Bursa Uludağ Üniversitesi Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesinin temeli gün sayıyor

Bursa Uludağ Üniversitesinin (BUÜ) 2017 yılında projelendirmesini yaptığı ancak farklı nedenlerden dolayı yapımına başlanılamayan Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesinin temelinin yakın zamanda atılacağı duyuruldu.

Üniversiteden yapılan açıklamaya göre, hastane için Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz ve üniversite yöneticilerinin girişimleri sonucunda ilgili bakanlık ve Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığından proje bütçe onayının alınma süreci başarıyla tamamlandı. Yaklaşık 900 milyon liraya mal olacak, 59 bin metrekare inşaat alanı bulunan, 250 yataklı dev projenin temeli nisan ayı içerisinde atılacak. BUÜ Hastanesi, Tıp Fakültesi ve Sabahattin Gazioğlu Çocuk Onkoloji Hastanesiyle entegre bir şekilde hizmet verecek hastanenin inşaat altyapı hazırlıkları da devam ediyor.

Açıklamada değerlendirmelerine yer verilen BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, Bursa'nın ve üniversitenin en büyük ihtiyaçlarından biri olan Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi için her türlü engelin aşıldığını ifade etti.

Kılavuz, sadece Bursa'nın değil, tüm Güney Marmara'nın ihtiyaç duyduğu özel bir projeyi üniversiteye kazandıracak olmanın gururunu yaşadıklarını belirterek, şunları kaydetti:

"Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi, üniversite hastanemiz ve Sabahattin Gazioğlu Çocuk Onkoloji Hastanemiz ile entegre bir şekilde hizmet vereceği için, yer açısından en uygun noktayı tespit ettik. Önceki yönetim döneminde bu konuda çalışmalar yapılmıştı. Kendilerine de bu vesile ile teşekkür etmek istiyoruz. Ancak yaklaşık 6 yıl geçmesine rağmen finans ve proje sorunları aşılamamıştı. Girişimlerimiz neticesinde tüm sorunların giderilmesini sağladık. Bakanlıklardan proje ve bütçe için onay almayı başardık. Vakit kaybetmeden de inşaat hazırlıklarını başlattık."

Yeni yapılan kamu hastanelerinde deprem simülatörü uygulamasının zorunlu hale getirildiğini hatırlatan Kılavuz, BUÜ Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesinin de bu özelliğe sahip olacağını aktardı.

Kılavuz, projenin ihale şartlarını belirlerken de büyük bir hassasiyet içerisinde hareket ettiklerini vurgulayarak, "Daha önce en az 200 yataklı bir hastane binası inşaatı yapmış firmaların katılabileceği bir ihale açtık. Ön şartlarımızdan birisi bu oldu. Bu konuda deneyime sahip firmaların katılımı ile serbest bir ihale gerçekleştirdik. İnşaat maliyeti yaklaşık 900 milyon lirayı bulacak. 3 yıl içerisinde bitirilmesi hedefleniyor. Yer teslimi yapıldı. Hafriyatı takiben 1-1,5 ay içerisinde temeli atılacak. Hızlı bir şekilde tamamlanacak ve üniversitemize teslim edilecek." ifadelerini kullandı.

Yapılacak hastanenin, Sabahattin Gazioğlu Çocuk Hematoloji ve Onkoloji Hastanesi ile tam bir entegrasyon içerisinde hizmet vereceğini aktaran Kılavuz, "Toplam 59 bin metrekare inşaat alanı bulunan ve 250 yataklı hastane içerisinde 75 çocuk yoğun bakım ve 175 tek kişilik klinik odası bulunacak. Bina içerisinde bir kat tamamen poliklinik hizmetine ayrılacak. Diğer bir katta ise 6 ameliyathane, 1 doğumhane ve girişimsel üniteleri içeren modern, emniyetli ve fonksiyonel bir hastane projesi şeklinde yapılacak. Ana bina içerisinde çocuk kliniklerinin boşaltılacağı alanlarda diğer ihtiyaç içerisinde olan kliniklere oda ve yatak tahsisi yapılarak kliniklerin yatak sayısı artmış olacak." değerlendirmesinde bulundu.

Projede yeşil alan hassasiyetinin en üst düzeyde gözetildiğini belirten Kılavuz, şunları kaydetti:

"Yer teslimi yapılırken Orman Bölge Müdürlüğünden alınan izinle ağaçların bir kısmı taşındı. Yaşlı olan ve kesilmesi zorunlu olanlar için yine Orman Bölge Müdürlüğü denetiminde çalışmalar yürütüldü. Eksilen her ağaç için misli ile kampüsümüz içerisindeki farklı noktalara yeni dikimler yapıldı. Yeşil alan kapasitemizi koruyarak, bu konuda son derece büyük bir hassasiyet göstererek projenin altyapı çalışmalarını yürütüyoruz. Yapacağımız projenin insana ve sağlığa sağlayacağı faydaları da göz önünde bulundurmak zorundayız. Göreve geldiğimiz ilk günden itibaren mevcut yeşil alan kapasitemizin korunması, geliştirilmesi ve yeni yeşil alanlar açılması için çok sayıda projeyi hayata geçirdik. Bursa'mız ve Güney Marmara için böylesine hayati bir önem taşıyan projede doğanın gereksiz tahribatına izin vermedik."