Eğitim Sen: ÖSYM Başkanının görevden alınması yetmez
Eğitim Sen: ÖSYM Başkanının görevden alınması yetmez
Eğitim Sen, KPSS sorularına ilişkin iddiaların ardından ÖSYM Başkanı Halis Aygün'ün görevden alınmasını "Bu durumun siyasal sorumluluğu tek başına ÖSYM Başkanı’nda değil, onu atayan ve tüm idarenin siyasal sorumluluğunu üstlenen Cumhurbaşkanı’nın da sorumluluğundadır." diyerek eleştirdi.
Haber Giriş Tarihi: 03.08.2022 15:58
Haber Güncellenme Tarihi: 03.08.2022 15:58
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.bursaport.com
Eğitim Sen, KPSS üzerine ortaya atılan iddiaların “asılsız” olduğunu sosyal medya paylaşımıyla duyuran ÖSYM Başkanı Halis Aygün'ün Cumhurbaşkanı tarafından görevinden alınmasına yönelik açıklamada bulundu. Sendika, konuyu yakından takip edeceğini ve söz konusu şaibeler nedeniyle kamuyu zarara uğratan, görevinde ihmali bulunan ve görevini kötüye kullananların hukuk önünde de hesap vermesi amacıyla suç duyurusunda bulunacağını vurguladı.
Geçmişte yaşanan skandallara değinilen açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:
"Belli ki geçmişte yaşanan kopya skandallarından alınan tek ders, söz konusu skandalın büyümesi durumunda siyasi iktidarın göreceği zarar olmuştur. Çünkü geçmişteki skandallar sonrasında ÖSYM’nin teşkilat yapısını değiştiren, her kurumun kontrolünü doğrudan Cumhurbaşkanı’na veren siyasi iktidar, “bir daha benzer sorunların yaşanmaması” için bunların yapıldığı iddiasına yaslanmaktaydı.
Ancak gelinen durum gerçeklerin hiç de söylenildiği gibi olmadığını kanıtlamıştır. Adaylardan fahiş tutarlarda sınav parası alan bir kurum, “güvenilir” bir sistem yaratmaktan aciz kalmıştır. Şüphesiz ki bu durumun siyasal sorumluluğu tek başına ÖSYM Başkanı’nda değil, onu atayan ve tüm idarenin siyasal sorumluluğunu üstlenen Cumhurbaşkanı’nın da sorumluluğundadır."
ÖSYM Başkanı’nın gece yarısı görevden alınmış olmasının KPSS üzerindeki şaibeleri derinleştirdiğini, bu nedenle ÖSYM Başkanı’nın tek başına görevden alınmasının yetersiz olduğunun belirtildiği açıklamada, atılması gereken adımlar şu şekilde sıralandı:
"-Devlet Denetleme Kurulu’nun iddiaları tüm yönleriyle araştırması ve sürecin telafisi imkânsız sonuçlara yol açmaması için hızlı, şeffaf ve etkili bir soruşturma yürütülmesi gerekmektedir.
-KPSS soru kitapçıklarındaki soruların tamamı yayınlanmalı, başka yayınevlerinin sorularının da kitapçıklarda yer alıp almadığı araştırılmalıdır!
-ÖSYM’nin işini gereğiyle yapamamasına neden olan atamalar, yürütülen ihale süreçleri ve yapılan mevzuat değişiklikleri de TBMM’de kurulacak bir araştırma komisyonu tarafından incelenmelidir.
-Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı konuyla ilgili soruşturma başlatmalı, geçmişte olduğu gibi “şifre var ama kopya yok” gibi gerekçeler üretmek yerine, aklımızla dalga geçmeyen, gerçeklerin tüm yönleriyle kamuoyuyla paylaşıldığı adli bir süreç işletmelidir."
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Eğitim Sen: ÖSYM Başkanının görevden alınması yetmez
Eğitim Sen, KPSS sorularına ilişkin iddiaların ardından ÖSYM Başkanı Halis Aygün'ün görevden alınmasını "Bu durumun siyasal sorumluluğu tek başına ÖSYM Başkanı’nda değil, onu atayan ve tüm idarenin siyasal sorumluluğunu üstlenen Cumhurbaşkanı’nın da sorumluluğundadır." diyerek eleştirdi.
Eğitim Sen, KPSS üzerine ortaya atılan iddiaların “asılsız” olduğunu sosyal medya paylaşımıyla duyuran ÖSYM Başkanı Halis Aygün'ün Cumhurbaşkanı tarafından görevinden alınmasına yönelik açıklamada bulundu. Sendika, konuyu yakından takip edeceğini ve söz konusu şaibeler nedeniyle kamuyu zarara uğratan, görevinde ihmali bulunan ve görevini kötüye kullananların hukuk önünde de hesap vermesi amacıyla suç duyurusunda bulunacağını vurguladı.
Geçmişte yaşanan skandallara değinilen açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:
"Belli ki geçmişte yaşanan kopya skandallarından alınan tek ders, söz konusu skandalın büyümesi durumunda siyasi iktidarın göreceği zarar olmuştur. Çünkü geçmişteki skandallar sonrasında ÖSYM’nin teşkilat yapısını değiştiren, her kurumun kontrolünü doğrudan Cumhurbaşkanı’na veren siyasi iktidar, “bir daha benzer sorunların yaşanmaması” için bunların yapıldığı iddiasına yaslanmaktaydı.
Ancak gelinen durum gerçeklerin hiç de söylenildiği gibi olmadığını kanıtlamıştır. Adaylardan fahiş tutarlarda sınav parası alan bir kurum, “güvenilir” bir sistem yaratmaktan aciz kalmıştır. Şüphesiz ki bu durumun siyasal sorumluluğu tek başına ÖSYM Başkanı’nda değil, onu atayan ve tüm idarenin siyasal sorumluluğunu üstlenen Cumhurbaşkanı’nın da sorumluluğundadır."
ÖSYM Başkanı’nın gece yarısı görevden alınmış olmasının KPSS üzerindeki şaibeleri derinleştirdiğini, bu nedenle ÖSYM Başkanı’nın tek başına görevden alınmasının yetersiz olduğunun belirtildiği açıklamada, atılması gereken adımlar şu şekilde sıralandı:
"-Devlet Denetleme Kurulu’nun iddiaları tüm yönleriyle araştırması ve sürecin telafisi imkânsız sonuçlara yol açmaması için hızlı, şeffaf ve etkili bir soruşturma yürütülmesi gerekmektedir.
-KPSS soru kitapçıklarındaki soruların tamamı yayınlanmalı, başka yayınevlerinin sorularının da kitapçıklarda yer alıp almadığı araştırılmalıdır!
-ÖSYM’nin işini gereğiyle yapamamasına neden olan atamalar, yürütülen ihale süreçleri ve yapılan mevzuat değişiklikleri de TBMM’de kurulacak bir araştırma komisyonu tarafından incelenmelidir.
-Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı konuyla ilgili soruşturma başlatmalı, geçmişte olduğu gibi “şifre var ama kopya yok” gibi gerekçeler üretmek yerine, aklımızla dalga geçmeyen, gerçeklerin tüm yönleriyle kamuoyuyla paylaşıldığı adli bir süreç işletmelidir."
En Çok Okunan Haberler