Öğrenci Veli Derneği'nden belediye kreşlerinin kapatılması kararına tepki

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından belediyelere gönderilen yazıyla, belediyelerin açtığı okul öncesi eğitim kurumlarının yetkisizlik gerekçesiyle kapatılacağı duyuruldu. Kamuoyunda tepki çeken bu karara ilişkin Öğrenci Veli Derneği, basın açıklamasında bulundu. Dernek Başkanı Ömer Yılmaz, söz konusu kararın siyasi bir hamle olduğunu ve çocukların eğitim hakkını tehlikeye attığını söyledi.

Kararın gerekçesi olarak, eğitimin Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) sorumluluğunda olduğu ve bu yetkinin devredilemeyeceğine dair 2007 tarihli Anayasa Mahkemesi kararı gösteriliyor. Yılmaz, açıklamasında, “Ülkemizde okul öncesi eğitim maalesef zorunlu değil ve paralı. Okullaşma oranlarına baktığımızda en düşük oran yine maalesef okul öncesi ve en fazla özelleştirmenin yanı sıra en pahalı eğitim kaleminin olduğu okul kademesi de okul öncesi” diye konuştu.

Kamuya bağlı 399 okul kapatılmış, özel sektörde 530 yeni okul açılmış

Öğrenci Veli Derneği'nden yapılan basın açıklamasında araştırmalara yer verildi. Araştırmalar, okul öncesi eğitimin çocukların zihinsel, sosyal ve akademik gelişimlerinde kritik bir rol oynadığını ortaya koyuyor. Ancak Türkiye’de bu eğitim kademesi zorunlu değil ve büyük ölçüde ücretli. 2024 yılında kamuya bağlı 399 okul öncesi kurum kapatılmış, bu alanda okullaşma oranı 100 binden fazla öğrenci azalmış. Buna karşılık, özel sektörde 530 yeni okul açılmış, ancak artan ücretler nedeniyle öğrenci oranı yüzde 5,46 düşmüş.

OECD ülkeleriyle karşılaştırıldığında, Türkiye’de okul öncesi okullaşma oranı oldukça düşük. 3-5 yaş arasındaki çocukların yalnızca yüzde 44,88’i kamuya bağlı okul öncesi kurumlarda eğitim alabiliyor. Öğrenci Veli Derneği Başkanı Ömer Yılmaz, bu durumun özellikle yoksul ailelerin çocuklarının eğitim hakkından mahrum kalmasına yol açtığını belirtiyor. Yılmaz, "En varlıklı yüzde 20’lik dilimden gelen çocuklar çoğunlukla okul öncesi eğitim programlarına devam ederken, daha alt varlık dilimlerinden gelen, daha az eğitimli annelerin çocukları ve çok sayıda kardeşi olan çocuklar doğrudan ilkokula kaydoluyorlar. 54. ayda en varlıklı yüzde 20’lik dilimden gelen ailelerle en yoksul yüzde 20’lik dilimden gelen aileler arasında okul öncesi eğitim hizmetlerinden yararlanma farkı yüzde yüzde 54’e çıkıyor" açıklamasında bulundu.

'4-6 yaş Kuran kurslarının oranı yüzde 6,3'e ulaştı'

Yılmaz, Diyanet’e bağlı 4-6 yaş Kuran kurslarının ve dernek, vakıf adıyla tarikatların açtığı yerlerin oranının yüzde 6,3’e ulaştığını belirterek, "Okul öncesi yaş dilimi soyut bilgiye çocukların hazır bulunuşluğu olduğu bir dönem değildir ve yapılan laik, bilimsel, karma eğitim hakkı, çocuk hakkı ihlalidir. Ayrıca okul öncesi eğitim, özel kurumlarda yüz binlerce liraya satılıyorken, kamu okullarında da binlerce lira iken 4-6 yaş Kuran kurslarında çocukların kaydı ücretsiz yapılmakta ve her öğrenci için maddi destek verilebilmektedir. Bu kaynaklar da hepimizin, biz velilerin vergileri üzerinden Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı protokolü üzerinden karşılanmaktadır. Bu aynı zamanda çocuklarımız ve biz veliler arasında yaratılan ayrımcılıktır" diye konuştu.

Öğrenci Veli Derneği, eğitimdeki özelleştirme politikalarına karşı çıkarak, özel okul öncesi kurumların kamulaştırılmasını, tarikat ve vakıfların açtığı yapıların kapatılmasını talep ediyor. Yılmaz, "Kadın istihdamını artırmak ve toplumsal cinsiyet eşitliğini desteklemek için okul öncesi eğitime acilen yeterli bütçe ayrılmalı, tüm çocuklara parasız ve eşit bir eğitim sunulmalıdır" dedi.