Direnen kadın emekçiler: Yarınlarımızı kurtarmak için çabaladık

Acarsoy Tekstil’de, fabrikada ağır çalışma koşullarına karşı anayasal haklarını kullanarak Öz İplik İş’e üye olan dört kadın işçi düşük performans bahanesiyle işten atıldı. Kadın işçilerin fabrika önündeki direnişi 89’uncu gününde. 

89 gündür fabrika önünde direnen kadınlar bugün basın açıklaması yaparak iş verenin sendikal haklara saygı duymasını istedi.

Fabrika önünde yapılan açıklamada konuşan Öz İplik İş Örgütlenme Uzmanı Serkan Açıcı, “Acarsoy Tekstil işverenin hukuk tanımaz tavrı ve anayasayı ihlal etme girişimini engellemek için bekleyişe devam ediyoruz. Sendikaya üye olmak anayasal bir haktır. Sendikalaşmayı engellemek ise suçtur. Çalışanların sendikaya üye olma özgürlüğüne saygı duyun. Baskıcı tutumdan vazgeçin. Biz çalışma barışını sağlamak istiyoruz. Bu sebeple işverenin inatçı ve baskıcı tutumundan vazgeçmesini bekliyor, sürecin diyalog ile tatlıya bağlanmasını diliyoruz” dedi.

“Bizlere kuyu suyu içirdiniz”

Siz o villalarda rahat edin diye bizler meslek hastalığına yakalandık diyen Öznur Mantarcı, “Bizlere kuyu suyu içirdiniz. Yeri geldi lavaboya bile gidemedik. İşe alırken iki sene hamile kalmayacaksın diye kağıt imzalattınız. Bizler işten eve geldiğimizde evlatlarımızla ilgilenemez olduk. Makinelere bizler can verirken sizler bize söz hakkı tanımadınız. Anayasal hakkımızın tanınmasını ve insanca bir yaşam istiyoruz” dedi.

"Patronun iki dudağı arasındaki yarınlarımızı kurtarmak için çabaladık"

Sendikaya üye oldukları için işten atıldıklarını söyleyen Selinay Yılmaz, “Acarsoy tekstilde yapılan adaletsizliğe karşı sendikalı olduk. Yüzde 70 kadın olan fabrikada şeflerin, ustaların rahat ettiği işyerinde bizler kadın işçi olarak değil meğerse zulüm gören kadınlar olarak çalışıyormuşuz. Patronun iki dudağı arasındaki yarınlarımızı kurtarmak için çabaladık. Yalan beyanlarla işimize son verildi. Bizler geleceğimiz için orada kan ter içinde kalırken erkek elemanlar bir saat ellerinde telefonla mola yapıyorlar. Bizler 45 derece içerisinde çalışırken o makinelere can verdik. Klimalı odalarınızdan kalkıp elemanlarınızın hakkını vermek zor geldi. Hakkımızı alana kadar direneceğiz” dedi.

“Bu dünyada sadece siz ve çocuklarınız yok”

Dilek Dündar ise, “Verdiğimiz emeğin karşılığını alamıyoruz. Üç kuruş maaş karşılığında patronların hayallerini gerçekleştiriyoruz. Ay sonunu nasıl getireceğiz diye düşünürken onlar servetlerine servet katıyorlar. Mutluluğu dışarda aramayın Acarsoy’da arayın diyorlar peki size soruyorum siz bizi mutlu etmek için ne yaptınız. Bizler çocuklarımızın ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorlanırken sizler kolejlerde okuttunuz çocuklarınızı. Bu dünyada sadece siz ve çocuklarınız yok. Haklarını gasp ettiğiniz işçiler ve onların çocukları var” dedi.

(Bursa Muhalif)