Köylünün itiraz ettiği ağaç kesimine Müdürlük planlama dedi

PELİN AKDEMİR / BURSAPORT

Mustafakemalpaşa ilçesinin Garipçetekke Köyü'nde çam ormanında yapılan ağaç kesimine köylüler itiraz etti. Orman İşletme Müdürlüğü, ağaç kesiminin 10 yıllık planlama doğrultusunda yapılan seyreltme çalışmaları olduğunu söylerken köylüler ve çevreciler, kesimin rastgele yapılmasından, torakçıların bölgeye sokulmasından şikayetçi.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın 2 Ağustos 2021 tarihli OLUR'u ile Garipçetekke, "Doğal Sit-Nitelikli Doğal Koruma Alanı" olarak tescil edilmiş. "Yeşil Bursa diye bir şey kalmadı" diyen DOĞADER Mustafakemalpaşa temsilcisi Seyit Ali Geçici, koruma alanı olan bölgelerde mangal yakılması bile yasak olmasına rağmen seyreltme çalışması adı altında torakçılık yani odunun odun kömürüne dönüştürülme işleminin yapılmasına izin verildiğini belirtiyor.

'KÖYLÜLER ORMANI DEVLETTEN KORUYOR'

Orman İşletme Müdürlüğü, Garipçetekke Köyü'nde çam ormanında yapılan ağaç kesimlerinin 10 yıllık ekosistem tabanlı planlar kapsamında yapılması zorunlu olan seyreltme çalışmaları olduğunu bildirdi. Bu çalışmalarda, fidanların etrafının çapalandığı, cılız ağaçların kesildiği, toprağın yetmesi için ağaçların seyreltildiği belirtildi. Garipçetekke Köyü muhtarı Ümit Kurt ise, şikâyet üzerine ormancıların kesimi durduklarını söyleyerek, "Orman tamamen kömürcülerin kaderine bırakılmış. Bölgede kesim başladı başlayalı hiç denetim yapılmadı. Köylüye sıra geldi mi takipteler. Köylüler ormanı devletten koruyor" dedi.

DEFNE ÜRETİMİNDE 17 BİN HEKTARLIK POTANSİYEL ALAN

Bursa Orman Bölge Müdürlüğü'nce yürütülen proje kapsamında Mustafakemalpaşa ilçesine bağlı Akçapınar, Dorak, Onaç, Kadirçeşme, Taşpınar, Çördük köylerinde gelir getirici tür olan defneden yöre halkının kazanç sağlaması amacıyla yıllardır rehabilitasyon çalışmaları yapılıyor. 'Defne Islahı Projesi' ile Türkiye'de yetişen bütün defneler 'Türk defnesi' olarak tescillenmiş. Türkiye, dünya kurutulmuş defne yaprağı üretiminde yüzde 90'lık paya sahip. 17 bin hektar potansiyel alanının olduğu bölgede, defne üretimi 3 bin hektarlık alanda yapılıyor. Garipçetekke Köyü'nde de defneyi korumak amaçlı yapılan rehabilitasyon çalışması 3 ay önce tamamlanmış.

Orman İşletme Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye göre, maki bitki örtüsünün bulunduğu alanda yetişen defnenin ıslah edilmesiyle üretim 10 katına çıkıyor. Köylüden gelen talep üzerine yapılan çalışmalarda defne alanları parsellere bölünerek köylülere veriliyor. Böylelikle hem defne üretiminde kalitenin artması sağlanıyor hem de köylülerin orman alanında yetişen defneden kazanç sağlaması sağlanıyor. Yöre halkının parasını az bulduğu için defne rehabilitasyon çalışmasına katılmadığını bildiren yetkililer, dışarıdan insan getirmek zorunda kaldıklarını söylüyor. Yetkililer, proje kapsamında yapılan beş yıllık planlamayla yol ihtiyacı olan yerlerin tespit edilip önce bu bölgelerde yol yapıldığını belirtiyor.

'DEFNEYİ NEDEN KÖMÜRCÜLERE KESTİRDİLER?'

DOĞADER temsilcisi Seyit Ali Geçici, "Yıllardır gözlemlediğimiz şu; ormanları sürüyorlar, birkaç yıl içerisinde oraya ektikleri her şey kayboluyor" diyerek defne rehabilitasyon çalışmalarını anlattı. Defne rehabilitasyon çalışmasının yapıldığı Akçapınar, Dorak, Onaç, Kadirçeşme, Taşpınar, Çördük köylerinin Uluabat Gölü'ne bakan, güzel manzarası olan yamaçlar olduğunu söyleyen Geçici, "Defne ağacı dikilecek yerde defneyi de pırnalı da meşeyi de kesmiş. Hiçbir şey bırakmamış. Bir yonca tarlasını biçer gibi makineyle biçilmiş" diye konuştu. Muhtar Ümit Kurt, "Taşpınar, Onaç, Kadirçeşme, Dorak, Uluabat Gölü'nün yamaçları. Bir tek ağaç kalmamış. Ha Antalya'daki yangınlar ha orası. Düz kesim yapılmış. Düz kesim yapılması bugün yasak. Defneyi neden kömürcülere kestirdiler o zaman? Keçiler çıkan defneyi yiyor. Neden onu engellemiyorsunuz?" diye sordu.

Orman İşletme Müdürlüğü'nün bölgeyi son zamanlarda torakçılara bıraktığını söyleyen Seyit Ali Geçici, şöyle anlatıyor: "Hiçbir denetleme yok. İşlerine hangi ağaç geliyorsa onu kesiyorlar. Meşeleri kesmemeleri gerekir. İnce, cılız ağaçları keseceklerine semiz, güzel büyüyen ağaçları kesiyorlar. Kadirçeşme taraflarında iki genç ağaç kesiyor. "Kimsiniz?" diye sorduğumda, Suriyeli bir vatandaş berberlik yapıyorken iki hafta önce gelmiş burada ağaç kestiğini söylüyor."

'YETER Kİ PARA GELSİN, ONLARIN GÖZÜNDE ORMANIN DEĞERİ YOK'

Garipçetekke Köyü'nde kesilen odunlar, İnatlar Köyü'nde zeytin bahçelerine yakın bir mesafeye taşınıp kömür haline gelmesi için yakılıyor. Orman İşletme Müdürlüğü tarafından, defne rehabilitasyonunda çalışmak için gelen kişilere çalı formunda olan sicerrat denilen malzemeyle kömür yapmalarına izin veriliyor. 2 metre çapında konik şeklinde dizilen odunların üzerine toprak atılıyor. Alttan verilen ateşle dallar, odunlar için için yanıyor. Belli bir ısıya geldiğinde toprak üzeri açılıyor ve kömür çıkıyor. Seyit Ali Geçici, yanmadan sonra kalan kömür tozunun ve içindeki gazın toprağı bitirdiğini söylüyor. Ocak açıldığı zaman çıkan kömür tozlarının olduğu gibi zeytinliklere geldiğini aktaran Geçici, "Mangal bile yakmanın yasak olduğu yerde odun kömürü yakılıyor. Duyduğumuza göre yaktıkları kömürler ihraç ediliyormuş. Yeter ki para gelsin, onların gözünde ormanın hiçbir değeri yok" diyor. Orman İşletme Müdürlüğü ise, ormanda büyük çapta yakılacak ocaklar için ürünün olmadığını, ocakların bölgeye zarar vermediğini belirtiyor.

'OLAN ORMANLARIMIZI DA KAYBETTİK'

Mustafakemalpaşa'dan Uludağ'a kadar ormanlık alanda binin üzerinde mermer ocağının açıldığını ifade eden Geçici, şöyle konuştu: "Dağın zirvesinde mermer ocağından çıkardığı pasayı kepçeyle itiveriyor aşağıya. Taşlar önünde ne kadar ağaç varsa götürüyor. Tam bir talan var. Yol açıyorum diyerek, düz kesim yapıyorlar. Komple yok ediyorlar. Orman İşletmesinde yanlış bir anlayış var."

Balıkesir'in Kepsut ilçesinin Karyağmaz Köyü'nün Yalıntaş Mahallesi'ne taşındığını hatırlatan Geçici, "Önce makilikleri sürdüler. Çam diktiler. Devasa çamlar oldu. Bir süre sonra Orman İşletme Müdürlüğü, "burası orman vasfını kaybetmiştir" diye rapor tuttu. Şu anda oraya 404 tane villa yaptılar. "Karyağmaz Köyü'nü buraya taşıyoruz" dediler. "Bölge orman vasfını kaybetmiş" diyorlar, yapılaşmaya açıyorlar. Olan ormanlarımızı da kaybettik" diye konuştu.