SON DAKİKA
Hava Durumu

Fındıklı'nın ORTAŞ'la imtihanı: Taş ocağı yaşam alanına yakın

Bursa’nın Orhangazi ilçesi Fındıklı Mahallesi’nde ORTAŞ firmasına ait taş ocağının kapasite artışı istemine karşı açılan davada bilirkişi incelemesi tamamlandı. Köylüler, yaşam alanına yakın olması gerekçesiyle taş ocağını istemiyor. Avukat Erol Çiçek ise ‘iptal kararı’ beklediklerini söyledi.

Haber Giriş Tarihi: 07.06.2023 13:30
Haber Güncellenme Tarihi: 07.06.2023 13:37
Kaynak: Fikir İşçisi
https://www.bursaport.com
Fındıklı'nın ORTAŞ'la imtihanı: Taş ocağı yaşam alanına yakın

PELİN AKDEMİR / BURSAPORT

Bursa’nın Orhangazi İlçesi kırsal Fındıklı Mahallesi üzerinde Orhangazi Taş ve Taş Ürünleri (ORTAŞ) firması, Kalsit Ocağı Kırma Eleme Tesisi kapasite artışı ve tesisin yer değişikliği için Kasım 2022’de Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporunu sundu. Bursa Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünce proje için 14 Şubat 2023 tarihinde ‘ÇED gerekli değildir’ kararı verildi.  

24,98 HEKTARLIK ÇED ALANI

1997’den beri bölgede faaliyet gösteren firmada, İlçe Belediye Başkanı Bekir Aydın’ın da ortaklığı bulunuyor. ÇED raporunda verilen bilgiye göre, şirket, 24,98 hektarlık ÇED alanında yılda 1 milyon 312 bin 300 ton tüvenan kalsit cevherinin işlenmesi ve yılda 256 bin 500 ton kırma eleme kapasite ile faaliyet gösteriyor. Şirket, kalsit ocağı kapasitesinin neredeyse iki katı olan yılda 2 milyon 349 bin tona ve kırma eleme tesisi kapasitesinin nerdeyse dört katı olan 1 milyon tona arttırılmasını istiyor. Proje kapsamında kırma eleme tesisinin yer değişikliği de planlanıyor.

Yürürlükte bulunan 2014 tarihli ÇED Yönetmeliği’ne göre ruhsat alanı büyüklüğüne bakılmaksızın 25 hektara kadar olan çalışma alanında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüklerince ‘ÇED gerekli değildir’ kararı verilebiliyor. ORTAŞ firması da bu yönetmeliği kullanarak ÇED alanını 24,98 hektar olarak gösteriyor.

Proje alanına en yakın yer 650 metre mesafede bulunan Fıstıklı Mahallesi. İlçeye ise 680 metre mesafede bulunuyor. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın 10 Nisan 2018 tarihindeki görüşünde de alanın Ormanlık Alanlar kullanımında kaldığı belirtiliyor. Kapasite artışı için belirlenen proje bedeli ise 2 milyon TL.

AÇILAN DAVADA YÜRÜTMENİN DURDURULMASI KARARI VERİLDİ

‘ÇED gerekli değildir’ kararına karşı Bursa Barosu Çevre Komisyonu üyelerinden Avukat Erol Çiçek ve Sedat Ata ile birlikte 15 mahalleli tarafından ‘yürütmenin durdurulması ve iptali’ istemiyle dava açıldı. Davacılar, proje alanının imar planlarında orman ve İznik Gölü uzak mesafe koruma alanında kaldığı, yer altı sularının zarar göreceği, bölgenin duyarlı yöre özelliği gösterdiği, proje alanına 3 kilometre mesafede zeytinliklerin bulunduğu, projenin çevresel ve toplumsal etkilerinin (kümülatif etki) değerlendirilmediği nedenleriyle projenin iptalini istedi.

Bursa 3. İdare Mahkemesi’nce 17 Nisan 2023’de, hukuki niteliği ve çevreye etkileri dikkate alınarak işlemin uygulanması halinde telafisi güç zararların oluşacağı gerekçesiyle alanda yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenecek rapora göre yeniden bir karar verilinceye kadar ‘yürütmenin durdurulmasına’ oybirliğiyle karar verildi.

‘ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK İL MÜDÜRLÜĞÜ NOTERE DÖNMÜŞ’

Devam eden davada 5 Haziran 2023 tarihinde ‘ÇED gerekli değildir’ kararı verilen alanda bilirkişi incelemesi gerçekleştirildi. Avukat Erol Çiçek, bilirkişi incelemesinin ardından ‘iptal kararı’ verilmesini beklediklerini söyledi. Süreci anlatan Çiçek, bilgilendirmede bulundu:

“Mahkeme yürütmeyi durdurma kararı verdi. Çok ender verilen bir karar. Pazartesi günü de bilirkişi incelemesini yaptı. İzlenimim iptal kararı çıkacağı doğrultusunda. Çünkü bu alan Nadir kaynağının su toplama havzası. Zaten önceleri hep 24 hektar alan üzerinden ‘ÇED gereksiz’ kararı alınmış. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü notere dönmüş. Bölgede bir sürü alan 24,99, 24,98 hektarla talan edilmiş.”

Yer değişikliği ile yeni açılacak ocak nedeniyle köy yolunun ortada kaldığını söyleyen Çiçek, “İddiaları, ‘yeni ÇED almıyoruz’ diyorlar ama yeni alan kullanımı için ÇED almak zorundalar. Daha önceki ocak alanı köy yolunun dibine kadar gelmiş, şimdi güney tarafında da yeni ocak alanı açılınca köy yolu iki ocağın arasına sıkışmış oluyor. Köylüler de isyan ediyorlar. Maden Tetkik Genel Müdürlüğü’nün alanda inceleme yapmadan dikdörtgen şeklinde ruhsat vermesi, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün çevresel etkilere dikkat etmemesinden kaynaklanıyor” dedi.

‘OCAK YERLEŞİM YERİNE YAKIN OLDUĞU İÇİN İSTEMİYORUZ’

6 Nisan’da yapılan Belediye meclis toplantısında İlçe Belediye Başkanı Bekir Aydın’ın Prof. Dr. Baki Canik için “Şirketimizle uğraştığı için Allah rahmet eylesin diyemeyeceğim” sözlerine değinen Çiçek, Prof. Dr. Canik’in Orhangazi Su Havzaları ile ilgili raporunu 1990 yılında hazırladığını hatırlattı. Çiçek, “Başkan ve etrafındaki rant ve doğa talancılarının tek bildiği, kendi şahsi çıkarları ve yandaşlara rant dağıtımıdır. AKP ve AKP'li Belediye mi İznik Gölü'nü, bu kentin havasını, suyunu ve toprağını koruyacak? İlçe halkı olan biteni görüyor” ifadelerini kullandı. Yeni açılmaya çalışılan ve mevcut taş ocaklarının Orhangazi'nin içme suyunun büyük bölümünü karşılayan Nadir kaynağı su toplama havzası üzerinde olduğunu vurgulayan Çiçek, “Su kaynaklarımızı ve ilçenin havasını kirletiyor. Buralardan kaynaklanan toz, özellikle 2,5 mikron ve altı toz parçacıkları, havada asılı kalıp 1 km uzağa kadar yayılabiliyor. Bunlar solunduğunda ciğerler bunu atamıyor. Sonuç, bilişsel, kardiyovasküler vb. hastalıklar” diye konuştu.

Fındıklı Mahallesi Muhtarı Nurettin Tüfekçi, köylülerin de projeye karşı çıktığını belirterek, “Çok yakın olduğu için istemiyoruz. 45-50 yıllık ocaklar var ama yeni açılacak olan ocak yerleşim yerine yakın mesafede olduğu için köylü istemiyor” dedi.

FİRMA MAHKEME KARARINA RAĞMEN ÇALIŞMASINA DEVAM ETTİ

Mahalle halkı, karara rağmen firmaya ait kamyon ve iş makinalarının ÇED alanına girerek çalışma yaptığı yönünde beyan veriyor. İlçe Jandarma Komutanlığına yapılan ihbarda da firmanın, Proje Tanıtım Dosyasında belirtilen ruhsat alanı içinde ve yürütmeyi durdurma kararı bulunan alanda çalışma yaptığı tespit ediliyor. Avukat Çiçek, mahkeme kararına rağmen çalışmanın devam etmesinin suç olduğunu belirterek, firma yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunduklarını aktardı.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.