Mehmet Uçum: "İç Kürt sorunu çözüldü, dış Kürt sorununda amaç pro-İsrail bir Kürt devleti"
Mehmet Uçum: "İç Kürt sorunu çözüldü, dış Kürt sorununda amaç pro-İsrail bir Kürt devleti"
Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkan Vekili Mehmet Uçum, Türkiye'nin iç Kürt sorununu çözdüğünü, emperyalizmin planı olan dış Kürt sorununda amacın pro-İsrail bir Kürt devleti olduğunu söyledi. Uçum, "Terörsüz Türkiye" sürecinde dış Kürt sorununun da çözüme kavuşacağını ifade etti.
Haber Giriş Tarihi: 12.12.2025 12:48
Haber Güncellenme Tarihi: 12.12.2025 14:03
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.bursaport.com
ZAFER OPSAR / BURSAPORT
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkan Vekili Mehmet Uçum, Bursa'da düzenlenen toplantıda “Terörsüz Türkiye’ye Geçiş Süreci”ne ilişkin kapsamlı bir değerlendirme yaptı. Uçum, terör örgütü PKK'nin kendini feshetmesiyle başlayan süreçte umutlu olunması gereken bir noktaya gelindiğini belirterek, "Zorlukları olan bir süreç, ama iyi bir noktadayız. Başarmaya çok az kaldı" dedi.
Mudanya Üniversitesi'nde düzenlenen "Terörsüz Türkiye'ye geçiş süreci" konulu konferansta konuşan Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkan Vekili Mehmet Uçum, Türkiye'nin iç Kürt sorununu çözdüğünü, emperyalizmin planı olan dış Kürt sorununda amacın pro-İsrail bir Kürt devleti olduğunu söyledi. Uçum, "Terörsüz Türkiye" sürecinde dış Kürt sorununun da çözüme kavuşacağını ifade etti.
Uçum, sürecin 1 Ekim 2024’te Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Meclis açılış konuşmasıyla yeni bir aşamaya geçtiğini, ancak terörsüz Türkiye arayışının 40 yılı aşan bir devlet birikiminin sonucu olduğunu vurguladı.
“Bu bir Kürt meselesi çözüm süreci değildir”
Mehmet Uçum, konuşmasında sürecin niteliğine dair önemli bir ayrım yaptı. Terörsüz Türkiye hedefinin bir “Kürt sorunu projesi” olarak sunulmasının yanlış olduğunu belirten Uçum, “Devlet bu süreci bir kimlik tartışması olarak değil, sistematik terörün ve terör örgütünün tamamen ortadan kaldırılması; demokratik siyasetin terör baskısından arındırılması için başlattı.” dedi.
Kürt meselesi diye tarif edilen sorunun geçmişte kalan kötü uygulamalar ve ayrımcı pratiklerle bağlantılı olduğunu söyleyen Uçum, bugün gelinen noktada artık kimlik temelli bir sorunun bulunmadığını, tartışmaların demokrasi ve hukuk zemininde yürüdüğünü ifade etti.
Örgütten tarihi deklarasyon: “Ayrılıkçı taleplerden vazgeçildi”
Uçum, sürecin kırılma noktalarından birinin örgütün kurucusunun 27 Şubat’ta yayımladığı deklarasyon olduğunu söyledi. Bu deklarasyonla örgütün:
• Ayrılıkçı ulus-devlet hedefini,
• Siyasi özerklik talebini,
• Kültürel haklar üzerinden yürüttüğü tüm ideolojik faaliyetleri
tümden terk ettiğini vurguladı.
Ardından 12 Mayıs’ta fesih kararının açıklandığını, 11 Temmuz’dan itibaren sembolik ve fiili silah bırakmanın hızlandığını belirten Uçum: “52 yıllık örgüt hem ideolojik hem örgütsel olarak sona erdiğini ilan etti. Bu Türkiye’nin tarihindeki en önemli kazanımlardan biridir.” diye konuştu.
“Artık şehit haberleri gelmiyor, toplumda umut arttı”
Mehmet Uçum, terörsüz Türkiye sürecinin 14 aylık bilançosunu şu sözlerle özetledi: • Şehit haberleri kesildi. • Terörle mücadelenin maliyeti dramatik biçimde azaldı. • Toplumda güçlü bir umut iklimi oluştu. • Demokratik siyaset alanı genişlemeye başladı.
Bu kazanımların “geri döndürülemez bir birikim” oluşturduğunu vurgulayan Uçum, “Yarın bir sapma olsa bile terör artık eskisi gibi bir tehdit oluşturamaz.” dedi.
TBMM’nin komisyonu için “tarihi rol” vurgusu
Uçum, TBMM’de kurulan ve tüm partileri bir araya getiren komisyonun sürecin en kritik parçalarından biri olduğunu belirtti. Komisyonun 134 kişiyi ve kurum temsilcisini dinlediğini, İran’da da temaslarda bulunduğunu anlatarak: “Bu kere süreç hükümet inisiyatifi değil, devlet politikası olarak yürütülüyor. Meclis de bu politikanın asli unsuru haline geldi.” ifadelerini kullandı.
Aralık sonunda tamamlanması beklenen raporun üç bölümden oluşacağını belirten Uçum, bu raporun Türkiye’nin hukuki geçiş sürecine yön vereceğini söyledi.
Geçiş süreci hukuku nasıl olacak?
Uçum, örgütün fesih ve silah bırakma adımlarının pratik olarak teyit edilmesinin ardından 2026’nın ilk aylarında geçiş sürecine ilişkin yasal düzenlemelerin Meclis gündemine gelebileceğini belirtti. Bu düzenlemelerde örgüt mensuplarının farklı kategorilerde ele alınabileceğini, suçun niteliğine göre farklı statüler tanımlanabileceğini ifade etti.
“Terörü meşrulaştıran kötü pratikler geçmişte kaldı”
Konuşmasının bir bölümünde 1980’ler sonrası yaşanan kimlik inkârı, dil yasakları, Diyarbakır Cezaevi’ndeki uygulamalar ve 12 Eylül döneminin etkilerine değinen Uçum, bu kötü pratiklerin Türkiye’yi 41 yıl süren bir terör sarmalına sürüklediğini söyledi. Bugün ise bu hataların devlet aklı tarafından geride bırakıldığını belirtti.
“Türkiye yükselişe geçeceği yeni bir döneme yaklaştı”
Terörün ortadan kalkmasıyla Türkiye’nin sosyal, siyasal ve ekonomik alanlarda ivme kazanacağını söyleyen Mehmet Uçum: “Terör riski ortadan kalktıktan sonra Türkiye’nin her alanda büyük bir yükseliş dönemine gireceğini toplum artık görüyor.” dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mehmet Uçum: "İç Kürt sorunu çözüldü, dış Kürt sorununda amaç pro-İsrail bir Kürt devleti"
Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkan Vekili Mehmet Uçum, Türkiye'nin iç Kürt sorununu çözdüğünü, emperyalizmin planı olan dış Kürt sorununda amacın pro-İsrail bir Kürt devleti olduğunu söyledi. Uçum, "Terörsüz Türkiye" sürecinde dış Kürt sorununun da çözüme kavuşacağını ifade etti.
ZAFER OPSAR / BURSAPORT
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkan Vekili Mehmet Uçum, Bursa'da düzenlenen toplantıda “Terörsüz Türkiye’ye Geçiş Süreci”ne ilişkin kapsamlı bir değerlendirme yaptı. Uçum, terör örgütü PKK'nin kendini feshetmesiyle başlayan süreçte umutlu olunması gereken bir noktaya gelindiğini belirterek, "Zorlukları olan bir süreç, ama iyi bir noktadayız. Başarmaya çok az kaldı" dedi.
Mudanya Üniversitesi'nde düzenlenen "Terörsüz Türkiye'ye geçiş süreci" konulu konferansta konuşan Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkan Vekili Mehmet Uçum, Türkiye'nin iç Kürt sorununu çözdüğünü, emperyalizmin planı olan dış Kürt sorununda amacın pro-İsrail bir Kürt devleti olduğunu söyledi. Uçum, "Terörsüz Türkiye" sürecinde dış Kürt sorununun da çözüme kavuşacağını ifade etti.
Uçum, sürecin 1 Ekim 2024’te Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Meclis açılış konuşmasıyla yeni bir aşamaya geçtiğini, ancak terörsüz Türkiye arayışının 40 yılı aşan bir devlet birikiminin sonucu olduğunu vurguladı.
“Bu bir Kürt meselesi çözüm süreci değildir”
Mehmet Uçum, konuşmasında sürecin niteliğine dair önemli bir ayrım yaptı. Terörsüz Türkiye hedefinin bir “Kürt sorunu projesi” olarak sunulmasının yanlış olduğunu belirten Uçum, “Devlet bu süreci bir kimlik tartışması olarak değil, sistematik terörün ve terör örgütünün tamamen ortadan kaldırılması; demokratik siyasetin terör baskısından arındırılması için başlattı.” dedi.
Kürt meselesi diye tarif edilen sorunun geçmişte kalan kötü uygulamalar ve ayrımcı pratiklerle bağlantılı olduğunu söyleyen Uçum, bugün gelinen noktada artık kimlik temelli bir sorunun bulunmadığını, tartışmaların demokrasi ve hukuk zemininde yürüdüğünü ifade etti.
Örgütten tarihi deklarasyon: “Ayrılıkçı taleplerden vazgeçildi”
Uçum, sürecin kırılma noktalarından birinin örgütün kurucusunun 27 Şubat’ta yayımladığı deklarasyon olduğunu söyledi. Bu deklarasyonla örgütün:
• Ayrılıkçı ulus-devlet hedefini,
• Siyasi özerklik talebini,
• Kültürel haklar üzerinden yürüttüğü tüm ideolojik faaliyetleri
tümden terk ettiğini vurguladı.
Ardından 12 Mayıs’ta fesih kararının açıklandığını, 11 Temmuz’dan itibaren sembolik ve fiili silah bırakmanın hızlandığını belirten Uçum:
“52 yıllık örgüt hem ideolojik hem örgütsel olarak sona erdiğini ilan etti. Bu Türkiye’nin tarihindeki en önemli kazanımlardan biridir.” diye konuştu.
“Artık şehit haberleri gelmiyor, toplumda umut arttı”
Mehmet Uçum, terörsüz Türkiye sürecinin 14 aylık bilançosunu şu sözlerle özetledi:
• Şehit haberleri kesildi.
• Terörle mücadelenin maliyeti dramatik biçimde azaldı.
• Toplumda güçlü bir umut iklimi oluştu.
• Demokratik siyaset alanı genişlemeye başladı.
Bu kazanımların “geri döndürülemez bir birikim” oluşturduğunu vurgulayan Uçum, “Yarın bir sapma olsa bile terör artık eskisi gibi bir tehdit oluşturamaz.” dedi.
TBMM’nin komisyonu için “tarihi rol” vurgusu
Uçum, TBMM’de kurulan ve tüm partileri bir araya getiren komisyonun sürecin en kritik parçalarından biri olduğunu belirtti. Komisyonun 134 kişiyi ve kurum temsilcisini dinlediğini, İran’da da temaslarda bulunduğunu anlatarak:
“Bu kere süreç hükümet inisiyatifi değil, devlet politikası olarak yürütülüyor. Meclis de bu politikanın asli unsuru haline geldi.” ifadelerini kullandı.
Aralık sonunda tamamlanması beklenen raporun üç bölümden oluşacağını belirten Uçum, bu raporun Türkiye’nin hukuki geçiş sürecine yön vereceğini söyledi.
Geçiş süreci hukuku nasıl olacak?
Uçum, örgütün fesih ve silah bırakma adımlarının pratik olarak teyit edilmesinin ardından 2026’nın ilk aylarında geçiş sürecine ilişkin yasal düzenlemelerin Meclis gündemine gelebileceğini belirtti. Bu düzenlemelerde örgüt mensuplarının farklı kategorilerde ele alınabileceğini, suçun niteliğine göre farklı statüler tanımlanabileceğini ifade etti.
“Terörü meşrulaştıran kötü pratikler geçmişte kaldı”
Konuşmasının bir bölümünde 1980’ler sonrası yaşanan kimlik inkârı, dil yasakları, Diyarbakır Cezaevi’ndeki uygulamalar ve 12 Eylül döneminin etkilerine değinen Uçum, bu kötü pratiklerin Türkiye’yi 41 yıl süren bir terör sarmalına sürüklediğini söyledi. Bugün ise bu hataların devlet aklı tarafından geride bırakıldığını belirtti.
“Türkiye yükselişe geçeceği yeni bir döneme yaklaştı”
Terörün ortadan kalkmasıyla Türkiye’nin sosyal, siyasal ve ekonomik alanlarda ivme kazanacağını söyleyen Mehmet Uçum:
“Terör riski ortadan kalktıktan sonra Türkiye’nin her alanda büyük bir yükseliş dönemine gireceğini toplum artık görüyor.” dedi.
En Çok Okunan Haberler