SON DAKİKA
Hava Durumu

Siz hiç TKM Düğün Salonu'na gittiniz mi?

Yazının Giriş Tarihi: 01.02.2015 01:57
Yazının Güncellenme Tarihi: 01.02.2015 01:57

TKM; Tayyare Kültür Merkezi'nin kısa adı, Bursa'nın sanat dinamiğinin en önemli merkezlerinden biri. Bursa Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu'nun oyunlarını sergilediği ana üssü...

İki akşam üst üste iki oyun izledim TKM'de, ikisi de sezonun en iddialı projeleri.

Şehir Tiyatrosu'nun gecikmiş yeni oyunu Orhan Asena'nın "Ya Devlet Başa Ya Kuzgun Leşe"'yi izlemek için TKM'nin kadim koltuklarındaki yerimizi aldık, tiyatro okuyan oğlum Tarık'la birlikte

Oyunu heyecanla bekliyorum, çünkü değer verdiğim dostlarım sahnede, performanslarını merak ediyorum.

Yer yer boşluklar olsa da salonun geneli dolu, ilgi pek âlâ...

Perdenin açılmasına 10 dakika var, 5 dakika var, derken Şehir Tiyatrosu'nun deneyimli aktristi Nihal Türksever'in sesinden son anons ve uyarılar yapılıyor, "Lütfen cep telefonu ve çağrı cihazlarınızı kapatınız".

Telefonlar sessize alınıyor, ışıklar sönüyor ve perde...

Ama o da ne?

Perde sahnenin önünden değil, hemen yan tarafımızda bulunan kapının yanından aralanıyor. Belli ki, birkaç kişi geç kalmış, trafik vs vs.. Anca yetişmişler oyuna, kabul...

Sonra perde bir daha aralanıyor, bir daha, bir daha; gelen gelene...

Oyun başlayalı 15 dakika olmuş, sahnenin önünden geçeni mi ararsın, koltuklar arasında dolanan mı, gelenler tiyatroya değil sanki düğüne gelmişler: TKM Düğün Salonu mübarek(!)

Gelenlerin trafiğinden oyunun başını yakalayabilene aşk olsun...

Ne olmuş öyle TKM'ye?

Eskiden oyun başladı mı, kapılar kapanır ve herkes sahneye dikkat kesilirdi...

Tiyatro kültürüne ne oldu?

Var mıydı ki o kültür?

E az da olsa vardı, sanki artık o da kalmamış! :(

1. Perde arasında, görevlilere söyleniyorum, "bize değil Ertan (Akman) beye söyleyin bunları" karşılığını alıyorum.

2. Perde oyuna odaklanabildiğimiz kadar odaklanabilsek ne çare. "Deli İbrahim"den 6 yıl sonra tarihi ve ecdadımızı irdeleyen yeni bir oyun "Ya Devlet Başa Ya Kuzgun Leşe" ama ışık zayıf, müzik orta, dekor sıfır. Oyunculuklar oyunu ne kadar kurtarabilir? Kuzgunlar metaforu daha nasıl işlenebilirdi diye kafamızı yoruyor...

Oysa 'Muhteşem Yüzyıl' dizi filminin ardından, o rüzgarla daha çarpıcı bir sonuç çıkabilirmiş. Çünkü konu, tam da 'Muhteşem Yüzyıl'ın bıraktığı yerden akıyor.

Ecdadımızın anlı ve kanlı tarihinden trajik bir kesit sunuyor. Oyun sonunda alkışı da sadece oyuncular hak ediyor.

***

Bir akşam önce ise aynı sahnede (TKM) Nilüfer Belediyesi'nin çiçeği burnunda tiyatro topluluğunun Haldun Taner'in yazdığı Ali Düşenkalkar imzalı "Eşeğin Gölgesi" sahne almıştı.

Bu sezon, Düşenkalkar'ın Bursa'daki ikinci oyunuydu bu. AVP Devlet Tiyatrosu için "Kanlı Nigar"ı Bursalılara sunmuştu Ali hoca...

Daha düz, daha yalın bir iş olmasına rağmen Ali Düşenkalkar'ın dokunuşu kendini hissettiriyordu.

O nedenle "Eşeğin Gölgesi"nde neler yaptığını merak ederek gitmiştim izlemeye. Ancak, umduğumu bulduğumu söyleyemem.

Çok zorlama bir iş ortaya çıkmış. O kadar çok unsur ve metafor kullanılmış ki, metinde yer alan ve günümüze ciddi göndermeler içeren çarpıcı replikler unsur kalabalığı arasında kaynamış gitmiş.

Elbette bu sıra dışı (grotesk) anlatım tarzı yönetmenin tercihi... Fakat bu tercih oyunun önermesini zayıflatmaktan başka bir işe yaramamış.

Bursa gibi, salt Bursa değil, ortalama Türk izleyicisinin algısının çok ötesinde bir sonuç çıkmış. Oyunu izlerken şu soruyu yöneltmeden edemiyoruz ne yazık ki:

"Eeee, eeee... Bu oyun ne için yapıldı? Kimin için yapıldı?"

Eğer yönetmenimiz, değerli hocam Ali Düşenkalkar kendisini tatmin etmek için sahneye koyduysa, eyvallah... Yok mesajın anlaşılması ise asıl mesele, ne yazık ki ana mesaj, oyunun asal önermesi arada kaynayıp gitmiş. Geçmiş olsun.

"Eşeğin Gölgesi" ile ilgili hakkını vermem gereken kayda değer ayrıntı yok mu?

Var tabi, olmaz mı?

Dekor, ışık, müzik, kostüm ve elbette (yüzleri boyalı olduğu için kim olduklarını anlamasak da) genç oyuncuların performansı, alkışı sonuna kadar hak ediyor. Ve tabi, her şeye rağmen Nilüfer Belediyesi'nin tiyatro yapma çabası, takdire şayan...

Bu oyunu gidip bi de kendi mabedi Nazım Hikmet Sahnesi'nde izlemek lazım...

Bakalım oradan bakınca nasıl görünüyormuş? ;)

twitter.com/inSanatDernegi

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.