SON DAKİKA
Hava Durumu

Her bayram azalıyoruz...

Yazının Giriş Tarihi: 25.10.2012 01:45
Yazının Güncellenme Tarihi: 25.10.2012 01:45

Bugünün çocukları da gelecekte, "Nerede o bizim çocukluğumuzun bayramları" diyecekleri tadlar bırakan şeyler yaşıyordur bugün muhtemelen. Çünkü çocuk dünyalarımızda iz bırakan özel günlerdir bayramlar.

Çocukluğumuzda yaşadığımız bayramlarda aldığımız tat elbette bugün yok. Çünkü bayramlardaki eğlenceler, hediyeler çocuk dünyalarımıza ayrı bir renk katıyordu. Ve aile bireyleri bir aradaydık bayramlarda.

Nasıl unutulur ailece yaşanan o bayramlar...

Babamın, bayram arefesi yaptığı alışveriş hepimizi sevindirir, "acaba bana ne almış" diye merakla paketleri açardık.

Kimimiz alınan bayram hediyesini beğenir havalara uçar, kimimiz beklediğimizin dışında bir hediye ise buruk bir sevinç yaşar, umudumuzu diğer bayrama saklardık.

Sonra en uzun gecelerden biri başlardı yeni kıyafetlerimizi, ayakkabılarımızı giymek için. Yeni kıyafetler Bayram namazına gidilirken giyilirdi. Sabaha kadar o kıyafetlerin heyecanı süslerdi rüyalarımızı.

Sabahleyin erken kalkar, heyecanla bayramlıklarımızı giyer caminin yolunu tutardık babamla. Annemle ablam, bizler gelene kadar hazırlık yaparlardı. Camide biz çocuklar birbirimize bakar kimin babası kime ne almış diye karşılaştırmalar yapardık.

Cami çıkışı önce cami cemaati bayramlaşır ardından yine evlerin yolunu tutardık. Tüm aile bireyleri evde toplanır bayram Ramazan ise birlikte kahvaltı yapılır, ardından topluca bayramlaşılırdı. Bayram Kurban ise, babamın kurbanı kesip kuzunun ciğerini ayırmasından sonra annem kavurur birlikte yedikten sonra bayramlaşırdık.

Daha sonra tiril tiril kıyafetlerle yakın akrabalara ziyaretler başlar, ellerini öptüğümüz büyüklerin verdiği harçlıklarla sevinirdik.

Çocukluğumuzda geçen bayramların kısa özeti buydu.

Sonra bayram buluşmaları yaşlarımız ilerleyip kimimiz gurbette çalışmaya, kimimiz üniversitede okumaya gidince azalmaya başladı. Aile bireylerinin hepsinin bir arada olduğu bayramlar seyrekleşti, uzak gurbetler bu buluşmaları daha da azalttı.

Babamla, ebediyete intikal etmiş büyüklerimizin mezarına bayram ziyaretine giderken içimi hep hüzün kaplardı, bir gün kendi babamızı annemizi de o toprağın altında ziyaret edeceğimizi düşünerek. Babamın, "oğlum bizler de ölünce siz gelip başımızda Fatiha okuyacaksınız" sözleri hiç çıkmaz aklımdan.

Çocukluğumda beni hüzünlendiren o anlar geldi. Artık bayramlar bir süredir babamsız geçiyor. Geçen Ramazan'da birlikte Bayram namazına gittiğimiz kardeşim Cafer'siz geçen ilk bayram bu. Bu bayram yan yana yatan babamla kardeşimi ziyarette o çocukluk yıllarım bir film şeridi gibi aktı gözümün önünden.

Memlekete gelişlerimde bayramı birlikte kutladığım yakın akraba ve tanıdıklar her geçen gün azalıyor.

Dün mezarlığa gittiğimde dolaşırken dikkatimi çekti taşlarda yazan isimler. Çoğunu tanıyorum. Öyle ki, küçük ilçede toprağın altındaki tanıdık sayısı toprağın üstündekilerden fazla olmaya başlamış.

Benzer bir manzara bu sabah namaz çıkışındaki toplu bayramlaşmada da dikkatimi çekti.

Bayramlaştığım yüzlerin daha azını tanıyorum artık.

Bakalım gelecek bayram kimlersiz geçecek kimbilir...

twitter.com/zaferopsar
 

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.