Kirazlıyayla’da Meyra'ya tepki: Halk, yetkilileri köyden kovdu
Kirazlıyayla’da Meyra'ya tepki: Halk, yetkilileri köyden kovdu
Meyra Madencilik, Bursa'nın Yenişehir ilçesinde ikinci maden atık tesisi kurmak istiyor. ÇED süreci daha önce iptal edilen proje, köylülerin tepkisi ve köye verdiği zarar nedeniyle Halkın Katılımı Toplantısı'nda da destek bulmadı ve gerçekleşmedi.
Haber Giriş Tarihi: 15.10.2025 13:49
Haber Güncellenme Tarihi: 15.10.2025 22:48
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.bursaport.com
PELİN AKDEMİR / BURSAPORT
Meyra Madencilik, Bursa'nın Yenişehir ilçesine bağlı Kirazlıyayla Köyü'nde faaliyet gösteren Kurşun-Çinko-Bakır İşletmesi'ne ilave ikinci maden atık depolama tesisi kurmak istiyor.
Geçen Nisan ayında, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Meyra Madencilik’in Kirazlıyayla’daki İlave İkinci Maden Atık Depolama Tesisi projesine ilişkin ÇED sürecini sonlandırmıştı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na bağlı MAPEG’in olumsuz görüşü üzerine, ÇED İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü projeyi iptal etmişti.
Meyra Madencilik, ikinci maden atık depolama tesisi için Ağustos ayında yeniden Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) başvurusunda bulunmuştu. ÇED raporu, EN-ÇEV Enerji Çevre Yatırımları ve Danışmanlığı Haritacılık İmar İnşaat Anonim Şirketi tarafından hazırlanmıştı. Raporda, proje alanının orman ve hazine arazileri içerisinde yer aldığı, 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı’na göre ÇED alanının “Diğer Tarım Alanlarında” ve “Kırsal Yerleşim Alanlarında” ve kısmen “İznik gölü uzun mesafe koruma bandında” kaldığı yer alıyor.
Köyde maden ocağı faaliyeti nedeniyle toprak kaymaları, göcükler ve evlerde çatlaklar oluşmuştu.
Bugün (15 Ekim) saat 11.30'da gerçekleştirilecek Halkın Katılımı Toplantısı için Meyra Madencilik yetkilileri, ÇED danışman şirketi yetkilileri ve Bakanlık yetkilileri köye geldi. Yetkilileri, köy muhtarı Hasan Acar ve köylülerin yanı sıra Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, CHP Yenişehir İlçe Başkanı Deniz Dörtkardeş, Yenişehir Çevre Platformu Sözcüsü Erkan Erdem ve Şafak Erdem, DOĞADER Başkanı Murat Demir ve Bursa Su Kolektifi gönüllüleri Caner Gökbayrak, Candan Göz ve Ferhan Küçük karşıladı.
Muhtar Hasan Acar, yetkililere köylülerin projeyi istemediğini, bu nedenle bilgilendirilmek istemediklerini belirterek toplantıya katılmayacaklarını söyledi. Halkın projeyi istemediği bakanlık tutatanağı altına alındı. Halkın Katılımı Toplantısı, böylelikle şartlar sağlanmadığı için yapılamadı. Köy kahvesinin dışında bekleyen köylüler ise, yetkilelere tepki göstererek köyü terk etmesini istediler. Köylü bir kadın, "Evim çatlasın seni sokacağım o eve. Git, başka yerde çalış, buraya gelme" dedi. Bir başka köylü, "1973'te bu maden başladı. Sizin kadar bu köye zarar vermedi" dedi. Köylü kadınlar, yetkilileri "Yazıklar olsun size. Gidin, gelmeyin" diyerek köyden kovdu.
'15 parça tarla göçtü, gitti'
Muhtar Hasan Acar, daha önce yapılan toplantıda birkaç kişiden imza alındığını, bu imzaların 'köylülerin razı geldiği' şeklinde kullanıldığını söyleyerek, projeyi kesinlikle istemediklerini "Bize dediler ki; kimseye zarar verilmeyecek, kimseye dokunulmayacak. 15 parça tarla göçtü gitti. Sedat Bey'in evi de yıkıldı. Bunlardan sonra köylü nasıl istesin?" ifadeleriyle dile getirdi.
CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala ise, yapılan ÇED başvurularının yüzde 99'undan fazlasının 'olumlu' sonuçlandığını hatırlatarak, "ÇED'lerin toplum yararına olabilmesi için buradaki insanların ne ile karşı karşıya kaldıklarını ortaya koymak lazım. İlk toplantı yapıldığında ben burada olanlardan birisiyim. Bugün yaşanılanları biz o gün dile getirmiştik. Şimdi tekrar aynı problemle karşılaşıyoruz. Burada yaşayanlar, 'çici çakmaya korkuyoruz, başımıza ne geleceğini bilmiyoruz' diyorlar. İnsanlar ürün alamıyor, insanlar binalarına giremiyor. Binaların kaymasını önleyecek bir sistem söz konusu değil. Çıkar çevreleri için değil, burada yaşayanlar için bu süreci yürütmemiz lazım" diye konuştu.
'Söyledikleri hiçbir şeyi yapmamışlar'
Şafak Erdem ise, zeminin uygun olmadığı için birinci atık barajının kullanılamadığını hatırlatarak, "Çevre, Şehircilik orası için izin verdi ama olmadı. Sizin verdiğiniz izinle yapılamayan bir atık barajı var. Yapılamadığı için ikinci bir tanesi yapılmak isteniyor. Zemindeki değişimden dolayı atık barajının yapılamadığı raporlarda yazıyor" dedi.
Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy ise, "'Yaptık' dediğiniz bir numaralı baraj nerede? 2019'da verilen ÇED'de 'atık biriktirme havuzları yapacağız' dediklerini havuzları yapmamışlar. 2019 ÇED iptal edildi. 2015'teki ÇED'in üzerinden geçmiş dönemde aldıkları izinle eski fiziksel ayrıştırmayla mücevher üretim izni verilmiş. Herhangi bir atık depolama havuzu diye bir şey yok. Heyelana neden oluyor. Bunu da pasa diye yutturuyorlar. Söyledikleri hiçbir şeyi yapmamışlar. Güvenilecek bir şey yok. Bizim direnmemiz gerekiyor" diye konuştu.
Öte yandan maden firmasının faaliyet gösterdiği alanın yakınlarında tescillenmemiş tarihi yazıların bulunduğu bir yapı bulunuyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Kirazlıyayla’da Meyra'ya tepki: Halk, yetkilileri köyden kovdu
Meyra Madencilik, Bursa'nın Yenişehir ilçesinde ikinci maden atık tesisi kurmak istiyor. ÇED süreci daha önce iptal edilen proje, köylülerin tepkisi ve köye verdiği zarar nedeniyle Halkın Katılımı Toplantısı'nda da destek bulmadı ve gerçekleşmedi.
PELİN AKDEMİR / BURSAPORT
Meyra Madencilik, Bursa'nın Yenişehir ilçesine bağlı Kirazlıyayla Köyü'nde faaliyet gösteren Kurşun-Çinko-Bakır İşletmesi'ne ilave ikinci maden atık depolama tesisi kurmak istiyor.
Geçen Nisan ayında, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Meyra Madencilik’in Kirazlıyayla’daki İlave İkinci Maden Atık Depolama Tesisi projesine ilişkin ÇED sürecini sonlandırmıştı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na bağlı MAPEG’in olumsuz görüşü üzerine, ÇED İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü projeyi iptal etmişti.
Meyra Madencilik, ikinci maden atık depolama tesisi için Ağustos ayında yeniden Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) başvurusunda bulunmuştu. ÇED raporu, EN-ÇEV Enerji Çevre Yatırımları ve Danışmanlığı Haritacılık İmar İnşaat Anonim Şirketi tarafından hazırlanmıştı. Raporda, proje alanının orman ve hazine arazileri içerisinde yer aldığı, 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı’na göre ÇED alanının “Diğer Tarım Alanlarında” ve “Kırsal Yerleşim Alanlarında” ve kısmen “İznik gölü uzun mesafe koruma bandında” kaldığı yer alıyor.
Köyde maden ocağı faaliyeti nedeniyle toprak kaymaları, göcükler ve evlerde çatlaklar oluşmuştu.
Bugün (15 Ekim) saat 11.30'da gerçekleştirilecek Halkın Katılımı Toplantısı için Meyra Madencilik yetkilileri, ÇED danışman şirketi yetkilileri ve Bakanlık yetkilileri köye geldi. Yetkilileri, köy muhtarı Hasan Acar ve köylülerin yanı sıra Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, CHP Yenişehir İlçe Başkanı Deniz Dörtkardeş, Yenişehir Çevre Platformu Sözcüsü Erkan Erdem ve Şafak Erdem, DOĞADER Başkanı Murat Demir ve Bursa Su Kolektifi gönüllüleri Caner Gökbayrak, Candan Göz ve Ferhan Küçük karşıladı.
Muhtar Hasan Acar, yetkililere köylülerin projeyi istemediğini, bu nedenle bilgilendirilmek istemediklerini belirterek toplantıya katılmayacaklarını söyledi. Halkın projeyi istemediği bakanlık tutatanağı altına alındı. Halkın Katılımı Toplantısı, böylelikle şartlar sağlanmadığı için yapılamadı. Köy kahvesinin dışında bekleyen köylüler ise, yetkilelere tepki göstererek köyü terk etmesini istediler. Köylü bir kadın, "Evim çatlasın seni sokacağım o eve. Git, başka yerde çalış, buraya gelme" dedi. Bir başka köylü, "1973'te bu maden başladı. Sizin kadar bu köye zarar vermedi" dedi. Köylü kadınlar, yetkilileri "Yazıklar olsun size. Gidin, gelmeyin" diyerek köyden kovdu.
'15 parça tarla göçtü, gitti'
Muhtar Hasan Acar, daha önce yapılan toplantıda birkaç kişiden imza alındığını, bu imzaların 'köylülerin razı geldiği' şeklinde kullanıldığını söyleyerek, projeyi kesinlikle istemediklerini "Bize dediler ki; kimseye zarar verilmeyecek, kimseye dokunulmayacak. 15 parça tarla göçtü gitti. Sedat Bey'in evi de yıkıldı. Bunlardan sonra köylü nasıl istesin?" ifadeleriyle dile getirdi.
CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala ise, yapılan ÇED başvurularının yüzde 99'undan fazlasının 'olumlu' sonuçlandığını hatırlatarak, "ÇED'lerin toplum yararına olabilmesi için buradaki insanların ne ile karşı karşıya kaldıklarını ortaya koymak lazım. İlk toplantı yapıldığında ben burada olanlardan birisiyim. Bugün yaşanılanları biz o gün dile getirmiştik. Şimdi tekrar aynı problemle karşılaşıyoruz. Burada yaşayanlar, 'çici çakmaya korkuyoruz, başımıza ne geleceğini bilmiyoruz' diyorlar. İnsanlar ürün alamıyor, insanlar binalarına giremiyor. Binaların kaymasını önleyecek bir sistem söz konusu değil. Çıkar çevreleri için değil, burada yaşayanlar için bu süreci yürütmemiz lazım" diye konuştu.
'Söyledikleri hiçbir şeyi yapmamışlar'
Şafak Erdem ise, zeminin uygun olmadığı için birinci atık barajının kullanılamadığını hatırlatarak, "Çevre, Şehircilik orası için izin verdi ama olmadı. Sizin verdiğiniz izinle yapılamayan bir atık barajı var. Yapılamadığı için ikinci bir tanesi yapılmak isteniyor. Zemindeki değişimden dolayı atık barajının yapılamadığı raporlarda yazıyor" dedi.
Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy ise, "'Yaptık' dediğiniz bir numaralı baraj nerede? 2019'da verilen ÇED'de 'atık biriktirme havuzları yapacağız' dediklerini havuzları yapmamışlar. 2019 ÇED iptal edildi. 2015'teki ÇED'in üzerinden geçmiş dönemde aldıkları izinle eski fiziksel ayrıştırmayla mücevher üretim izni verilmiş. Herhangi bir atık depolama havuzu diye bir şey yok. Heyelana neden oluyor. Bunu da pasa diye yutturuyorlar. Söyledikleri hiçbir şeyi yapmamışlar. Güvenilecek bir şey yok. Bizim direnmemiz gerekiyor" diye konuştu.
Öte yandan maden firmasının faaliyet gösterdiği alanın yakınlarında tescillenmemiş tarihi yazıların bulunduğu bir yapı bulunuyor.
En Çok Okunan Haberler