SON DAKİKA
Hava Durumu

Ülkemin aktörleri, aktrisleri böyleyse...

Yazının Giriş Tarihi: 27.05.2013 02:50
Yazının Güncellenme Tarihi: 27.05.2013 02:50

Uzerli'nin terki diyar eylemesinden sonra magazin basını da yeni Hürrem'in kim olacağını malum üslupla tartışırken, bu role talip olanların da mantar gibi türedikleri gözlerden kaçmadı.

Bu yaşananlar ciddiye alınmalı mı bilmem ama her alanda olduğu gibi dizi sektöründe durum vahim!

Her hafta bir sinema filmi çekme temposundaki gayri insani uygulamaya dur diyebilecek babayiğit çıkmış değil!

Oysa bu durumdan herkes muzdarip...

Set çalışanları zaten köleden farksız...

Bu piramidin üst basamaklarına konuşlanmış olan oyuncular neden birlik olmaz ve buna dur demezler, diye düşünmüşümdür hep!

Kafamı kurcalayan bu soruya yanıtı, geçen gün buldum.

Daha önce Bursa AVP Devlet Tiyatrosu'nda görev yaparken tanıştığım tiyatro sanatçısı değerli arkadaşım Bülent Çiftçi, Hükümetin, Devlet Tiyatroları'nı kapatacak olmasıyla ilgili internette, http://imza.la/tiyatrona-sahip-cik adıyla imza kampanyası başlattı.

"Kültür Sen" çatısı altında örgütlenen bu kampanyanın bildirgesini ise Murat Demirbaş kaleme almış.

Halen Ankara Devlet Tiyatrosu'nda sanatını icra etmeye çalışan Bülent Çiftçi'nin bu çabasına destek olma amacıyla ben de gerek facebook, gerekse twitter hesabımdan destek verdim.

Bu yazıyı kalem aldığım an itibariyle, sanatçısından, ev kadınına, pilotundan, memuruna, işsizine kadar, 4 günde 1083 kişi imzaladı ve kampanya giderek yayılıyor.

Siz de girip Devlet Tiyatroları'nın kapatılacak olmasına karşı imza atabilirsiniz.

İşsiz bir medya mensubu, tiyatro ile amatör olarak ilgilenen, sahne tozu yutmuş, sanatla iştigal eden biri olarak ben de imzaladım, dostlarımı da imza atmaları konusunda teşvik ettim.

Erdal Beşikçioğlu bir röportajında, DT'lerin kapatılacağına inanmadığını söylemişti gerçi. Kurum içerisinde yapılanmanın tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini, mevcut yapının sorunlu olduğunu düşünüyor Erdal üstat.

Ben de öyle düşünüyorum ancak pireye kızıp yorgan yakmak niye?

Her ne kadar Emek Sineması'nda olduğu gibi bu konuda da bir şey değişmeyecek, akıbeti farklı olmayacak biliyorum lakin yine de tavrımızı ve tepkimizi koymak adına, bu imzanın büyük önem taşıdığına inanıyorum.

Kampanyaya her şeyiyle destek verenlerin adları ve soyadları, yaşadıkları il ve meslekleri de liste halinde belirtiliyor sitede.

Kimi tam adını yazmış, kimi sadece ön adını. Belki arada gerçek adını yazmaya çekinenler takma isimle de imza koymuş olabilir!

Listeyi baştan sona inceledim ve inanır mısınız sadece iki tanıdık isim gördüm. Biri Serra Yılmaz, diğeri de tiyatromuzun duayen ismi Özdemir Nutku.

1083 kişi içerisinde benim gibi tanınmayan çok sayıda isim arasında sadece iki ünlü! Hemen twitterden takip ettiğim birkaç popüler isme de yolladım kampanyanın yer aldığı sitenin linkini.

Tık yok!

Devlet tiyatrolarından ekmek yemiş, varlıklarını bu camiaya borçlu, attığında mangalda kül bırakmayan bu isimler oralı bile olmadı.

Belki DT'ye küsmüş, bir dönem kendilerine haksızlık edildiğini de düşünüyor olabilirler, ama hiç de tavır alınacak zaman değil.

Belli ki artık bu arkadaşlarımız dizi sektöründe, sinemada yükünü almış isimler. Devlet Tiyatroları lağvedilecekmiş, ne gam onlar için!

Dizi camiası onları sömürüyormuş, pöh, onlara dokunmayan yılan bin yaşasın!

Yılan bin yaşayacak belki ama sıra onlara da gelecek...

Meryem Uzerli'nin Hürrem'ine göz koyanlar, Meryem'in neden kaçıp gittiğini anlayamadıkları sistem tarafından köleleşmeye gönüllü olmaları ne trajik bir durum!

Eğer bir ülkenin sanat kademesindeki aktrisi aktörü birlik olamıyor ve birbirinden nefret esiyorsa, karanlık günlere hazır olmakta yarar var...

Karanlığa mum yakmak artık çare değil, belki yüz gram kına hepimize iyi gelir.

twitter.com/Suatsh

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.