SON DAKİKA
Hava Durumu

Babacan: 70'li yılların fakir Türkiye'sine döndük

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ekonomiyle ilgili yaptığı değerlendirmelerin gerçeği yansıtmadığını belirterek, "Türkiye kendi kendine yetemeyen bir ülke, hatta bir çok alanda 1970'li yılların fakir Türkiye'sine dönmüş durumdayız" dedi.

Haber Giriş Tarihi: 09.06.2020 12:30
Haber Güncellenme Tarihi: 09.06.2020 12:30
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursaport.com
Babacan: 70'li yılların fakir Türkiye'sine döndük

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın ekonomiyle ilgili yaptığı değerlendirmelerin gerçeği yansıtmadığını, ülkenin ekonomik olarak dışa kapandığını söyledi. Babacan, "Türkiye kendi kendine yetemeyen bir ülke, hatta bir çok alanda 1970'li yılların fakir Türkiye'sine dönmüş durumdayız. Bunun tek nedeni iktidarın kötü politikaları." dedi.

Fox Tv'de İsmail Küçükkaya'nın gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkiye'nin ekonomik büyümesiyle ilgili sözleri konusunda, "Vatandaşın ekonomik tablosuyla iktidarınki çok farklı" dedi. Türkiye'nin ekonomisinin dışarıya kapalı olduğunu ifade eden Babacan, "bugün 'biz bize yeteriz' deniliyor ama yetmiyoruz" ifadelerini kullandı.

Babacan şunları söyledi:

"EKONOMİ KORONADAN ÖNCE DE SIKINTILIYDI"

"Ekonomiyi anlamak için en iyi yol vatandaşa sormaktır. Ekonomiyi en iyi onlar özetler. Yoksa ne resmi istatistiklerden ne resmi rakamlardan bunu anlayamazsınız. Hele hele bugünlerde Türkiye'nin bu şartlarında hiç mümkün değil.

Türkiye'nin genel tablosu sıkıntılı ve tabi ekonomide de sıkıntılarımız var. Ama sanki bu sıkıntılar koronavirüs ile ilişkilendiriliyor. Bu salgın öncesi de ekonomimizde sıkıntılar vardı.

Salgın öncesinde tarihinde ilk kez genç işsizlik yüzde 27'ye ulaşmıştı. Salgın öncesinde Merkez Bankası'nın rezervleri erimişti. Yıllardır biriktirilen yedek akçe bir günde harcanıp bitirilmişti. Bankalarımız sıkıntılıydı. Bütçeler daralmıştı.

Türkiye'nin kredi notu arka arkaya defalarca düşürülmüştü. Merkez Bankası gibi ekonominin önemli kurumlarına güven kalmamıştı. Türkiye'nin itibar ve güven sorunu yaşadığı bir dönemde bu salgın başladı. Dolayısıyla bunun ekonomi üzerine etkileri kaçınılmaz."

"BİZ BİZE YETERİZ DENİYOR AMA YETMİYORUZ"

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın TRT'de canlı yayında yaptığı ekonomiyle ilgili açıklamalara değinen Babacan, Türkiye'nin büyüme oranı ile ilgili rakamların gerçeği yansıtmadığını ifade etti.

"Vatandaşın ekonomik tablosuyla iktidarın ki çok farklı" diyen Babacan, "Biz vatandaşla irtibat halindeyiz vatandaşın hissettikleri ile iktidarın söyledikleri birbirine uymuyor maalesef" dedi.

"DIŞARIYA KAPANMAK OTORİTER REJİMLERİN İŞİNE GELİR"

Türkiye'nin ekonomik olarak dışa kapandığını ifade eden Babacan, "Dışa kapanmak otoriter rejimlerin işine gelir. Ülkeyi çok daha kolay yönetilir. Dışa kapanırsınız medyayı da susturursunuz içeride ne derseniz doğru kabul edilir. Türkiye de bu yöne doğru gidiyor. Türkiye dışarıya kapandı 'biz bize yeteriz' diyorlar ama yetmiyoruz" diye konuştu.

Ayasofya'nın yeniden ibadete açılması tartışmalarına da değinen Babacan, "Hükümet iç siyasette ne zaman sıkışsa Ayasofya tartışmalarına sığınıyor. İç siyasette yine sıkıştılar" ifadelerini kullandı.

"70 YILLARIN FAKİR TÜRKİYE'SİNE DÖNDÜK"

Babacan şöyle devam etti:

"Türkiye kendi kendine yetemeyen bir ülke, hatta bir çok alanda 1970'li yılların fakir Türkiye'sine dönmüş durumdayız. Bunun tek nedeni iktidarın kötü politikaları. Türkiye doğru politikalarla kendine kendine yetecek bir konuma gelebilir. Bunun için yeterli araçlara sahip."

"İKTİDAR PROBLEMLERİ ÇÖZEMEDİĞİ İÇİN KONUŞULMASINI YASAKLIYOR"

Babacan gazetecilerin tutuklanması ile ilgili soruya ise şu yanıtı verdi:

"Türkiye'nin ekonomisinin en hızlı büyüdüğü dönem özgürlüklerin de en hızlı arttığı dönemdi. Tutuklu gazeteciler var yargılaması sürenler var, iktidarın baskısıyla işinden olan gazeteciler var.

Bu baskılar altında gazeteciler özgürce soru soramıyor. Ülkenin problemlerini çözmeniz için önce onları tespit etmeniz gerekir. Gazeteciler rahatça konuşamadığı için problemlerde ortaya çıkamıyor.

İfade özgürlüğü problemlerin çözümünün anahtarıdır. İktidar problemleri çözemediği için konuşulmasını yasaklıyor."

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.