Karaağız köylülerinin direnişine CHP'den destek

CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, Bursa'nın Büyükorhan ilçesine bağlı Karaağız Köyü'nde yapılmak istenen biyokütle enerji santraline karşı direnişlerini sürdüren köylüye destek ziyaretinde bulundu. Sarıbal, enerji santraline kader gözüyle bakılmamasını gerektiğini vurgulayarak, "Kötüye kötü, yalancıya yalancı demeliyiz" dedi.

Haber Giriş Tarihi:
Haber Güncellenme Tarihi:
https://www.bursaport.com

Bursa'nın Büyükorhan ilçesine bağlı Karaağız Köyü'nde yapılmak istenen biyokütle enerji santraline karşı 8 ay önce köylülerin başlattığı direniş sürüyor. Köylüler, neredeyse son iki aydır gece gündüz nöbet tutuyorlar.

CHP Genel Başkan Yardımcıları Orhan Sarıbal ve Gülizar Biçer Karaca ile Büyükşehir Belediye Meclisi Grup Sözcüsü Erdal Aktuğ biyokütle enerji santraline karşı direnişlerini sürdüren Karayağız köyüne destek ziyaretinde bulundu.

Köyde yaşanan direnişi anlatan köylü kadınlardan biri, geçtiğimiz günlerde inşaatın başlaması için şirket sahibinin iş makineleriyle, jandarmayla birlikte köye geldiğini söyledi. Güneş enerjisi denilerek bölge halkının kandırıldığını belirtti.

CHP Büyükşehir Belediyesi Grup Sözcüsü Erdal Aktuğ, bölgede yapılmak istenen santralle ilgili bilgilerini anlattı.  

Aktuğ, daha önce Büyükorhan'ın girişinde yapılan güneş santrali tesisine köylünün karşı olmadığını belirterek, yapılmak istenen biyokütle enerji santralinin bölgeye zarar vereceğini vurguladı. Atıklardan enerji üretecek 12 megawattlık biyokütle enerji santralinin yapılamamasıyla ilgili hem yerelde hem genelde 8 aylık bir süreçte mücadelenin verildiğini belirten Aktuğ, Belediye Başkanı'na santralin yapılacağı yerin, yapılma şeklinin yanlış olduğunu aktardığını söyledi. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı'nın ısrarla santralin yapılmasını istemesi üzerine konuyu detaylı bir şekilde incelediğini belirten Aktuğ, "CHP olarak santralin yapılmaması için ret oyu verdik. 26 Temmuz'da yapılan Büyükşehir Meclisi'nde santralin yapılmaması konusunda ikna çalışmalarım oldu. Projenin bölgeye uygun olmadığını anlattım. Maalesef Meclis'te oy çokluğuyla santralin yapılmasına karar verildi." dedi.

"Çevre Komisyonu Başkanı, şirketin danışmanı"

Aktuğ, santralin yapılmasında etik olmayan bir durumun olduğunu vurgulayarak, CHP'nin verdiği önergenin Çevre Komisyonunda gündeme getirilmediğini söyledi. Aktuğ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çevre Komisyonu Başkanı, AKP'li meclis üyesinin bu şirketin danışmanlığını yaptığını öğrendik. İki gün önce yapılan toplantıda, bu konuyu dile getirdik."

Aktuğ, Çevre Komisyonu Başkanının oy kullandığı meclis kararlarının hükümsüz olduğunu söyleyerek, bu kararların tekrar gözden geçirilmesini istediklerini belirtti.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca ise, konuya ilişkin köylülere her türlü desteği vereceklerini söyledi. Karaca, "Siyasi kaygı taşıdığımızdan değil, bu mücadele hepimizin, çocuklarımızın geleceği için. Çocuklarımıza sahip çıkmak için direnişi sizler öğretiyorsunuz." diye konuştu.

"Bu adamlar bize yalan söylüyor"

Köylülere seslenen CHP'li Orhan Sarıbal, projenin özünün birilerinin para kazanması, köylünün de onlara muhtaç duruma düşürülmek istenmesi olduğunu söyledi. Sarıbal, "Türkiye tarım ülkesidir. Eğer bu ülkede tarımı, köylüyü yok ederseniz, ülke bağımsızlığını kaybeder. Eğer bu topraklarda ekmek kazanamıyorsanız, gençlerinizi bu topraklarda tutamıyorsanız, siz burada bağımsızlığınızı kaybedersiniz, kentte birilerinin köleliğini yaparsınız." diye konuştu.

Asıl dikkat çekilmesi gereken konunun yapılmak istenen enerji santralinin ham maddeyi nereden bulacağını söyleyen Sarıbal, "Bu adamlar bize yalan söylüyor. Çünkü hayatları boyunca yalanla ayak üzerinde durdular. İkinci bir konuda, bu tür kar getiren projelerde şirket sahiplerinin mutlaka yerel veya genel siyasetle bir ilişkileri var." İfadelerini kullandı. Sarıbal, iktidarın Balıkesir Karyağmaz Köyü'nde çam fıstığı ormanının yerine yaptığı 404 tane villayı örnek gösterdi.

"Biz ormana hayat gözüyle bakıyoruz" diyen Sarıbal, "Onlar ise ormana zenginlik, para olarak bakıyorlar. Bu yaşadıklarımız bir kader değildir, bu yaşadıklarımızın tümü bir tercihtir. Köylü olarak hepimiz 'Biz siyasetle ilgilenmeyiz' diyoruz. Ama sandığa gittiğinizde siyasetle ilgileniyorsunuz demektir. Size bu santrali getiren, ormanlarınızı talan eden sizin ve bizim tercih ettiğimiz yapılardır. Kendi elimizle bunları yaratıyoruz." diye konuştu.

Sarıbal, "Bu düzen insanı sadece para kazanılacak bir canlı olarak görüyor. Bizim bunların tümüne itiraz etmemiz lazım. Sizin geleceğe anlatacağınız bir hikayeniz olacak. Sizin mücadeleniz bu yüzden çok değerli. Ben bir koyuna onların bir fabrikasını değişmem." ifadelerini kullandı.

Sarıbal, kötüye kötü, yalancıya yalancı denmesi gerektiğini vurguladı. Sarıbal, "Eğer kader dersek, boynumuzu bükersek çocuklarımızın geleceğine kötülük yaparız. Mücadeleye devam edeceğiz" sözleriyle konuşmasını bitirdi.