'Eşit temsil lütuf değil, demokrasinin şartıdır'

Bursa Kent Konseyi Kadın Meclisi, 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü kapsamında yazılı bir açıklama yayımladı. Kadınların seçme ve seçilme hakkını kazanmasının yalnızca bir yıl dönümü olmadığını vurgulayan Kadın Meclisi Başkanı Derya Şimşek Aksakal, bu tarihin “kadınların demokrasiye attığı imzanın” simgesi olduğunu belirtti.

Açıklamada, kadınların siyasal haklarının hiçbir dönemde kendiliğinden verilmediğine dikkat çekilerek, bu hakların hem dünyada hem de Türkiye’de örgütlü, kararlı ve bedel ödenen mücadelelerle kazanıldığı ifade edildi.

19. yüzyıl sonunda İngiltere’de başlayan süfrajet hareketinin tüm dünyaya ilham verdiği hatırlatılan açıklamada, Türkiye’de ise Nezihe Muhittin öncülüğünde 1923’te Kadınlar Halk Fırkası girişimi ve Türk Kadınlar Birliği’nin siyasal haklar için önemli bir mücadele yürüttüğü kaydedildi.

Cumhuriyet reformlarının ve Mustafa Kemal Atatürk’ün eşit yurttaşlık vizyonunun bu mücadeleyi güçlendirdiği belirtilerek, 5 Aralık 1934’te kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanınmasının tarihsel bir dönüm noktası olduğu vurgulandı.

“Kadınların siyasetteki temsili hâlâ yeterli değil”

Açıklamada, erken yasal kazanımlara rağmen Türkiye’de kadınların siyasi temsilinin hâlen istenilen düzeyde olmadığına dikkat çekildi. TBMM’deki kadın oranının dünya ortalamalarının altında kaldığı; yerel yönetimlerde, belediye başkanlıklarında ve üst düzey karar mekanizmalarında kadınların ciddi biçimde eksik temsil edildiği ifade edildi.

“Demokrasi, nüfusun yarısının dışarıda bırakıldığı bir yapıyla gelişemez” denilen açıklamada, kadınların siyasette görünürlüğünün yalnızca temsil değil, kamu politikalarının niteliğini ve toplumsal adaleti belirleyen temel bir demokratik gereklilik olduğu vurgulandı.

“Kadınların olmadığı siyaset eksik, demokrasi yarımdır”

Kadın Meclisi Başkanı Derya Şimşek Aksakal, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Eşit temsil bir lütuf değil, demokrasinin koşuludur. Kadınların olmadığı siyaset eksik; kadınların olmadığı demokrasi yarımdır. Süfrajetlerin direnişinden, Nezihe Muhittin’in örgütlü mücadelesinden ve Cumhuriyet’in eşit yurttaşlık vizyonundan aldığımız güçle daha adil, daha eşit ve daha demokratik bir geleceği birlikte kurmaya kararlıyız.”