Sahte belgelerle Türk pasaportu ve akademik ünvanlar dağıtılmış
Sahte belgelerle Türk pasaportu ve akademik ünvanlar dağıtılmış
Türkiye’de e-imza ve sahte belgelerle hem akademik kariyer hem de vatandaşlık dağıtan iki büyük dolandırıcılık şebekesi ortaya çıkarıldı. Gazeteci İsmail Saymaz'ın yazısına göre; 2 bin 691 yabancıya usulsüz vatandaşlık verilirken, kamu zararı 4.1 milyar TL’yi buldu.
Haber Giriş Tarihi: 04.08.2025 12:00
Haber Güncellenme Tarihi: 04.08.2025 12:05
Kaynak:
Alıntı
https://www.bursaport.com
Türkiye, son yılların en büyük sahtecilik operasyonlarından birine sahne oluyor. Sahte belgelerle akademik ünvanlar dağıtıldığına dair iddiaların ardından şimdi de Türk vatandaşlığının dolandırıcılık yoluyla verildiği ortaya çıktı. İki büyük skandalın merkezinde ise e-imza sahtekarlığı, sahte banka dekontları, usulsüz değerleme raporları ve rüşvet iddiaları var.
Sahte Diplomayla Doçentlik, Not Artırımı ve Mezuniyet
İsmail Saymaz’ın Halk TV’deki yazısına göre, ortaya çıkan ilk skandalda, sahte kimlik ve belgelerle e-imza üreten bir şebekenin, bazı kişilere üniversite mezuniyet kaydı oluşturduğu, notlarını yükselttiği ve doçentlik için sahte diplomalar hazırladığı iddia edildi. Skandalın boyutları büyürken, yaklaşık 400 akademisyenin usulsüz atandığı iddiaları kamuoyunu sarstı. Ancak İletişim Başkanlığı bu iddiayı yalanladı.
İkinci Skandal: Sahte Belgelerle Vatandaşlık Ticareti
Ancak sahtecilik sadece üniversitelerle sınırlı değil. 2019-2023 yılları arasında faaliyet gösteren bir diğer şebekenin, sahte e-imza, banka dekontu ve gerçek dışı değerleme raporları kullanarak, proje aşamasındaki konutları yüksek bedellerle göstermesi sonucu yabancılara usulsüz vatandaşlık verildiği ortaya çıktı.
CİMER’e yapılan bir ihbarla başlayan soruşturma sonucunda İstanbul’da 146 taşınmazın usulsüz satış yoluyla 870 yabancıya vatandaşlık sağladığı tespit edildi. İlk operasyonda 41 şüpheli gözaltına alınırken, 15 kişi tutuklandı. Ardından yürütülen ikinci dalga operasyonla birlikte toplamda 87 şüpheliye daha dava açıldı; bunlardan 35’i tutuklu, 17’si firari.
Vatandaşlık Vurgununun Lideri Müteahhit
İddianameye göre, şebekenin lideri Zer Group Yönetim Kurulu Başkanı Muammer C. Oğlu Ozan C. ile birlikte hareket ettiği belirtiliyor. Ozan C., geçmişte AK Parti Beylikdüzü İlçe Başkan Yardımcılığı yaptı ve 31 Mart yerel seçimlerinde AK Parti’den belediye meclisi üyeliğine aday oldu.
Soruşturma kapsamında, Roman Bustan, Müstakbel Star Gayrimenkul, Shahap İnternational ve Kalekent Konakları gibi şirketlerin de organizasyonda rol aldığı belirtildi. Ş. ailesinin, Muammer C. üzerinden vatandaşlık alarak sektöre girdiği iddia ediliyor.
Sahte Rapor, Sahte Dekont, Rüşvet
Şebekenin yöntemi şöyle işledi: İstanbul, Yalova, Kocaeli gibi şehirlerdeki inşaatı henüz başlamamış ya da sadece temeli atılmış projelere, bağlantılı eksper şirketleri tarafından sahte e-imzalarla değerleme raporları hazırlandı. 100 bin dolar değerindeki gayrimenkuller, 400 bin dolar gösterilerek vatandaşlık için gerekli tapu uygunluk belgeleri alındı.
MASAK raporlarına göre, paralar döviz olarak yurda sokulmuş gibi gösterildi. Gerçekte ise para alıcıdan şirkete gidiyor, ardından ‘çek-yatır’ yöntemiyle geri gönderiliyordu. Bazı durumlarda döviz bizzat elden alınıp şirket hesaplarına yatırıldı.
Vatandaşlık işlemlerinin kolaylaştırılması için Çınarcık Tapu Müdürü Ayhan B.’nin kızlarının hesabına 18 bin TL rüşvet yatırıldığı belirlendi.
Sadece İstanbul’da 555 Konut, 2.691 Yabancı Vatandaşlık Aldı
İki iddianame kapsamında toplamda 555 konutun usulsüz satış yoluyla 2.691 yabancıya vatandaşlık sağladığı ortaya çıktı. Bu kişilerin çoğunun Türkiye’ye hiç gelmediği ya da çok kısa süre kaldığı belirtiliyor. İddianameye göre, vatandaşlık hakkı kazanan bazı şahıslar Türk pasaportunu kullanarak ülkenin uluslararası itibarını zedelemiş olabilir.
‘En Önemli Tape’ İddianamede
Soruşturmanın kilit delillerinden biri, 28 Mart 2024 tarihli bir telefon konuşması. İddianamede “En önemli tape!!!” olarak nitelenen görüşmede, Muammer C., 250.000 dolar yerine 40.000 dolar aldıklarını kabul ederek şöyle diyor:
“250.000 dolar yerine 40.000 dolar para vermişsin, 210.000 dolar adam başı kar etmişsin... Yasal değil sonuçta yapılan iş yani...”
Bu görüşmeye göre kamu zararı en az 4,1 milyar TL olarak hesaplanıyor. Ayrıca boş konutların vatandaşlık satışları nedeniyle piyasada azaldığı ve konut fiyatlarını artırdığı vurgulanıyor.
İddianame: Pasaportun Değeri Zedelendi
İddianamede şu tespitlere yer veriliyor:
“Bu kişiler ülkemiz vatandaşlık ve pasaport hakkıyla uluslararası düzeyde kendilerini Türk vatandaşı gösterip, olası durumlarda ülkemizin siyasi itibar ve saygınlığını küçük düşürmeye çalışmaktadır.”
Peki Siyasi Sorumlular Nerede?
Şüpheliler; suç örgütü liderliği, resmi belgede sahtecilik, kamu kurumlarını araç olarak kullanarak dolandırıcılık ve yabancı sokma suçlarıyla yargılanıyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Bursaport.com
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Sahte belgelerle Türk pasaportu ve akademik ünvanlar dağıtılmış
Türkiye’de e-imza ve sahte belgelerle hem akademik kariyer hem de vatandaşlık dağıtan iki büyük dolandırıcılık şebekesi ortaya çıkarıldı. Gazeteci İsmail Saymaz'ın yazısına göre; 2 bin 691 yabancıya usulsüz vatandaşlık verilirken, kamu zararı 4.1 milyar TL’yi buldu.
Türkiye, son yılların en büyük sahtecilik operasyonlarından birine sahne oluyor. Sahte belgelerle akademik ünvanlar dağıtıldığına dair iddiaların ardından şimdi de Türk vatandaşlığının dolandırıcılık yoluyla verildiği ortaya çıktı. İki büyük skandalın merkezinde ise e-imza sahtekarlığı, sahte banka dekontları, usulsüz değerleme raporları ve rüşvet iddiaları var.
Sahte Diplomayla Doçentlik, Not Artırımı ve Mezuniyet
İsmail Saymaz’ın Halk TV’deki yazısına göre, ortaya çıkan ilk skandalda, sahte kimlik ve belgelerle e-imza üreten bir şebekenin, bazı kişilere üniversite mezuniyet kaydı oluşturduğu, notlarını yükselttiği ve doçentlik için sahte diplomalar hazırladığı iddia edildi. Skandalın boyutları büyürken, yaklaşık 400 akademisyenin usulsüz atandığı iddiaları kamuoyunu sarstı. Ancak İletişim Başkanlığı bu iddiayı yalanladı.
İkinci Skandal: Sahte Belgelerle Vatandaşlık Ticareti
Ancak sahtecilik sadece üniversitelerle sınırlı değil. 2019-2023 yılları arasında faaliyet gösteren bir diğer şebekenin, sahte e-imza, banka dekontu ve gerçek dışı değerleme raporları kullanarak, proje aşamasındaki konutları yüksek bedellerle göstermesi sonucu yabancılara usulsüz vatandaşlık verildiği ortaya çıktı.
CİMER’e yapılan bir ihbarla başlayan soruşturma sonucunda İstanbul’da 146 taşınmazın usulsüz satış yoluyla 870 yabancıya vatandaşlık sağladığı tespit edildi. İlk operasyonda 41 şüpheli gözaltına alınırken, 15 kişi tutuklandı. Ardından yürütülen ikinci dalga operasyonla birlikte toplamda 87 şüpheliye daha dava açıldı; bunlardan 35’i tutuklu, 17’si firari.
Vatandaşlık Vurgununun Lideri Müteahhit
İddianameye göre, şebekenin lideri Zer Group Yönetim Kurulu Başkanı Muammer C. Oğlu Ozan C. ile birlikte hareket ettiği belirtiliyor. Ozan C., geçmişte AK Parti Beylikdüzü İlçe Başkan Yardımcılığı yaptı ve 31 Mart yerel seçimlerinde AK Parti’den belediye meclisi üyeliğine aday oldu.
Soruşturma kapsamında, Roman Bustan, Müstakbel Star Gayrimenkul, Shahap İnternational ve Kalekent Konakları gibi şirketlerin de organizasyonda rol aldığı belirtildi. Ş. ailesinin, Muammer C. üzerinden vatandaşlık alarak sektöre girdiği iddia ediliyor.
Sahte Rapor, Sahte Dekont, Rüşvet
Şebekenin yöntemi şöyle işledi: İstanbul, Yalova, Kocaeli gibi şehirlerdeki inşaatı henüz başlamamış ya da sadece temeli atılmış projelere, bağlantılı eksper şirketleri tarafından sahte e-imzalarla değerleme raporları hazırlandı. 100 bin dolar değerindeki gayrimenkuller, 400 bin dolar gösterilerek vatandaşlık için gerekli tapu uygunluk belgeleri alındı.
MASAK raporlarına göre, paralar döviz olarak yurda sokulmuş gibi gösterildi. Gerçekte ise para alıcıdan şirkete gidiyor, ardından ‘çek-yatır’ yöntemiyle geri gönderiliyordu. Bazı durumlarda döviz bizzat elden alınıp şirket hesaplarına yatırıldı.
Vatandaşlık işlemlerinin kolaylaştırılması için Çınarcık Tapu Müdürü Ayhan B.’nin kızlarının hesabına 18 bin TL rüşvet yatırıldığı belirlendi.
Sadece İstanbul’da 555 Konut, 2.691 Yabancı Vatandaşlık Aldı
İki iddianame kapsamında toplamda 555 konutun usulsüz satış yoluyla 2.691 yabancıya vatandaşlık sağladığı ortaya çıktı. Bu kişilerin çoğunun Türkiye’ye hiç gelmediği ya da çok kısa süre kaldığı belirtiliyor. İddianameye göre, vatandaşlık hakkı kazanan bazı şahıslar Türk pasaportunu kullanarak ülkenin uluslararası itibarını zedelemiş olabilir.
‘En Önemli Tape’ İddianamede
Soruşturmanın kilit delillerinden biri, 28 Mart 2024 tarihli bir telefon konuşması. İddianamede “En önemli tape!!!” olarak nitelenen görüşmede, Muammer C., 250.000 dolar yerine 40.000 dolar aldıklarını kabul ederek şöyle diyor:
Bu görüşmeye göre kamu zararı en az 4,1 milyar TL olarak hesaplanıyor. Ayrıca boş konutların vatandaşlık satışları nedeniyle piyasada azaldığı ve konut fiyatlarını artırdığı vurgulanıyor.
İddianame: Pasaportun Değeri Zedelendi
İddianamede şu tespitlere yer veriliyor:
Peki Siyasi Sorumlular Nerede?
Şüpheliler; suç örgütü liderliği, resmi belgede sahtecilik, kamu kurumlarını araç olarak kullanarak dolandırıcılık ve yabancı sokma suçlarıyla yargılanıyor.
En Çok Okunan Haberler