Demokrasicilik oyunu!

Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın talebiyle istifa eden Recep Altepe'nin yerine yine Erdoğan'ın belirlediği İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ı Büyükşehir Belediye Başkanı olarak seçti. Daha doğrusu Büyükşehir Meclisi Erdoğan'ın kararının usülünü yerine getirdi.

MHP Grup Sözcüsü İhsan Bilgili'nin de ifade ettiği gibi aslında seçmenler sandığa gittiklerinde adaydan ziyade -elbette her zaman aynı durum sözkonusu değil- partiye oy verdikleri için boşalan başkanlık görevine de aynı partiden bir ismin seçilmesi milli irade açısından doğru olan.

Durum böyle olunca farkeden birşey yok, yani AKP'nin bir ismi gidiyor, yerine bir başka isim geliyor. Peki kim getiriyor, kim götürüyor? Tabi ki Erdoğan... Mutlaka bazı bilgiler alıyor, dinliyordur ama nihayetinde öyle ya da böyle kararı kendisi veriyor.

AKP'de seçimler birkaç istisnası hariç genelde böyle. Seçmenler açısından da bir sorun yok bu konuda. Onlar Recep Altepe'ye değil, Tayyip Erdoğan'a oy veriyorlardı belediye başkanlarını da seçerken. Verilen oyların kahir ekseriyeti böyleydi.

Nitekim Altepe'nin yerine kimin seçileceğine ilişkin temayül yoklaması için Bursa'ya gelen AKP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş bu durumu, "Hiçbirimiz bu partide vazgeçilmez değiliz. Bu partinin vazgeçilmez bir tek ismi vardır, o da Recep Tayyip Erdoğan'dır." diye özetledi.

Bundan ötesi var mı? Yani AKP demek Erdoğan demek, Erdoğan demek AKP demek. Herşeyin merkezinde Tayyip Erdoğan... Peki bu partiyi tek başına o mu kurdu, yol arkadaşları yok muydu?

Son yıllarda yaşadıklarımız bizleri hiç şaşırtmaz oldu. İşin kötü yanı da bu olsa gerek. Şaşırmamaya başladığımız herşey normalleşiyor.

Baksanıza demokrasi deniyor temayül yoklaması yapılıyor oy sayımı da gizli yapılıyor. Halbuki demokrasilerde gizli oy açık sayım ilkesi esastır. Hadi böylesi bir oylama yargı denetiminde değil, oyları açık sayma zorunluluğu yok diyelim. Ama partiler demokrasinin bir parçası değil mi ve demokrasiyi geliştirmek yerleştirmek amaçları değil mi?

Üyelerin, temayülde oy kullananların açık şeffaf biçimde sonuçları bilmeye hakkı yok mu?

Elbette 2002'de başlayan AKP iktidarlarının tarihi yazılırken bu istifaların da perde arkaları daha ayrıntılı ele alınacak bugün konuşmayanlar daha rahat konuşacaktır.

Sonucu bir gün önceden Beştepe'de belli olan seçim nedeniyle Büyükşehir Belediye Meclisinde hareketli, yoğun bir gün yaşandı. Belki de en yoğun günlerinden biriydi meclisin. Çoğunluğu İnegöl'den kalabalık bir partili grubu ile medya ordusu oradaydı.

MHP Grup Sözcüsü'nden sonra söz alan CHP Grup Sözcüsü Erdal Aktuğ'un konuşması Recep Altepe'nin istifa sürecinin bir eleştirel değerlendirmesiydi. Demokrasiyi, hukuku hatırlatan istifanın baskı sonucu verildiğini anlatan.

Ancak AKP Grubu konuşmanın bitmesine tahammül edemedi, meclisin seçim için toplandığını bu konuşma ile toplantının sabote edildiğini iddia ederek, Aktuğ'u yuhladılar, mikrofonun sesini keserek ve konuşmaya müdahale ederek engellediler.

Aktuğ da bu müdahaleleler nedeniyle konuşmasını tamamlayamadan CHP Grubu ile birlikte salonu terketti.

Dedim ya, son yıllarda demokrasi adına tanık olduğumuz şeyler bizleri hiç şaşırtmaz oldu.

Bu arada Büyükşehir Meclisi'nde yapılan oturumu yöneten Başkanvekili Atilla Ödünç, oylama sonucunu açıklarken sadece Alinur Aktaş'a 75 evet oyu çıktığını duyurdu diğer ayrıntılardan bahsetmedi. Oldu da bitti maşallah misali...

Tamam güzel de hani bu oylamanın detayları? Kaç oy kullanıldı, bunun kaçı evet, varsa kaçı boş, kaçı geçersiz... Başka bir isim yazan oldu mu oy pusulasına. Bunları öğrenme şansımız olmadı. Halbuki 8 ya da 9 oy pusulasında Mustafa Dündar'ın adının yazılı olduğu, bazılarının boş olduğu iddiaları var. Eğer sonuçlar detayları ile açıklanır ya da bir meclis üyesi merak eder yazılı olarak isterse öğrenebiliriz.

Büyükşehir Belediye Meclisi'nin normalde 101 üyesi var, Altepe istifa ettiği için Meclis 100 üyeden oluşuyor. Bunlar 70 AK Partili, 13 CHP'li, 13 MHP'li, 3 Bağımsız ve 1 de DP'li...

Bu oturuma CHP'den 4, MHP'den 2, AK Parti'den ise 1 meclis üyesi mazeretli oldukları gerekçesiyle katılmadı.

100 üyeden 93'ü oturum başladığında salondaydı. Toplam 13 üyesi olan CHP'den 4 üye mazeretli olduğu için kalan 9 üye de oylama başlamadan çıktığı için 84 üye oy kullandı.

O sırada 11 üyesi salonda olan MHP Grubu oylamada olumlu oy vereceğini açıkladı. Kuşkusuz bu tüm MHP'lilerin olumlu oy vereceği anlamına gelmez ancak buradan 75 oy Alinur Aktaş'a çıktığına göre 9 oyun akıbetini şu an bilmiyoruz.

Yine aynı şekilde bağımsızların da evet oyu verdiği ifade ediliyor. Bu durumda firenin AKP'den olduğu sonucu ortaya çıkıyor.