'Hapis'in cazibesi fotoğraf çekinmek!

Bursa’nın Görükle Yerleşkesi’nde bulunan Hapis Kafe, farklı konseptiyle insanların ilgisini çekiyor. İşletme müdürü hapis konseptinin siparişi bekleme süresinde insanları eğlendirmek olduğunu söylerken, gelen müşteriler de çektikleri fotoğraflarla eğlendiklerini söylüyor.

KUVEYTTE GÖRDÜĞÜ HAPİS KONSEPTİNİ BURSA’YA GETİRMİŞ

Hapis Kafe, 6 Ocak’ta açıldı. Bursa’da yaşayan Kuveytli Mahmoud Al-Qadah, Görükle’deki öğrenci hareketliliğinden dolayı kafeyi bu bölgede açmayı tercih etmiş. Kuveyt’te ‘hapis’ konseptinin çok tutması nedeniyle aynı konsepti buraya da taşımış.

ŞEHİR DIŞINDAN İNSANLAR FOTOĞRAF ÇEKİNMEK İÇİN GELİYOR

Hapis Kafe, sıralı blok evlerin giriş katında yer alan yemek ve nargile salonu arasında kalıyor. Girişi tamamen siyah renkte. Giriş kapısının üst tarafında yer alan tabelada zincirle birlikte ‘Hapis’ yazısı ve mekânın her iki yanında asılı duran tabeladaki ‘H’ harfi beyaz renkte. Kafe dış bölüm ve iç bölüm olarak aradaki camla ikiye ayrılmış.

Önceden daha çok üniversite öğrencilerinin bulunduğu semtte, artık sağlık ve fabrika çalışanları da yoğunlukla yaşıyor. Bu nedenle sadece öğrenciler ve gençlerin değil her kesimden insanın vakit geçirmeyi, özellikle fotoğraf çekinmeyi tercih ettiği bir yer. Saat 10’dan gece 12’ye kadar açık kafe, akşam 7’den sonra ve hafta sonları yoğun oluyor. Hafta sonları şehir dışından gelen insanlar da fotoğraf çekinmek için Hapis Kafe’ye geliyormuş. Hafta içi öğleden sonra kafenin sakin olduğu saatler. Sadece iki masa dolu.

DİZİDE GÖRDÜĞÜ HAPİSHANE SAHNESİNİ ÇEKİYOR

Kafenin girişinde açık alan, sigara içilebilen alanda bir masada 3 kişi oturuyor. Alanın ortasında yine siyah renkte yukarıya doğru uzanan bir soba var. Masada oturanlardan biri 16 yaşındaki Berat Kaan Yel. Saul Goodman isimde bir avukatın hayatını anlatan ‘Better Call Saul’ dizisini sevdiği için bu kafeye gelmek istemiş. Elindeki plastikten yapılmış oyuncak kelepçeyle kendini kelepçelemeye çalışırken dizinin hapishane sahnesini çektiğini anlatıyor. Zanlıların fotoğraflarının çekildiği siyah şeritlerin önünde kendisi de bir zanlı gibi önce düz sonra sağa ve sola dönerek yüzünün fotoğrafının çekilmesi sahnesini videoya çekmiş. Videoyu sosyal medya hesabından paylaşmak istiyor.

‘DEVAMLI GİTTİĞİMİZ KAFELERDEN FARKLI’

Camlı bölmenin yanından açık olan kapıdan iç bölüme geçiliyor. Büyük harflerle duvara yazılmış ‘KAÇAMAZSIN’ yazısı karşılıyor. Turuncu renkli suçlulara giydirilen kıyafetler kapının yanındaki askılığın üzerine üst üste rastgele konulmuş. Akşamları kıyafetleri giymek için sıra oluyormuş. Sol tarafta kalan parmaklıklar ardındaki oturma yerleri, parmaklık bölmelerle ayrılmış. Girişlerinde kilitlenebilir hücre kapıları var. Sağ taraftaki oturma yerleri, bölmeyle ayrılmış, kapıları yok. Emine Yiğit ve Ayşenur Hoşgör, çocuklarıyla birlikte kafede vakit geçiriyorlar. 4 buçuk yaşındaki çocuk kendisine plastik oyuncak kelepçeyi taktırıyor. Yiğit ve Hoşgör, bu kafede çok eğlendiklerini söylüyorlar. Çekindikleri fotoğraflara bakıyorlar. Yiğit, “Başka bir yerde bu kadar gülemezdik. Pozlarımıza, kendimize gülüyoruz” diyor. Hoşgör, tekrar tercih edeceklerini belirtiyor, “Devamlı gittiğimiz kafelerden çok farklı. Çalışanlar da gayet iyi. Memnun kaldık” diyor.

‘AMAÇ, SİPARİŞİ BEKLEME SÜRESİNİ EĞLENCELİ HALE GETİRMEK’

Kafede 30 kelepçeden sadece 2’si kalmış. Bazı kelepçelerin kırıldığını, kimi müşterilerin de kelepçeleri aldığını söylüyor İşletme Müdürü Alp Bedirhan Kıbıcı. Sosyal medyada “Hapse özendirilir mi?” tepkileriyle karşılaşmışlar. Kıbıcı, “Kimse buraya gelip de ‘ben bir hapse gireyim’ demez. Buradaki amaç, sipariş verildikten sonra bekleme süresinde insanların eğlenceli vakit geçirmesi. Fotoğraf çekinme alanları var. Bekleme süresini eğlenceli hale getirmek. İnsanların burada hapse girmeye özeneceğini düşünmüyorum” diyor. Kıbıcı, İstanbul, Gaziantep, Antalya, İzmir ve Artvin’den hapis konseptiyle kafe açmak isteyenlerin kendisini aradığını söylüyor. İnsanların önce konsepti görmek için geldiğini, içecek ve tatlıları beğendikleri için gelmeye devam ettiklerini söyleyen Kıbıcı, “Öğrenciler de geliyor, aileler de geliyor. Konsept bayatlamaya başlayınca sabit müşteri kitlesi oluşur” diyor.

Kahve tedarikçisi Eren Yurtseven, kahvelerin özel olduğunu, “Kahveleri haftalık kavuruyoruz. Bu blendden (kahve çekirdeklerinin karışımı/harmanlanması) başka hiçbir yerde yok. Bu kahveyi sadece buraya gelenler içebilir” sözleriyle anlatıyor.