Mülakat sistemine karşı aylardır mücadele eden öğretmen adayları, 2 Temmuz 2025’te sürecin 241. gününde bir kez daha seslerini duyurmaya çalıştı.
Mülakat sistemine karşı aylardır mücadele eden öğretmen adayları, 2 Temmuz 2025’te sürecin 241. gününde bir kez daha seslerini duyurmaya çalıştı. Öğretmen adayları adına açıklamada bulunan Beytullah Kayaalp, yaşanan süreci detaylarıyla kamuoyuna aktardı.
Açıklamada, 2023 seçimleri öncesinde Cumhurbaşkanı tarafından verilen “Zorunlu haller dışında mülakatı kaldıracağız” vaadinin ardından umutla KPSS sınavlarına giren öğretmen adaylarının, süreç içerisinde defalarca hayal kırıklığına uğradığı vurgulandı. Dönemin Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in “Öğretmenlikte mülakat kalkacak” açıklamalarını referans gösteren adaylar, sınavlara bu inançla hazırlandıklarını belirtti.
Ancak seçim sonrası göreve gelen yeni Bakan Yusuf Tekin’in 11 Eylül 2023’te yaptığı “Mülakat gibi mülakat yapacağız” açıklamasıyla umutların yıkıldığı ifade edildi. Kayaalp, bu sözlerin geçmişteki mülakatların adil yapılmadığının bir itirafı niteliğinde olduğunu savundu.
“%50 mülakat sistemi adaletsizliği perçinledi”
Mayıs 2024’te getirilen %50 mülakat sistemine tepki gösteren öğretmen adayları, sürecin başından beri torpilin önünü açtığını, verilen aday kodları, KPSS puanlarının ve fotoğrafların torpil için birer açık kapı olduğunu belirtti. Kayaalp, “Bakan her yerde torpil yok diyor ama biz zaten bir kişiye değil, onlarca kişiye torpil yapıldığını söylüyoruz” dedi.
Özellikle Bakan Tekin’in memleketi Erzurum’da birçok adayın şaibeli şekilde atandığı öne sürülürken, İstanbul ve Bursa gibi büyükşehirlerdeki adayların mülakatlarda düşük puanlarla elendiği vurgulandı. “En iyi öğretmenler Erzurum’dan, en kötüler Bursa’dan mı çıkıyor?” sözleriyle tepki gösterilen sistem, şehirlerarası kayırmacılık iddialarını da beraberinde getirdi.
“Puanlar yanlışlıkla açıklandı, haksızlık ortaya saçıldı”
Mülakatların ardından 19 Eylül 2024’te puanların kısa süreliğine sistemde görüntülenmesiyle birlikte büyük bir haksızlığın ifşa olduğu belirtildi. O puanları gören binlerce aday kendi branşlarında veri tabanları oluşturdu ve şehirler arası ciddi farkları belgeleriyle ortaya koydu. Açıklamayı yapan kişinin cezalandırılması ise “şeffaflığa darbe” olarak nitelendirildi.
“İtiraz ettik, dava açtık ama ret cevabı dışında hiçbir şey almadık”
Milli Eğitim Bakanlığı’nın tüm itirazlara “maddi hata yoktur” yanıtı verdiğini ifade eden Kayaalp, bakanlığın kendi mahkeme belgelerinde onlarca maddi hatanın açıkça görüldüğünü, buna rağmen hâlâ inkar politikasının sürdüğünü vurguladı. Yüzlerce adayın dava açtığı bilgisi kamuoyuyla paylaşıldı.
“Öğretmen düşmanı bir bakanla karşı karşıyayız”
Yusuf Tekin’in “öğretmen düşmanı” gibi davrandığını öne süren açıklamada, sadece mülakat mağdurlarının değil; proje okulu atamaları, 2024 kontenjan mağdurları, özel sektördeki öğretmenler gibi pek çok grubun da mağdur edildiği belirtildi. Kayaalp, “Sizden kendi vekilleriniz, bakanlığın içindeki bürokratlar bile şikayetçi” diyerek istifa çağrısında bulundu.
“Eylemlerimiz sürecek”
Aylardır Milli Eğitim Bakanlığı önünde eylem yapan öğretmen adayları, “Göreve geldiğiniz günden beri yüzlerce mağduriyet yarattınız. Artık yeter! Bu işi ya çözeceksiniz ya çözeceksiniz. Öğretmenin silahı kalemidir. Kalemimizle bu rezilliği her yerde haykıracağız” diyerek mücadelelerini sürdüreceklerini açıkladı.
Basın açıklaması, “Mülakat Mağdurları” adına Beytullah Kayaalp tarafından okundu. Öğretmen adayları, kamuoyuna ve yetkililere çağrısını yineledi: Adalet istiyoruz, torpile geçit vermeyeceğiz!