Mustafa Bozbey: 'Hava kirliliğinin en yüksek olduğu yer İnegöl'
Mustafa Bozbey: 'Hava kirliliğinin en yüksek olduğu yer İnegöl'
Bursa'da 'Hava Kirliliği ve Çevresel Etkileri' paneli düzenlendi. Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, hava kirliliğinin şehrin sağlığına tehdit oluşturduğunu belirtti. İnegöl ve Kestel, en kirli havaya sahip yerler olarak açıklandı.
Haber Giriş Tarihi: 18.12.2025 10:50
Haber Güncellenme Tarihi: 18.12.2025 15:02
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.bursaport.com
PELİN AKDEMİR / BURSAPORT
Bursa Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı tarafından hava kalitesinin iyileştirilmesine yönelik çalışmaları artırmak, kurumlar arası iş birliğini güçlendirmek ve mevcut durumun bilimsel veriler ışığında değerlendirilmesini sağlamak amacıyla ‘Hava Kirliliği ve Çevresel Etkileri Paneli’ düzenlendi. Atatürk Kültür Merkezi Merinos Yerleşkesi’ndeki programa, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yanı sıra aynı zamanda Halk Sağlığı Uzmanı olan CHP Bursa Milletvekili Prof. Dr. Kayıhan Pala, Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, Büyükşehir Belediyesi yöneticileri, siyasi parti temsilcileri, meclis üyeleri, akademisyenler, kamu kurumları, meslek odaları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, şöyle konuştu:
"Hepimiz havayı soluyoruz. Havamız ne kadar temiz ise insan sağlığı açısından baktığımızda o denli sağlıklı bir yaşam sürüyoruz. Çalışma arkadaşlarımızla birlikte bu konuları gündeme getirmek ve hiçbir zaman için teşhir etmekten imtina etmiyoruz. Çünkü bazı değerleri herkesin anlaması gerektiğine inanıyoruz. İnsan sağlığı söz konusu olunca bunları yapmak zorundayız.
Yeşilin, beyazın ve mavinin bir araya gelerek eşsiz bir doğa oluşturduğu Bursamızın havası, kentin coğrafi konumu, yeryüzü yapısı ve sanayi yoğunluğu nedeniyle çok büyük bir risk altında. Bu doğal zenginliğin değerini bilmek ve onu korumak hepimizin ortak sorunudur.
Bursamızın hava kalitesi yalnızca bugün değil gelecek kuşaklara taşıdığımız yaşamsal sorumluluğu da doğrudan ilgilendirmektedir. Göreve geldiğimiz ilk günden bu yana havamızı, suyumuzu nasıl olduğunu ve özellikle de kamuoyuna bu konuda önemli çağrılar yaptığımızı biliyorsunuz. Havamızı, suyumuzu kirletenleri açıkladık.
"Nilüfer Çayı'nı kirletenlerden biri de biziz; BUSKİ"
İğneyi de bir taraftan kendimize batırıyoruz. Havayla ilgili konuşacağız ama suyla ilgili bir hatırlatma yapmak istiyorum. Yılların ihmali, yılların düşüncesizliği karşısında Nilüfer Çayını kirletenlerden biri de biziz, BUSKİ. Yapıldı denilen yerlerin yapılmaması, çöp suyunun halen daha, biz önledik onu 4 ay önce ancak çözdük. Gördük ki kirleticilerin başında biz varız. Biz eğer sanayiciden, esnaftan, kaçak deşarj yapanları sorumlu tutacaksak önce kendimiz sorumlulukları yerine getirmiş ve tamamlamış, kendimiz kirletici olmaktan çıkmamız gerekir. 2026'nın sonunda büyük oranda BUSKİ atık suları artık Nilüfer Çayı'na bırakmayacak düzeye gelecek. Özlüce'nin dahi atıklarının Ayvalıdere'ye akıtıldığını iki ay önce öğrendim. Ovaakça Bölgesinin bütün atığı Nilüfer Çayı'na gidiyor. Onlarla ilgili projeleri hazırladık, inşaatlarına başlayacağız.
"Havanın en kirli olduğu yer İnegöl, ikinci Kestel"
Çevreye saygı insan olmanın en önemli tavırlarından biri olması lazım. Hava kirliliğinin en yüksek olduğu yer İnegöl. Odun parçacıklarını, sunta parçacıklarını havada hissediyorsunuz. Yazık değil mi İnegöl halkına.
İkinci havamızın en kirli olduğu yer Kestel. Nedeni belli, Çimento fabrikası. Ana kirletici o. Diğer tarafta fabrikalar da var. Kestel halkı her gün bu havayı solumak zorunda mı? Hava kirliliğinden kaynaklı rahatsızlıkların tespiti yapılmıyor. Niye? Yarın birisi sorduğunda, bir envanter ortaya çıktığında, tablonun vahim olduğunun bilinmemesi için. Neye göre hazırlık yapacağız? Üçüncü yerimiz de Gürsu. Hava kalitesi ölçüm cihazlarını koyduktan sonra bunları canlı olarak takip ediyoruz. Arkadaşlarıma diyorum 'maskeleri hazırlayın' diye. Muhtemelen İnegöl gibi yerlerde maske dağıtacağız. O duruma geliyoruz.
Çünkü sağlık önemi. Hava kirliliği yalnızca çevresel bir sorun değil, insan sağlığını, yaşam kalitesini ve kentlerin geleceğini doğrudan etkileyen çok boyutlu bir konu. Temiz hava, sürdürülebilir yaşamın ve sağlıklı toplumların vazgeçilmez unsurudur.
Sanayi kenti kimliğiyle öne çıkan Bursamızda, özellikle kış aylarında partikül madde değerlerinde yaşanan artış hepimizin yakından takip ettiği önemli bir sorundur. 2001 yılında Uludağ Üniversite ile yaptığımız protokol ile Nilüfer'de gezici bir hava ölçüm cihazı elde ettik. Işıktepe Mahallesi'nde bir ölçüm yaptık. Hakikaten 50 kere düşünmemiz lazım. Kirliliğin sebebini tespit ettik. Atık yakan fabrika. Raporlayıp İl Çevre Müdürlüğü'ne ilettik, sümen altı yaptı olayı.
Bir kaç hafta sonra yaptığımız ölçümlerde müdahale ettiler ki normale dönüş sağlandı. İnsan sağlığını hiçe saymak buna denir. Yöneticilerin görevi insan sağlığını öncelemektir.
Dünya, iklim değişimini önceliyor. İklim değişikliğinden dolayı felaketlerin neler olacağını, olduğunu, bunların önlenmesi konusunda hem yerel hem genel hükümetlerden talep ediyor. Seller, orman yangınları... Topraktaki nem oranının düşmesi yangının tetikçilerinden bir tanesi.
Derhal fosil yakıtlardan vazgeçilmeli. Petrol, kömür ve doğal gaz. Avrupa bu konuda, özellikle Rusya Ukrayna savaşından doğan o sıkıntıdan kaynaklı inanılmaz AR-GE çalışmalarıyla birlikte başka enerji kaynaklarına, yani güneş ve rüzgarın dışında, yine doğal olan başka enerji kaynaklarına yöneldiler. Ve bulduklarını söylüyorlar. Biz niye çaba göstermiyoruz? Biz niye bu konularda AR-GE çalışması yapmıyoruz.
Uluslararası 2 toplantıda da belediye başkanlarının da gelen bakanların da söylediği 3 konu öne çıktı. Barınma sorunu. Dünya'da 300 milyon kişinin evsiz olduğu, sokakta yaşadığı, aynı zamanda gençlerin konuta erişemediği konuşuluyor."
Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Dr. Ahmet Cihat Kahraman, Bursa genelinde kentsel hava kalitesini yakından takip ettiklerini, Bursalıların sağlıklı hava teneffüs etmelerini sağlamak amacıyla çalıştıklarını ifade etti. Hava kirliliğiyle mücadelede sunduğu yol gösterici destekler için Başkan Mustafa Bozbey’e teşekkür eden Kahraman, emeği geçenlere teşekkür etti.
Program, konuşmaların ardından panel oturumlarıyla devam etti. ‘Farklı dinamikler perspektifinden hava kalitesi’ konulu birinci oturumda, Prof. Dr. Ülkü Alver Şahin ‘Kent havasının kirlilik dinamikleri ve kaynak dağılımları’, Doç. Dr. Aşkın Birgül ‘Bursa’da hava kalitesi ve emisyon kaynaklarının bilimsel değerlendirilmesi’, Derya Sarıoğlu ‘Hava emisyon yönetimi çalışmaları’, Prof. Dr. Burcu Onat ‘İç ortam hava kalitesi: Bina içi kirlilik kaynakları ve yönetimi’, Prof. Dr. Çiğdem Çağlayan ‘Temiz hava hakkı ve çevresel adalet perspektifi’, Prof. Dr. Alpaslan Türkkan ‘Hava kirliliğinin halk sağlığı üzerine etkileri’ başlığında sunum yaptı.
‘Yerelde havayı yönetmek’ temalı ikinci oturumda ise, Bursa, İstanbul ve İzmir Büyükşehir Belediyesi yetkilileri tarafından ‘hava kalitesi ve izleme yönetimi’ hakkında bilgi verildi. Program, moderatörlüğünü Barış Can Üstündağ’ın yaptığı ‘Hava sohbetleri-Birlikte konuşalım: Çevre için paylaşılan sorumluluklar’ oturumuyla sona erdi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mustafa Bozbey: 'Hava kirliliğinin en yüksek olduğu yer İnegöl'
Bursa'da 'Hava Kirliliği ve Çevresel Etkileri' paneli düzenlendi. Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, hava kirliliğinin şehrin sağlığına tehdit oluşturduğunu belirtti. İnegöl ve Kestel, en kirli havaya sahip yerler olarak açıklandı.
PELİN AKDEMİR / BURSAPORT
Bursa Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı tarafından hava kalitesinin iyileştirilmesine yönelik çalışmaları artırmak, kurumlar arası iş birliğini güçlendirmek ve mevcut durumun bilimsel veriler ışığında değerlendirilmesini sağlamak amacıyla ‘Hava Kirliliği ve Çevresel Etkileri Paneli’ düzenlendi. Atatürk Kültür Merkezi Merinos Yerleşkesi’ndeki programa, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yanı sıra aynı zamanda Halk Sağlığı Uzmanı olan CHP Bursa Milletvekili Prof. Dr. Kayıhan Pala, Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, Büyükşehir Belediyesi yöneticileri, siyasi parti temsilcileri, meclis üyeleri, akademisyenler, kamu kurumları, meslek odaları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, şöyle konuştu:
"Hepimiz havayı soluyoruz. Havamız ne kadar temiz ise insan sağlığı açısından baktığımızda o denli sağlıklı bir yaşam sürüyoruz. Çalışma arkadaşlarımızla birlikte bu konuları gündeme getirmek ve hiçbir zaman için teşhir etmekten imtina etmiyoruz. Çünkü bazı değerleri herkesin anlaması gerektiğine inanıyoruz. İnsan sağlığı söz konusu olunca bunları yapmak zorundayız.
Yeşilin, beyazın ve mavinin bir araya gelerek eşsiz bir doğa oluşturduğu Bursamızın havası, kentin coğrafi konumu, yeryüzü yapısı ve sanayi yoğunluğu nedeniyle çok büyük bir risk altında. Bu doğal zenginliğin değerini bilmek ve onu korumak hepimizin ortak sorunudur.
Bursamızın hava kalitesi yalnızca bugün değil gelecek kuşaklara taşıdığımız yaşamsal sorumluluğu da doğrudan ilgilendirmektedir. Göreve geldiğimiz ilk günden bu yana havamızı, suyumuzu nasıl olduğunu ve özellikle de kamuoyuna bu konuda önemli çağrılar yaptığımızı biliyorsunuz. Havamızı, suyumuzu kirletenleri açıkladık.
"Nilüfer Çayı'nı kirletenlerden biri de biziz; BUSKİ"
İğneyi de bir taraftan kendimize batırıyoruz. Havayla ilgili konuşacağız ama suyla ilgili bir hatırlatma yapmak istiyorum. Yılların ihmali, yılların düşüncesizliği karşısında Nilüfer Çayını kirletenlerden biri de biziz, BUSKİ. Yapıldı denilen yerlerin yapılmaması, çöp suyunun halen daha, biz önledik onu 4 ay önce ancak çözdük. Gördük ki kirleticilerin başında biz varız. Biz eğer sanayiciden, esnaftan, kaçak deşarj yapanları sorumlu tutacaksak önce kendimiz sorumlulukları yerine getirmiş ve tamamlamış, kendimiz kirletici olmaktan çıkmamız gerekir. 2026'nın sonunda büyük oranda BUSKİ atık suları artık Nilüfer Çayı'na bırakmayacak düzeye gelecek. Özlüce'nin dahi atıklarının Ayvalıdere'ye akıtıldığını iki ay önce öğrendim. Ovaakça Bölgesinin bütün atığı Nilüfer Çayı'na gidiyor. Onlarla ilgili projeleri hazırladık, inşaatlarına başlayacağız.
"Havanın en kirli olduğu yer İnegöl, ikinci Kestel"
Çevreye saygı insan olmanın en önemli tavırlarından biri olması lazım. Hava kirliliğinin en yüksek olduğu yer İnegöl. Odun parçacıklarını, sunta parçacıklarını havada hissediyorsunuz. Yazık değil mi İnegöl halkına.
İkinci havamızın en kirli olduğu yer Kestel. Nedeni belli, Çimento fabrikası. Ana kirletici o. Diğer tarafta fabrikalar da var. Kestel halkı her gün bu havayı solumak zorunda mı? Hava kirliliğinden kaynaklı rahatsızlıkların tespiti yapılmıyor. Niye? Yarın birisi sorduğunda, bir envanter ortaya çıktığında, tablonun vahim olduğunun bilinmemesi için. Neye göre hazırlık yapacağız? Üçüncü yerimiz de Gürsu. Hava kalitesi ölçüm cihazlarını koyduktan sonra bunları canlı olarak takip ediyoruz. Arkadaşlarıma diyorum 'maskeleri hazırlayın' diye. Muhtemelen İnegöl gibi yerlerde maske dağıtacağız. O duruma geliyoruz.
Çünkü sağlık önemi. Hava kirliliği yalnızca çevresel bir sorun değil, insan sağlığını, yaşam kalitesini ve kentlerin geleceğini doğrudan etkileyen çok boyutlu bir konu. Temiz hava, sürdürülebilir yaşamın ve sağlıklı toplumların vazgeçilmez unsurudur.
Sanayi kenti kimliğiyle öne çıkan Bursamızda, özellikle kış aylarında partikül madde değerlerinde yaşanan artış hepimizin yakından takip ettiği önemli bir sorundur. 2001 yılında Uludağ Üniversite ile yaptığımız protokol ile Nilüfer'de gezici bir hava ölçüm cihazı elde ettik. Işıktepe Mahallesi'nde bir ölçüm yaptık. Hakikaten 50 kere düşünmemiz lazım. Kirliliğin sebebini tespit ettik. Atık yakan fabrika. Raporlayıp İl Çevre Müdürlüğü'ne ilettik, sümen altı yaptı olayı.
Bir kaç hafta sonra yaptığımız ölçümlerde müdahale ettiler ki normale dönüş sağlandı. İnsan sağlığını hiçe saymak buna denir. Yöneticilerin görevi insan sağlığını öncelemektir.
Dünya, iklim değişimini önceliyor. İklim değişikliğinden dolayı felaketlerin neler olacağını, olduğunu, bunların önlenmesi konusunda hem yerel hem genel hükümetlerden talep ediyor. Seller, orman yangınları... Topraktaki nem oranının düşmesi yangının tetikçilerinden bir tanesi.
Derhal fosil yakıtlardan vazgeçilmeli. Petrol, kömür ve doğal gaz. Avrupa bu konuda, özellikle Rusya Ukrayna savaşından doğan o sıkıntıdan kaynaklı inanılmaz AR-GE çalışmalarıyla birlikte başka enerji kaynaklarına, yani güneş ve rüzgarın dışında, yine doğal olan başka enerji kaynaklarına yöneldiler. Ve bulduklarını söylüyorlar. Biz niye çaba göstermiyoruz? Biz niye bu konularda AR-GE çalışması yapmıyoruz.
Uluslararası 2 toplantıda da belediye başkanlarının da gelen bakanların da söylediği 3 konu öne çıktı. Barınma sorunu. Dünya'da 300 milyon kişinin evsiz olduğu, sokakta yaşadığı, aynı zamanda gençlerin konuta erişemediği konuşuluyor."
Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Dr. Ahmet Cihat Kahraman, Bursa genelinde kentsel hava kalitesini yakından takip ettiklerini, Bursalıların sağlıklı hava teneffüs etmelerini sağlamak amacıyla çalıştıklarını ifade etti. Hava kirliliğiyle mücadelede sunduğu yol gösterici destekler için Başkan Mustafa Bozbey’e teşekkür eden Kahraman, emeği geçenlere teşekkür etti.
Program, konuşmaların ardından panel oturumlarıyla devam etti. ‘Farklı dinamikler perspektifinden hava kalitesi’ konulu birinci oturumda, Prof. Dr. Ülkü Alver Şahin ‘Kent havasının kirlilik dinamikleri ve kaynak dağılımları’, Doç. Dr. Aşkın Birgül ‘Bursa’da hava kalitesi ve emisyon kaynaklarının bilimsel değerlendirilmesi’, Derya Sarıoğlu ‘Hava emisyon yönetimi çalışmaları’, Prof. Dr. Burcu Onat ‘İç ortam hava kalitesi: Bina içi kirlilik kaynakları ve yönetimi’, Prof. Dr. Çiğdem Çağlayan ‘Temiz hava hakkı ve çevresel adalet perspektifi’, Prof. Dr. Alpaslan Türkkan ‘Hava kirliliğinin halk sağlığı üzerine etkileri’ başlığında sunum yaptı.
‘Yerelde havayı yönetmek’ temalı ikinci oturumda ise, Bursa, İstanbul ve İzmir Büyükşehir Belediyesi yetkilileri tarafından ‘hava kalitesi ve izleme yönetimi’ hakkında bilgi verildi. Program, moderatörlüğünü Barış Can Üstündağ’ın yaptığı ‘Hava sohbetleri-Birlikte konuşalım: Çevre için paylaşılan sorumluluklar’ oturumuyla sona erdi.
En Çok Okunan Haberler