SON DAKİKA
Hava Durumu

Hakemi hesaba katmadık!

Yazının Giriş Tarihi: 31.08.2012 08:26
Yazının Güncellenme Tarihi: 31.08.2012 08:26

En son Türkiye Kupası Finali'ni Fenerbahçe'ye kaybettiğimizde bu duyguları yaşamıştım.

Hadi o gün çok kötü oynamıştık da...

3-1'lik maçın rövanşında "Twente'ye kaybedersek, nasıl kaybederiz?"in hesabında İtalyan hakemin bu denli vicdansız ve art niyetli olabileceğini düşünememiştim!

Tura olan inancım, takıma güvenim ve umudum olduğu için belki de kinim, öfkem ve yüreğimdeki acı o denli derin ve içimi yakıyor!

***

3-1'lik galibiyetin ardından, Bursaspor ile Trabzonspor arasında oynanan 2 maçlı 1991-92 sezonunu Türkiye Kupası finali aklıma gelmişti. O finalin ilk maçında Bursa'da Trabzon'u 3-0 yenmiş, rövanş için büyük avantaj yakalamıştık.

Trabzon'daki rövanş öncesi Bursa'da yer yeşil gök beyazdı adeta. Şampiyonluk için avantaj bizden yanaydı. Üstelik maçın hemen başında Vedat ile 1-0 öne geçmiş, kupa umudumuz tavan yapmıştı.

Fakat, bilmediğimiz bir şeyler olmuştu ve hafta içinde. Maçın esas hakemi Ahmet Çakar yerine birileri son anda Bülent Yavuz'u atamıştı finale. Sonuç: 5-1'le Trabzon şampiyon.

Ve Twente ile oynadığımız rövenş maçı da neredeyse bu şekilde geçti.

İlk maçtaki 3-1'lik galibiyet avantaj önemli bir sonuçtu. Twenteli yöneticiler de bunu biliyordu ve işi şansa bırakmak istemedikleri maçın ilk dakikalarında ortaya çıktı.

***

Hadi diyelim ki ben fanatik bir taraftar gözüyle maçı izledim ve hakemin kararlarına ön yargıyla yaklaşıyorum.

Şimdi;

Bize gösterilen sarı kartlar, aleyhimize verilen penaltı ve lehimize verilmeyen (Ömer'in havada itilmesi) penaltı pozisyonu. İkili mücadelelerde tüm düdüklerin ev sahibi takım lehine çalınması...

Ve maçın uzatmaya gideceği kesinlik kazandıktan sonra İtalyan hakemin (adını anmak istemiyorum) Basser'e gösterdiği kırmızı kart!

Hepsi bir yana ama vicdansız İtalyan'ın kötü niyetli olduğunu tek bir pozisyonla anlamak kolaydı.

Sestak, rakip ceza alanına sağ kanattan girmiş, son anda rakip hızla gelerek topu kornere atmış, Sestak da kendini koruma, rakibe de zarar vermemek amacıyla ayaklarını çekip istem dışı rakip savunmacıyla çarpışmış. Karar korner olması gerekriken, baş hakem İtalyan, Sestak'ın faul yaptığına hükmediyor.

Susuyor ve başka bir şey de demiyorum.

***

Bursaspor'un hakkı Hollanda'da resmen gasp edildi de bu hakkını kim savunacak? Fenerbahçe Kongre Üyesi UEFA Asbaşkanı Şenez Erzik mi? (Onun başı kulübüyle dertte zaten)

Ülkesinde medyası tarafından yok sayılan yeşil beyazlı kulüp aslında Hollanda gibi güçlü futbol sektörü için kolay bir lokmaydı. Sahada yenemiyorsan, kazanmak için çok daha kolay yöntemler var ve Twente de bu yönteme aleni şekilde başvurarak turu geçti.

Hadi İtalyan hakemin vicdanını geçtim de Hollandalılar haksız geçtikleri tur için ne kadar mutlu olabilirler ve Avrupa Ligi'nde başka ne yapabilirler?

Bence Bursaspor turu geçmeyi hak etmişti. Ve maçın büyük bölümünde de gerektiği gibi oynadı. 10 kişi ile uzatma dakikalarında oynamak pek de kolay olmasa gerek. Hele ki, 12 kişi ile direnen bir rakibe karşı...

***

Bursa nasıl bir kent olduğunu hemen gösterdi. Maçtan sonra sosyal medyada, internet ortamında yapılan yorumlara bakınca bu kentin hiçbir şeyi hak etmediğini bir kez daha anladım. Turun nasıl kaybedildiğine aldırmayanlar, yönetime ve teknik heyetle hesabı olanlar eteklerindeki taşları dökmeye başlamışlar!

Kendi içinde bütünleşemeyen bir organizma dağılmaya mahkumdur.

Tipik bir Bursalı davranışı: düşene tekme atmak!

Bursaspor yönetiminin (bir iki isim hariç) ne kadar basiretsiz olduğunu, şampiyonlukta dahi, Ertuğrul Sağlam'ı göreve getirmekten gayri bir katkısı olmadığını defalarca yazmış biri olarak, şunu söyleyebilirim:

Eğer yönetimle bir hesabınız varsa, o hesap günü bugün değil kongrelerdir.

Kongrede yönetimi deviremediyseniz, Avrupa Kupası'nda yanlı, kasıtlı hakem kararlarıyla elenmiş bir takıma küfür ederek İtalyan hakemin vicdansızlığını gölgede bırakırsınız bilmiş olun!

Ertuğrul hoca ve talebelerinin ellerinden geleni yaptıklarını düşünüyorum. Ama İtalyan hakemi hesaba katmamışız!

Ve Bursa'nın nasıl bir kent olduğunu da unutmuşuz...

Ben bugün bu takımı alkışlamıyorsam, başarılarda da sevinmeye hakkım olabilir mi? 

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.