Hele önce bir yazıyı okuyun...

Onu öncelikle kendi kaleminden aktaracağım sizlere:

"Hayat dediğimiz bir yolsa, bu yol bir yere gitmez. Yolda giden, yolu belirleyen, yolu çizen ve yoldan sapan görüş ve değerlerinizdir. Kısaca sizlersinizdir... "Olmak ya da olmamak..." yol bundan ibarettir.

Yolu nasıl çizersek, yolda nasıl yürürsek, yolun ihtişamının ve zorluğunun o denli farkına varmış oluruz... Yol bazen bir cennet, bazense cehennem olabilir. Önemli olan yolun nasıl olduğu değil, yoldan ne beklediğin ve onu nasıl gördüğündür...

Cehennem ile cennet arasındaki fark, olumlu düşünme ile olumsuz düşünme arasındaki fark kadardır. Cennette cehennem yaşanılabilir; ya da cehennemde cennet. O halde yolu kaderleriniz değil, görüşleriniz ve düşünceleriniz çizer..." ("Yol" adlı kitabından)

Can Ahmet Vural

"Çiğne insan kendini, çiğnemelerine de izin ver. Savaş insan. İçinde düştüğün yolla savaş... Yenil, yine yenil ve daha iyi yenil. İzin ver insan. Cümle alemin sana karşı yürümesine izin ver.
Pay biç insan; çıkardığın sonuçlardan kendine pay biç. Bak insan, şuna dikkat et! Şimdi bu yolda, belirlediğim güzergahta senin payın var. Gözyaşı yahut tebessüm ol. Ne olursan ol mutluluktan ol insan. Dingin ol. Durgun ol. Küçük ama işe yarayan ol.

Ey insan ben ezildim. Ben çok yenildim. Çok hüsrana uğradım. Ve seni çok aradım. Belirdin insan buna sevin. Ben ve benim gibilerine yaşattıklarınla içimizde belirdin. Şimdi insanım, görünürdeki tüm yetersizliklerimle sadece insanım insan. ...

Dünyanın sana ihtiyacı var. Ne olursan ol, kim olursan ol, koskoca evrende sadece bir yıldızsın insan. Dünya seninle aydınlık, yokluğunda karanlık. Bu yüzden önemse kendini. Değer bil, değer ve daha iyi parla!" ("Güzergâh" adlı kitabından)

"İnsanların çoğu düşünür, önemli olan düşünülen şey değil, düşünülen şeyin insanlığa ne kattığıdır.

Önemli olan, ne düşündüğün ya da ne hissettiğin değil, onlar adına ortaya ne koyduğundur.
Hayattaki en büyük kaybımız sevgisiz kalışımızdır.

Hiçbir şey başarabilecek durumda olmasanız bile, aslında pek çok şeyi başarabilirsiniz!

Hayat amacı: "Neden ben?" sorusunda saklıdır. Bu soru kişiden kişiye farklılık gösterse de gideceği yol, cevap ortaktır; "Birileri için!"

İnsanın kalbini kazanmak, para kazanmaktan daha zor geliyor bana.

Çok kazanmak için çok harcanmak lazım!

Bu dünyadaki en iğrenç şey, insanın kendine acımasıdır.

Yola çık azizim, yol açık!

Hayatta iki şeye dikkat ederim: Aynada yansıyan kendime ve yansıttığın düşüncene.

Hayat bizim aynamız, biz ona ne gözle bakarsak o da bize o gözle yansır.

Sen ayağa kalkarsan hayat yerinde oturmaz; sen dik durdukça o da dik duracaktır sana.

Bilgi insana sorumluluk yükler, bu yüzden kaçar insan misyondan.

Yol tıkacı değil, yol açıcı ol !

Alt, üst yoktur; üstün üstü yoktur ve üstün üstünlüğü yoktur bu hayatta...

Unutma; el uzatanın değil, tutanın elinden tutarlar.

Belki de tek engel, "engel" kelimesidir.

Önemli olan nefes almak değil, nefes olmaktır bu hayatta, yoksa nefesi herkes alır.

Her şeyi kaybettiğinde bulursun özünü.

Geri dönüşümü olmayan tek şey hayattır.

Üstelik hiçbir şey Yol'u yazmak kadar kolay olmadı. Zor olan yolu yaşamaktı. Ondan da zor olan, zoru başarmaktı.

Çözüme giden bir yol deneyin, baktınız olmadı çıkın, başka bir yol deneyin; gerekirse sonsuza dek deneyin ama asla vazgeçmeyin!

Hiçbir şey istemiyorum bu hayattan, çünkü istersem, sahip olurum biliyorum; işte bu yüzden bir şey istemiyorum.

Her şeyi ve herkesi bir kenara bırakıp kendinle yarışmaya kalktığında kazanırsın bu müsabakada.

Elimi düşürdüğümde kaldıramayışım benim engelim değildir; düşürdüğümde kaldırmamın karşısında duran bütün unsurlardır benim engelim." ("Düşünce (sizsiniz)" adlı kitabından)
Can Ahmet Vural bu satırların sahibi; dört buçuk aylıkken kas hastalığına yakalanan Can Ahmet 1988 doğumlu. Kendi ifadesiyle, "bu hastalığı hayalperestliği ile aştığına inanmaktadır".
Yol kitabının girişinde şöyle ifade eder, "Size bu kitabı, sol elimin iki parmağı ile yazıyorum gibi görünse de müthiş bir hesaplaşma, örnek alınması gereken zaferle ve inancın en derininden gelen yüksek bir sesle yazıyorum.

"İnsan iradesinin karşısında hiçbir güç duramaz."

Sevgili Okur, bir insanı tanımanın en iyi yolu, onun ne söylediğine kulak vermek değil, ne yaptığına bakmaktır.

Bu yüzden Can Ahmet Vural'ın 19 ve 20 Haziran tarihlerinde Ördekli Kültür Merkezi'nde 13:00 ve 17:00 saatleri arasında gerçekleştireceği sunumuna hepimiz davetliyiz.

Bu gönül ve eylem insanının toplantısında buluşmak dileğiyle.

twitter.com/zuhalinkalemi