Sağlık ve sağlık sektörüne ilişkin yazılarıyla dikkat çeken Lale Akasoy, Olay Gazetesi'ndeki köşesinde okurlarıyla tekrar buluştu.
Olay Gazetesi yazarı Lale Akasoy geçtiğimiz Ağustos'tan bu yana ara verilen yazılarına 1 Mart'tan itibaren yeniden başladı.
7 ay aradan sonra 'Afiyettesinizdir inşallah' başlıklı ilk yazısıyla okurlarına seslenen Akasoy, pazarda satılan meyve ve sebze tohumlarının genetikleri ile oynandıkça doğal özelliklerini kaybettiğini yazdı.
Akasoy, "Bu iş böyle giderse, doktorlar yetişemeyecek, kanser olan hastaları kesip biçmeye, radyasyona tutmaya, kemoterapi ile zehirlemeye" dedi.
İşte Akasoy'un o yazısı
Afiyettesinizdir inşallah...
Raflarda boy boy domatesler.
Açık pembe renkliler 1 liraya, yeşil dallı koyu kırmızılar 5 lira. Hemen yanında, zam şampiyonu sivri biber, kış boyu bizimleydiler. Aldık yedik afiyetle. Domatesi bile oyuncak ettiler. Hormonluydu, kanserojendi, öldürücüydü söylentileri gırla... Her gazetede 2 sayfa sağlıklı yaşam haberleri. Ama ne fayda... İşin doğrusunu anlatan yok vatandaşa. Gıda mühendisliği bir bilimse, çıkıp bize bilimsel bir şeyler söylese, çok iyi olmaz mı sizce de? Bana sorarsanız onların tek işi, bize kakaladıkları domates, biber görünümlü parlak şeylerin raf ömrünü uzatmak. Çürümesin mallar, düşmesin kârlar. Gel abla gel!.. Portakalın parlağı burada. Parlak ve sulu sanıp satın alalım diye, mumlamaktalarmış hepsini. Tek dert, satış ve kâr nihayet. Çoluğumuza çocuğumuza yediriyoruz bunları. Paramız yetip de alabilirsek tabi. Açık pembe renkli, içi don don domatesler... Renkten geçtim, kokusuz tatsız saman gibiler. 'Her şeyi mevsiminde ye' derler. Ama onlar da, genetiği ile oynanmış tohum, bol kimyasal ve ilaç taşımakta. Domatesi, mısırı bu yeni teknikler yarattı sanırsınız. 40 yıllık tarım ürünleri, aslını neredeyse tümden kaybetmiş durumda. Sonra, yumurtalıkta, tiroit de, pankreasta, ciğerde nodüller, kistler sıra sıra... Hadi, koşuyoruz doktora. Her şeyin başı sağlıksa, sağlıklı gıda da, sağlığın başıdır bana göre. Ancak sanayileşen tarımdan, pis kokular gelmekte burnuma. Bu iş böyle giderse, doktorlar yetişemeyecek, kanser olan hastaları kesip biçmeye, radyasyona tutmaya, kemoterapi ile zehirlemeye. Cennet Türkiye, kendi kendine yeten ülke, hani nerede? Bir cevap gelirse gıdamızın mühendislerinden, bildireceğiz sizlere. Siz pazara çıkın, yamuk yumuk da olsa, geleneksel yöntemlerle yetiştirilmişini arayın gıdanızın. Korunun hastalıktan. Sağlık çok pahalı hale geldi ülkemizde. Özelleştik, güzelleştik, inci gibi tahlil sıralarına dizildik. Ama, bu domatesler çok takılıyor benim kafama. Siz sakın takmayın ha! Her şey çok iyi nasılsa güzel yurdumda!...
LALE AKASOY'UN OLAY'DAKİ BUGÜNKÜ YAZISINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN