SON DAKİKA
Hava Durumu

'Sermaye, su kaynaklarını sınırsızca kullanmakta'

'Suyun sesi olma' çağrısında bulunan Bursa Su Kolektifi üyelerinden Habib Göbelez, "Sermaye, su kaynaklarını denetimden uzak bir şekilde sınırsızca kullanmakta, metalaştırmakta ve denetimsiz bir şekilde yaşamımızı tehdit eder boyutlarda kirletmektedir" dedi.

Haber Giriş Tarihi: 16.10.2021 17:09
Haber Güncellenme Tarihi: 16.10.2021 17:09
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursaport.com
'Sermaye, su kaynaklarını sınırsızca kullanmakta'

Bursa Su Kolektifi, Nilüfer ilçesi Üç Fidan Parkı'nda vatandaşlara 'suyun sesi olma' çağrısında bulunmak için bir araya geldi. Bursa Su Kolektifi üyeleri, kolektifin nasıl oluştuğunu ve bugüne kadar yapılan faaliyetleri aktardı. Mudanya Kent Konseyi Amatör Tiyatro Grubu üyeleri Tamara Öztürk, Sevda Demirci ve Jale Büyükurgancı tiyatro gösterisi sundu.  

Bursa Su Kolektifi adına konuşma yapan Jale Büyükurgancı, Bursa Su Kolektifi'nin su kaynaklarının metalaştırılmasına, yanlış politikalar sonucu kirletilmesine ve aşırı tüketimine karşı mücadele veren gönüllü insanların oluşturduğu bir hareket olduğunu söyledi. Yerel ve bölgesel yönetimlere seslerini duyurmak istediklerini aktaran Büyükurgancı, "Bursa Su Kolektifi olarak; suyun bütün canlıların hakkı olduğunu, derelerinden su içebileceğimiz, denizlerinde yüzebileceğimiz, bütün canların yaşayabildiği temiz sularımızı istiyoruz" dedi. 

Bursa Su Kolektifi üyesi Hüseyin Gün, kolektif olarak alınan kararların herkrsin katılımına açık olduğunu belirterek, "Kolektifin çalışmaları, söylemleri ve üretimi yurttaşlara aittir. Amaç katılımcılığı arttırmak, bilimsel bilgiyi ve eylem pratiklerini mümkün mertebe kamuoyunun sahipliliğine kazandırmaktır" sözleriyle kolektifin kamuoyuna açık olduğunu dile getirdi.

'SU KAYNAKLARI, YAŞAMIMIZI TEHDİT EDER BOYUTLARDA KİRLETİLMEKTE'

Bursa Su Kolektifi üyelerinden Esen Ocak ve Habib Göbelez, kolektifin bugüne kadar yaptığı faaliyetleri anlattı. Göbelez, Bursa'da sanayinin, tarımın, evsel su kullanımının ve ortaya çıkan atık suların yönetimine ilişkin yapıların, görevli kurumların icraatlarının incelediklerini belirtti. Göbelez, "Bursa'da, 80'li yılların başından itibaren oluşturulan neoliberal kapitalist politikalar ile su kaynaklarımız hesapsızca; plansız şehirleşme, sanayileşme ve tarım politikaları ile talan edilmekte ve sınırsız bir biçimde kirletilmektedir. Sermaye, su kaynaklarını denetimden uzak bir şekilde sınırsızca kullanmakta, metalaştırmakta ve denetimsiz bir şekilde yaşamımızı tehdit eder boyutlarda kirletmektedir" diye konuştu.  

'MARMARA DENİZİ, KİRLİLİĞİ YÜZÜMÜZE TÜKÜRMEYE BAŞLADI'

Marmara Denizi'nde geçen yıl görülmeye başlayan müsilaja değinen Esen Ocak, "Yıllardır fosseptik çukuru olarak kullanılan Marmara Denizi kirliliğin dayanılmaz boyutlara ulaştığı noktada, adeta yüzümüze tükürmeye başladı" dedi. Yetkililerin müsilajı önce doğal ve mevsimsel olarak açıkladığını hatırlatan Ocak, özetle şunları söyledi: 

"Giderek artan ve tüm Marmara'yı kaplayan müsilaj gerçeği karşısında Marmara Belediyeler Birliği bir araya gelerek toplantılar düzenledi. Müsilajın sebebinin yıllardır Marmara Denizi'nin sorumsuzca kirletilmesi olduğu gerçeğini kabul ettiler. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın öncülüğünde müsilaj eylem planı hazırlandı. Müsilaj eylem planının 26. gününde Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'un '10 bin 500 metreküp müsilajı bertaraf ettik, derin sularda oksijen azalmasına ilişkin herhangi bir emare tespit edilmedi' sözleri bizlere yine yöneticilerin problemlere ne kadar yüzeysel ve bilimsel gerçeklerden uzak yaklaştıklarını göstermişti."  

MAREM, ODTÜ Bilim Gemisi Ekibi ve diğer bilim insanlarının Marmara Denizi ile ilgili araştırma yaptıklarını ifade eden Ocak, Marmara Denizi'ndeki kirliliğin boyutlarının giderek arttığı ve ekolojik yıkımın boyutlarının balıklarda salgın hastalığa ve insanlara da hastalık bulaşma riskinin oluştuğuna dikkat çekildiğini söyledi.  

Konuşmaların ardından Grup İmece, müzik dinletisi sundu.  

Bursa Su Kolektifi'nin yaptığı etkinliklerin bazıları şöyle: 

Deliçay Deresi'ndeki Yeşil Çevre Atıksu Arıtma Tesisi'nin deşarj noktasında yapılan basın açıklamasıyla, atık su arıtma tesislerinin sanayinin atık sularını yeterince arıtmadan deşarj edildiği savunuldu.  

Nilüfer Çayı'nın denize döküldüğü bölgeye yakın Hayırlar Köyü ve civar bölgelere ziyaret yapıldı. Kirliliğin, çevredeki vatandaşlara ve canlı yaşamını olumsuz etkilediği aktarıldı. Bursa Su Kolektifi, köylülerin kendilerine "Buralara gelip kirlilik manzaraları seyretmek yerine Bursa'daki suların kirliliğine sebep olan tesislere gidip onları engelleyin bize ancak böylelikle bir iyiliğiniz olabilir" dediklerini belirtti.  

CİMER üzerinden; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na, Valiliğe derelerin kirliliğine ve atık su arıtma tesislerinin yetersizliğine dikkat çekildi. Bursa Su Kolektifi, dilekçelere verilen yanıtlarda, yetkililerin problemleri çözmek yerine inkâr etmek gayreti içerisinde oldukları dile getirildi.  

Müsilaja karşı mücadele etmek için toplanan 2 bine yakın ıslak imzalı dilekçeyle birlikte Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve tüm diğer yetkililer göreve çağrıldı.  

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.