SON DAKİKA
Hava Durumu

Vicdani yalan!

Yazının Giriş Tarihi: 19.11.2011 10:02
Yazının Güncellenme Tarihi: 19.11.2011 10:02

Hele söz konusu, vatan millet bayrak, din iman Kur'an olunca Kurt Adam misali birdenbire başka bir tür oluveriyoruz.

Kimse gerçekleri  "apaçık" konuşmaya cesaret edemiyor. 

Herkes vantrolog mübarek.

Karnından başka, ağzından başka şey duyuluyor. 

Kimi de başka tarafından konuşuyor(!)

Bedelli hakkında son olarak Yılmaz Özdil  "Şipşak" diye yazmış. Belli ki, parasını ödeyip de askerliğini kısa yoldan yapanlara gıcık olanlardan!

(Bu bu satırların yazarının babası vatan borcunu 24 ay, kendisi de 18 ay yapanlardandır. Ve 20 gün sonra da oğlu 15 aylık askerliğini tamamlayıp teskereye gelecek.)

Ama artık bugün, yani günümüzde askerlik denen ve sıradan vatandaşa "borç" diye yüklenen görevin profesyonellere bırakılmasının zamanı geldi de geçiyor bile.

Beyazıt Öztürk (son Beyaz Show) programında dün akşam konuklarına "vicdani ret" konusunu sordu ve yüzde 90 küsurluk bir oranla Vicdani Ret isteyenler lanetlendi!

Dilleri başka yürekleri başka konuşuyor insanların!

Kimse şu soruyu yöneltmiyor:  "Bir insanı en verimli çağında, kendi rızası dışında silâh altına almak hangi vicdana sığar?"

Bir insan asker olmak istemiyorsa, onun eline nasıl zorla silah tutuşturabilirsiniz?

Bu iş gönüllülük esasına dayalı olacaksa, yani seve seve yapılacaksa eğer, zorlamak ne kadar mantıklı ve zorla askere alınacak bir insandan kime ne fayda gelir?

Askerliğini yapanlar, şafak saymaya başladıkları andan itibaren her Allahın günü bulundukları şehirden nefret ederek şu sözü tekrar edip dururlar: "Geldik işte anasını satayım, ya seve seve yapacaz bu işi, ya da..."

Askerliği sırasında bu sözü söylemeyen bir tane bile vatan evladı bulamazsınız!

Hani vatan borcuydu, hani seve seve yapılıyordu askerlik?

O nedenle Vicdani Ret olayını önemsiyorum. Eğer vatansa korunması gereken, bu bir borçsa bırakın asker olmak isteyen silah kuşansın. Bunun vatanı sevip sevmemekle alakası yok!

Biz ne vatanseverler, ne milliyetçiler gördük, kolunda ayyıldız dövmeli, çek senet mafyasına bulaşmış, İstiklal Marşı'nı ezbere bilen, sonra da yere çöp atıp trafik kurallarına uymayan, vergi kaçırmak için her yolu deneyen, karısına kızına şiddet uygulayan!

Ayda 20 TL maaş vererek, köle gibi her işe koşarak, boş zamanlarında ot yoldurarak, gencecik fidanları teröriste yem etmelerine hangi vicdan kayıtsız kalır?

Kapitalizmse içinde yaşadığımız sistemin adı, kimse kusura bakmasın, parası olan bedelini PARASIYLA ödesin, olmayan CANIYLA ödemesin!

YETER... Ordu artık profesyonel olsun, garibanın anası ağlamasın!

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.