktidar seçim yasaları ile oynuyorsa gidicidir'

Meclis'te düzenlediği basın toplantısında gündemdeki gelişmeleri değerlendiren HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, koronavirüs salgınında bir yılın geride kaldığını belirterek, "Bu topraklarda bilge bir söz vardır 'Dost zor günde belli olur' diye. Evlere kapandığımız, yaşamlarımızı yitirdiğimiz, kepenklerimizi indirdiğimiz, işsiz kaldığımız bu bir yılda AKP-MHP ittifakı zor günde Türkiye halklarının dostu olmadığını kanıtladı. Önlem almakta yetersiz kaldı, bu toplumu felakete sürükledi, bu ülkeyi yönetemediğini bir kez daha gösterdi" dedi. 

Ekonomideki gidişin iyi olmadığını, bunun maliyetinin yoksullara çıkarıldğını ifade eden Beştaş, "AKP Genel Başkanı tarafından milli dayanışma kampanyası başlatılarak aslında iktidarın ne kadar aciz olduğunun resmi çizilmiş oldu.Toplam ekonomik desteklerde vatandaşa dönük harcama ve desteklerin en düşük olduğu ülke Türkiye maalesef. Türkiye'de Kovid-19 kapsamında 2020 yılında yapılan toplam nakit desteği 42.8 milyar TL. Bu 42.8 milyar nakit transferinin 35 milyar lirası işsizlik sigortası fonundan, yaklaşık 6.4 milyarı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonundan, 2 milyar TL'si ise bağış kampanyasından karşılanmıştır" ifadelerini kullandı.

"Pandemi karşısında halk sağlığını koruyamayan, ekonomik olarak halkı destekleyemeyen, sağlıkçılara sahip çıkamayan, toplumu kendi kaderine terk eden, halkı virüsle baş başa bırakan bir iktidar gerçeği var karşımızda" diyen Beştaş, şunları söyledi:

"Yurttaşın güven duyabileceği bir iktidar yok. Sosyal devlet ise bu bir yılda hiç yoktu. Sıkıntılı dönemlerde iktidar adeta kayboldu. Pandemiden bile kendisine fırsat yarattı. Kongrelerini yapmaya devam etti. Vatandaş canının derdindeyken iktidar IBAN peşinde, Kanal İstanbul ve kongreler peşinde koşmaya devam etti.

Pandemi sürecinde işsizlik yoksulluk arttı. Yaklaşık 5 milyon kişi işsizler ordusuna katıldı. TÜİK'in açıkladığı yeni rakamlar işsizlik sorununun örtülemeyecek bir duruma geldiğini gösterdi. TÜİK yeni rakamları açıkladı, 2021 Ocak ayına ilişkin işsizlik rakamlarını. TÜİK'e göre işsiz sayısı 3 milyon 861 kişi, genç nüfusta işsizlik oranı yüzde 24.7, dar tanımlı işsizlik yüzde 13.2 ama geniş tanımlı işsizlik yüzde 30.2 ve tabii ki kadın işsizliği daha yüksek: Yüzde 37.5. TÜİK yeni hesaplamasında atıl işsizlik diye bir kategori de oluşturmuş.

'Utanmasalar 9'u ters çevirip 6 diye gösterecekler'

TÜİK işsizlik yok demek için, istihdam çok yüksek demek için dar tanımlı işsizlik, geniş tanımlı mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlik gibi tanımlardan sonra açıklamakta çok zorlandıkları kavramlar ile işsizliğin düştüğünü yana yakıla açıklamaya çalışıyor. Utanmasalar 9'u ters çevirip 6 diye gösterecekler. Ama hangi yöntemi, tanımı kullanırlarsa kullansınlar Türkiye'de gençler, kadınlar ve yurttaşlar işsiz ve umutsuz. AKP iktidarının da hiçbir kurumuna güvenmiyor. AKP bir yıllık süreçte çözüm üretemeyeceğini de ortaya koydu.

Eğitim konusunda ülkenin geleceği büyük bir risk altına girdi. Pandemide Türkiye'de en az 6 milyon öğrencinin uzaktan eğitim için gerekli cihazlara başta internet erişimi olmak üzere imkanlara tam anlamıyla sahip olmadığını gördük. Pandemi süreci Türkiye'de eğitim hakkına erişim önündeki engelleri artırdı. Eğitimdeki eşitsizlikleri daha da derinleştirdi ve dezavantajlı gruplarda yer alan çocuklar uzaktan eğitimi bile uzaktan izlemek zorunda bırakıldılar.

AKP tarım alanındaki çözülüşü de gösterdi. Tarımın tabutuna son çiviyi pandemi ile birlikte çakmış oldu. Dünyada gıda fiyatlarında düşüş yaşanırken, Türkiye'de artış yaşanıyor. Gıda fiyatlarında hızla artış yaşanıyor; yağlı tohumlar, süt ürünleri, et ve şeker fiyatlarında aylık bazda dünya gıda fiyatları endeksi 2020 yılı Mart ayında Şubat ayına göre yüzde 4.3 düştü ve 172.2 puana geriledi. Fakat Türkiye'de gıda fiyatları yüzde 1,95 oranında arttı."

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş

'Gazetecilere yönelik saldırılar tüm muhalefete yöneliktir'

Gazetecileri hedef alan ve son olarak Levent Gültekin'e yönelik saldırıya dikkat çeken HDP Grup Başkanvekili Beştaş, "Bu sonuç iktidarın kullandığı nefret dilinin, kutuplaştırmanın, kamplaştırmanın sonucudur. Adeta iktidar yargı baskısıyla susturamadığı gazetecilere sopa sallıyor. Mussolini'nin Kara Gömlekliler Çetesi gibi bir çete etrafı kuşatmaya çalışıyor. Bu saldırı tüm muhalefete yöneliktir. Bu saldırı iktidarın küçük ve büyük ortağından yana olmayan, onlara güzelle yapmayan tüm gazetecilere, demokrasi güçlerine ve topluma yöneliktir. Partimize saldırı her türlü hukuk dışılıkla her türlü yöntemle devam ederken tüm muhaliflere yönelik de bir yıldırma politikası yürürlüktedir. Ancak bunu başaramayacaklar, halk artık her şeyin farkında. Kendi yalanlarına kendilerinin inanmadığı bir dönemi yaşıyoruz." diye konuştu.

Sorular ve yanıtlar

Soru: 8 Mart'ta atılan tweet tartışması sonrası Pervin Hanım'ın açıklaması oldu, "Yan yana gelmemizden korkuyorlar, kadın ittifakından korkuyorlar" dedi. CHP'nin de biraz sessiz kaldığı ifadesi var. Hatta Mithat Sancar'ın CHP ziyareti sonrası yalnız açıklama yapması örnek olarak gösteriliyor. Bu durumu nasıl değerlendirirsiniz?

- İlk önce erkekler sussun. Türkiye'de kadınlara yönelik tartışmalarda erkekler geri dursun. Bir kadın olarak, bir kadın hakları savunucusu olarak susmalarını öneriyorum.

İktidar demokrasi güçlerini bölmek için her türlü fırsatı kolluyor

Bu tweet etrafında kopartılan tartışmanın ne amaçla olduğunu tahmin etmek zor değil. İktidarın büyük ve küçük ortağı; Millet İttifakının, demokrasi güçlerinin, Türkiye'de adaletten, haktan, özgürlükten yana olan herkesin arasına nifak koymak, tartıştırmak, çatıştırmak için her türlü fırsatı kolluyor. Bunu tartışmaya çeviriyor. CHP hiç de sessiz değil. Ben de basını izliyorum. Onlar da gerekli yanıtları veriyorlar. Bu konuda demokratik bir ortam olsa herkes düşüncesini özgürce söyleyecek.

Hiçbir kadının yanında anılmaktan rahatsızlık duymayız

-Ayrıca kadın paydası dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye'de de en önemli paydalardan bir tanesidir. Hatta bana göre en önemlisidir. "Akşener'le de Eş Genel Başkanımız Pervin Buldan'la da ortak noktanız nedir" diye sorsanız ilk vereceğim cevap düşünce ve ideoloji olmaz. Kadınlık paydası olur. Ayrı partilerde olabiliriz, ayrı siyaset yürütüyor olabiliriz. Ama neticede kadın - erkek eşitliğini önemseyen, kadın özgürlüğünü ve adil yaşamını savunan bir partinin temsilcileriyiz. Aynı zamanda kendimize 'kadın partisi' diyoruz. Bu yönüyle bizim adımızın hiçbir kadının yanında anılmasından rahatsızlık duymayız. Çünkü kadın mücadelesine inanıyoruz. Siyasi dizayn çalışmalarının kadınların alet edilerek yapılmasını doğru bulmuyoruz.

Soru: Mithat Sancar'ın CHP ziyaretinin ardından yalnız açıklama yapması?

- O bizim tercihimiz. Eş Genel Başkanımız bu konuda açıklama yaptı. Bu bizim önerdiğimiz, karar verdiğimiz bir formattı. Başkası birlikte çıkabilir ama bizim tercihimiz bu yönde oldu.

Soru : Papa Francesco'nun Erbil ziyaretinde üzerinde Türkiye'nin doğusunun Irak Kürt Bölgesi topraklarına dahil edildiği bir çizimin olduğu pul hediye edildi ve skandal olarak nitelendirildi. Nasıl değerlendirirsiniz?

- Onu Barzani vermiş, Barzani'ye sorun bence. Bize sormayın. Sonuçta tarihte bu tip haritalar var. Zaman zaman yansıyor. Dediğim gibi Papa'ya veren muhatabına sormak lazım.

'İktidar ve küçük ortağı çözülme içinde'

Soru: Siyasi Partiler Yasasında yapılması planlanan değişiklikler var. Basına yansıyan birkaç madde oldu özellikle seçim barajının düşürülmesine yönelik. Paralel olarak hazine yardımının da değişeceği konuşuluyor. "Seçim barajı yüzde 7'ye düşerse 7'nin altındaki partiler hazine yardımından yararlanamayacak" deniliyor. Bir yandan da terörle iltisaklı siyasi partilerin hazine yardımından faydalanamayacağına ilişkin maddeler var. Özellikle terörle iltisaklı kısım siyasi partiler yasası ile düzenlenebilecek bir durum mu, anayasal değişikliğe ihtiyaç var mı? Ne düşünüyorsunuz?

Bu çok daha yeni bir tartışma. Şu anda iktidar ve küçük ortağı bir çözülme içindeler. Ciddi bir çöküş yaşıyorlar. Kendi kan kayıplarını azaltmak, toplumsal muhalefeti bastırmak için her türlü yöntemi kullanıyorlar. Bunlardan bir tanesi de yasama organını kendi amaçları doğrultusunda çalıştırmak. Bir de anayasa tartışması attılar ortaya. 82 darbe anayasası bile yürürlükte değil, onlar yeni bir anayasa, yeni bir seçim yasası tartışıyorlar. Şüphesiz Siyasi Partiler Kanununu da ilgilendiren bir mesele ama siyasi irade isterse anayasa değişikliğine de bunu koyabilirler.

'İktidar 'az oyla nasıl iktidar olurum'un yollarını arıyor'

İktidar var olan desteğini tekrar tahkim etmek için bu tür oyunlara, yasal çalışmalara, kamuoyunun dikkatini farklı yönlere çekmeye ve 'az oyla nasıl iktidar olurum'un yollarını arıyor. Yani "ben yüzde 30'lara düştüm, yüzde 20 ile nasıl iktidar olurum, Siyasi Partiler Kanununda nasıl bir düzenleme yaparak bunun içinden çıkarım"ın yollarını arıyor. Mesela dar - daraltılmış bölge ile ilgili büyük ve küçük ortak arasında çelişkiler çıktı. Şimdilik onlar bir kenara bırakıldı. Şimdi yüzde 7 bandına getiriliyor.

'Bir iktidar seçim yasaları ile oynuyorsa gidicidir'

Biz 2007'den beri parlamentodayız. O günden bu yana baraja karşıyız. Türkiye'de kim oy alıyorsa gelsin temsil edilsin. Biz demokratik çoğulculuğa inanan bir partiyiz. Yüzde 10 barajını biz girmeyelim diye koydular. Yüzde 10 barajının bizi engellemediği ortada. Bu sefer yüzde 7 ile başka amaçları önlerine koymuşlar. Tek cümleyle; bir iktidar seçim yasalarıyla, siyasi parti yasalarıyla ilgili çalışmaya başlamışsa o iktidar gidicidir. Abbas yolcu, onlara güle güle.

'Hazine yardımını onlardan daha az hak etmiyoruz'

Soru: Hazine yardımı konusu sizi nasıl etkiler?

Doğmamış çocuğa don biçmek gibi ama hazine yardımı falan etkilemeyecek. Biz anayasal koşullara göre kurulan, faaliyet yürüten bir partiyiz. Hazine yardımını hiçbirinden daha az hak etmiyoruz. Demokratik siyaseti, barışı temel ilke olarak edinen ve bu konuda büyük bedel ödeyen bir parti olarak bu oyunların başarıya ulaşamayacağını büyük bir rahatlıkla söylüyorum. Kaybeden onlar olacak. 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.