Müdür Haydar Akın'ın görevlendirilmesinde FETÖ bağlantısını Eğitim İş açıkladı

Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş), Bursa'da Mithatpaşa Ortaokulu’nda kız ve erkek öğrencilerin ayrı ayrı oturtulmasını talep eden okul müdürünün görevine iade edilmesini ve laik eğitime yönelik saldırıları protesto etti. 

Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde gerçekleştirilen eyleme, Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay, Bursa Şube Başkanı Yeliz Toy, İzmir, Balıkesir, Kocaeli ve Yalova şube başkanları ile sendika üyeleri, CHP Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca, ADD, ÇYDD, 29 Ekim Kadınları Derneği, Öv-der, Veli-Der, Bursa Laik ve Kamusal Eğitim Platformu temsilcileri katıldı. 

"Bursa’da harem selamlık eğitim için harekete geçen bir okul müdürü, hakkında soruşturma başlatıldığı ilan edildikten 5 gün sonra sessiz sedasız görevine iade edilmiştir." sözleriyle konuşmasına başlayan Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay, şöyle konuştu:

"Araştırmalarımıza göre; Haydar Akın, Osmangazi’ye bağlı Dürdane Köyü’nün okul müdürü iken açılan uydurma bir soruşturma sonucu, 2013’te “sürgün” adı altında Bursa’da yönetici adaylarının en çok istediği Mithatpaşa Ortaokulu’nda görevlendirilmiştir. Değil sürgün, terfi kelimesinin bile az kalacağı bu usulsüz yer değiştirmeyi yapan dönemin İl Milli Eğitim Müdürü Atilla Gülsar’ın, görev süresindeki dönemde FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile irtibat ve iltisaklı olduğu için yargılanması ise gözlerden kaçan, manidar ve vahim bir detaydır. Yani Haydar Akın’ı terfi adı altında Bursa’nın en merkezi devlet okullarından birine atayan eski İl Milli Eğitim Müdürü, FETÖ bağlantısı nedeniyle uzun süre tutuklu yargılanmıştır ve şimdilerde ise sağlık durumu nedeniyle yargılamasına tutuksuz devam edilmektedir."

Özbay, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Haydar Akın, verdiği harem selamlık eğitim talimatıyla, uymakla yükümlü olduğu “okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılmasını” esas kılan Milli Eğitim Temel Kanunu’nu çiğnemiştir. Bu yüzden soruşturmanın cezasızlıkla sonlanması, MEB’in kendi kanununu hiçe sayması, kendini kadükleştirmesi anlamına gelecektir. Bu soruşturmadan ceza çıkmaması, AKP’nin 20 yıldır liyakati bir tarafa bırakıp gericilik ve yandaşlık kriterleriyle atadığı okul yöneticileri için bir dolaylı teşvik anlamı taşıyacaktır."

Eğitim-İş'ten okula ziyaret

Eylemin ardından Kadem Özbay ve sendikanın MYK Üyeleri, müdür Haydar Akın’ın görev yaptığı Mithatpaşa Ortaokulu’na giderek, okuldaki öğretmenlerle bir araya geldi. Özbay, okul müdürünün ziyaretleri esnasında okulda olmadığını ifade ederek, "Muhtemelen geleceğimizi duyduğu için gitmiş olabilir. Biz müdür yardımcısını, öğretmen arkadaşları, çocuklarımızla, okulda çalışanlarla, hepsiyle öğretmenler odasında buluştuk, konuştuk" dedi.

Özbay, okuldaki buluşmada öğretmenlere yanlarında olduklarını ifade ettiklerini söyleyerek sözlerine şöyle devam etti:

"Orada çocuklarımızın eğitim hakkına sahip çıktıkları için teşekkür ettik. En ufak bir mobing olduğunda, en ufak bir baskı olduğunda bütün örgütümüzle orada olacağımızın sözünü verdik. Burada hukuku çiğneyenlerin ve bunun arkasında duranların da bu suçun ortağı olduğunu, asıl failleri olduğunu hepsinin de yüzlerine karşı bunları söyleme cesaretimizin olduğunu; asıl kanunsuzluğu yapanın müdür olduğunu, bu nedenle rahat olmaları gerektiğini, kimsenin onlara en ufak şekilde dokunamayacağını ifade ettik."

"Benzerlerini daha önce sözlü yapmış"

Özbay, ziyareti esnasında okuldaki öğretmenlerin kendilerine müdür Haydar Akın'ın bu tür şeyleri hep yaptığını belirterek şöyle konuştu:

"Daha önce bu müdür bunun benzerlerini sözlü olarak da yapmış. Kız çocuklarının kıyafetlerinden öğretmenlerin bile kıyafetlerine kadar 'Hocam, şöyle olmasa, böyle olmasa' gibi. Kendisinin gericiliği tescilli zaten."

Özbay, Haydar Akın'ın bu olayın tek sorumlusu olmadığını, onu göreve iade edenlerin de suçlu olduğunu söyledi. Suç duyurusunda bulunacaklarını da belirten Özbay, "Akit'in bizim arkadaşlarımızı hedef göstermesi ve Eğitim Bir Sen'in açıklamasıyla ilgili suç duyurusunda bulunuluyor. Zaten olayla ilgili suç duyurumuzu yapmıştık. Hem idari anlamda hem de hukuki anlamda, adli anlamda süreci sonuna kadar takip edeceğiz" dedi.