Muharrem İnce rüzgarı

Muharrem İnce, Kemal Kılıçdaroğlu'na karşı aday olduğu son CHP Kurultayında cumhurbaşkanı adaylığı sürecine ilişkin olarak, "Eğer CHP kendi içinden ya da parti tabanının 'evet' diyeceği bir aday yerine 2014'teki gibi Ekmelettin benzeri bir adayla ortaya çıkarsa, partim göstermese bile ben kendim çıkar 100 bin imza ile aday olurum" demişti. Bu tavrını, Kılıçdaroğlu Abdullah Gül üzerinde ısrar ederken de sürdürdü ve adaylığına giden yolu açtı.

Kılıçdaroğlu'nun Abdullah Gül üzerinde yoğunlaşan 'çatı aday' arayışları ile moral bozukluğu yaşayan CHP'lilere Muharrem İnce ile adeta kan geldi, can geldi. CHP örgütleri İnce'nin meydanlarda, ekranlarda sergilediği performans ile umutlandı ve bu umut dalgası toplumun tüm kesimlerinde de kendini hissettirmeye başladı.

Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin dünkü Bursa mitingi bu umut dalgasının toplumda toplumda bulduğu karşılığın göstergelerinden biri oldu. CHP Bursa İl Örgütü de mitingle moral buldu. İnce'nin bu performansı CHP'yi aşarak toplumun tüm kesimlerini kucaklamaya başladı. İnce'nin seçim ekibinde yer alanlar şu ana kadar yapılan mitingler içinde Bursa'nın Adana'dan sonra kalabalık miting olduğunu söyledi.

İnce'nin taşımasız, zorla getirilmeyen, ramazana rağmen o sıcakta kendiliğinden gelen insanların toplandığı Atatürk Stadyumu Meydanı'ndaki miting Bursa'nın siyasi tarihine geçen mitinglerden biri oldu. Neden öyle oldu? Çünkü İnce'nin mitingi bir CHP mitinginin ötesinde anlamlar taşıyor. Aslında dip bir dalga var henüz tam anlamıyla yüzeye çıkmamış olan.

Dün Bursa'da olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun daha önce İnce ile birlikte yapacakları duyurulan mitinge katılmaması isabet oldu. Belli ki önü arkası hesaplanmadan alınan ortak miting kararından, tarafsız cumhurbaşkanı vurgusuna ters düşeceği ve katılımı olumsuz etkileyebileceği düşünülerek vazgeçilmiş.

Bursa'da gün boyu salonlarda konuşan, ziyaretlerde bulunan Kılıçdaroğlu 24 Haziran Seçimleri'nin önemini anlattı, 16 yıllık AKP iktidarlarının bilançosunu çıkardı.

Kılıçdaroğlu salonlarda konuşurken, Muharrem İnce de iftara yakın bir saatte Atatürk Stadyumu Meydanı'nda kendisini bekleyen, benim tahminlerime göre 30 binden fazla kişiye seslendi. Herkesin farklı bir rakamı var tabi ki, CHP'lilerden başlayarak, 40, 50, 60 bin diye devam eden...

Katılımın fazla olmasında Muharrem İnce'nin başından beri tarafsız, herkesin cumhurbaşkanı vurgusunun büyük payı var kuşkusuz.

Ve de 16 yılı bulan AKP iktidarının yıpranmışlığı, Erdoğan'ın söyleyişi ile metal yorgunluğu, söylemlerin sanki bunca yıldır başka bir parti iktidardaymışcasına sıradanlaşması, ekonomik göstergelerin alarm vermesi. Tüm bunlar toplumu yeni bir umut arayışını itiyor.

İşte Muharrem İnce'nin iktidara yönelik eleştirilerinin içini doldurması, mesela "Demirel'in yaptırdığı köprüden gidiş-dönüş 11 liraya geçiyoruz da, senin yaptırdığın köprüden tek yön neden 85 liraya geçiyoruz?" ya da "Demirel'in Özal'ın yaptırdığı köprüler dini bayramlarda bedava da seni yaptırdığın köprü neden paralı?" şeklindeki basit soruları halkta karşılık buluyor.

Muharrem İnce'nin bir diğer özelliği de üslubunun Tayyip Erdoğan'ın üslubuna benzemesi, Erdoğan'ın çıkışlarına ince esprilerle yanıt veriyor olması. Muharrem İnce de, taşı gediğine koyan 'zeki, çevik ve espri yüklü' politikacılardan biri.

Meydanda Türk bayrağından başka herhangi bir partinin bayrağının olmaması dikkat çekerken, CHP'lisi, başörtülüsü, mini eteklisi, muhafazakarı, sosyalisti birçok insan Muharrem İnce'yi dinlemeye gelmişti.

Başta Erdoğan olmak üzere AKP'liler her ne kadar Muharrem İnce'ye "Kılıçdaroğlu seni harcadı" diyorsa da, 24 Haziran'da sonuç nasıl olur bilemeyiz ama meydanlar, ekranlar İnce için hiç 'harcanmış' bir görüntü vermiyor...