SON DAKİKA
Hava Durumu

TMMOB Bursa: Deprem değil bina öldürür

TMMOB Bursa Şube Yönetim Kurulu Başkanları, Kahramanmaraş merkezli depremleri ve binaların yıkımına neden olan unsurları değerlendirdi.

Haber Giriş Tarihi: 09.02.2023 10:54
Haber Güncellenme Tarihi: 09.02.2023 12:38
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursaport.com
TMMOB Bursa: Deprem değil bina öldürür

TMMOB Bursa Şube Yönetim Kurulu Başkanları, Bursa Akademik Odalar Birliği'nde (BAOB) Kahramanmaraş depremi ve binaların yıkılmasına neden olan unsurlar üzerine tüm Türkiye'de yetkilileri göreve çağırdı.

Türkiye'nin deprem coğrafyasında yer alan bir ülke olduğuna dikkat çekilen açıklamada, deprem öncesinde alınması gereken tedbirlerin önemli olduğu hatırlatıldı. Plansız- çarpık kentleşme, mimarlık ve mühendislik hizmeti almayan, üretimleri denetlenmeyen 'kaçak' yapıların tehdit oluşturduğuna dikkat çekildi:

"Depreme karşı güvenli bina için olmazsa olmaz unsurlar; doğru zemin analizi, zemin yapısına uygun projelendirme, projelere bağlı olarak gerekli ve kesintisiz denetimi görmüş yapı üretimidir. 

Ülkemizde çıkarılan tüm imar afları seçim dönemlerinin ekonomik gelir ve oy elde etmek amacı ile gündeme getirilmiştir. 2018'de uygulamaya girmiş 'İmar Barışı' adı altındaki son yasasıyla bugüne kadar 3 milyon 119 bin 947 kaçak ve imara aykırı yapı için 26 milyar 151 milyon 389 bin 263 TL yapı kayıt belge bedeli alınarak yurttaşlara riskli yapıları kullanma izni verilmiştir. Seçim sürecine girilen şu günlerde Türkiye'nin pek çok ilinde olduğu gibi Bursa'da yine kaçak, uygunsuz ve denetimsiz yapı üretimi hız kazanmıştır."

Mimarlar Odası Bursa Şube Yönetim Kurulu Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek: Kamu yapılarında olmayan bir denetimden bahsediyoruz. Bursa’nın da bir yapı envanteri yok. Böyle bir deprem olduğunda Bursa’da hiçbir şey kalmaz. Ne yazık ki kentsel dönüşümleri de yap-sat modeliyle belediyelerimiz dışarıya (özel firmalara) veriyorlar. Seçim yaklaştı, 'dokunulmaz' diye o kadar çok kaçak yapı üretimi var ki. Biz ‘durdurun artık, mezarlarınıza sebep oluyorsunuz’ diyoruz. Sahada çalışan şantiye şefi yok. Şu an sadece kağıt üzerinde imza ile işler yürüyor. Sonra proje vardı neden yıkıldı deniyor.

İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ülkü Küçükkayalar: Depremin değil binaların öldürdüğünü biliyoruz. Mevcut yapı stoğumuzun belirsizliği bilinen bir gerçek. Olası bir depremden nasıl etkileneceği bilinmeyen çok sayıda bina mevcutken bir de siyasi iktidar tarafından çıkarılan ‘imar afları’ can ve mal kayıplarının artmasına sebep oluyor. Vatandaşımızın can ve mal güvencesini tehlikeye atan imar affı uygulamalarına son verilmeli. Deprem ülkesi olduğumuz gerçeğini kabul ederek yapı üretim şekillerimiz buna uygun olarak revize edilmelidir. Yıkılan binalarda gözlemlediğimiz kapalı çıkmalar (binanın üst katlarında genişletilmesi) tamamen kaldırılabilir. 2011 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla yürürlüğe konan 2012-2023 yıllarını kapsayan Ulusal Deprem stratejisi ve Eylem Planı’na göre alınan kararların uygulamaya geçilmesi depreme hazırlık konusunda en önemli çaba olacaktır. Fakat bu projeye bir kuruş kaynak dahi ayrılmamıştır. Her şantiyede bir şef olması gerekir.

Şehir Plancıları Odası Bursa Şube Başkanı Murat İlkme: Riskli yapı stoğunun tespitinin yapılması ve proje bütünlüğü çerçevesinde kentsel dönüşüme öncelik verilerek riskli yapı stoğunun eritilmesi gerekir. Afetlerden sonra ulaşılabilirlik sorunu yaşanıyor. Alternatif yol güzergahlarının oluşturulması gerekir. 1985 yılında yürürlüğe giren İmar Mevzuatının tamamen yenilenmeli.

Bursa Barosu Başkanı Av. Metin Öztosun: Burada olası kast vardır. Öngörülmesine rağmen bu cinayetler engellenmemiştir. Bu cinayetlere sebep olan kimler? Denetlemeyen belediyeler, yapı denetim şirketleri, buna izin veren siyasiler. Milyarlarca lira kentler dönüşsün diye deprem vergisi ödedik ama o kentler dönüşmedi kentsel dönüşümden rantsal dönüşümlere çevrildi. Hesap sormaya çalışıyoruz, davalar açıyoruz. Yukarılarda engellere takılıyor, siyasilerin müdahalesiyle hukuk işlemiyor. Hukuk işlemezse bu felaketleri yaşamaya devam ederiz. Yaralarımızı saracağız ama mutlaka hesap sormamız lazım. Biz yargı önünde hesap soracağız.

Bursa Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Kadir Binbaş: 10 milyon üzerindeki bir nüfus evine giremiyor. Bundan sonra sağlık hizmeti, gıda, ilaç ihtiyacı olacak. Gölcük’te de bunu deneyimlemiştik, ilk bir hafta insanlar çok duyarlı oluyor. Daha sonra bu duyarlılık giderek azalıyor ve oradaki insanlar kaderiyle baş başa bırakılıyor. En az yaz aylarına kadar bu insanların her türlü ihtiyaçlarını karşılamak üzerine kurgulayalım. İlerleyen günlerde barınamamaktan, salgından, yiyecek bulamamaktan dolayı bir sürü sağlık sorunuyla karşı karşıya kalacaklar. Bunu göğüsleyebilecek bir organizasyon şu anda o bölgede yok.

Yapı Denetim Kuruluşları Birliği Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Esra İnhanlı: Sürekli denetimin yapılmadığı söylemlerine katılmıyorum. Bugün konuştuğumuz deprem, yüzyılın afeti. Deprem yönetmelikleri binaların sadece bir depremde ayakta kalmalarına göre tasarlanmıştır. Hasar görmüş, yorulmuş binaların ikinci bir depreme maruz kalması bugüne kadar rastlanmış bir durum değildir. Deprem yönetmeliklerinde yer alan ivmelerin çok üzerinde bir deprem etkisine maruz kalınan bir deprem. Deprem yönetmeliklerinin de revize edilmesi gerekiyor.

Jeoloji Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Engin Er: İki günlük yapılan çalıştaydan sonra ulaşılan sonuç bir; 7 büyüklüğünde bir depremde kaç minare yıkılır, iki; yeni bir fay hattımız oldu. Yaptığımız çalıştayların sonucunun bu mu olması lazım? Büyükşehir Belediyesi, Yıldırım Belediyesi depremi önceden tahmin etmek için haftalarca sondaj çalışması yaptı. Ama belediyeler hala fay hattı üzerinde bina yapmakta sakınca görmüyor.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.