SON DAKİKA
Hava Durumu

DOSAB, bu 'kara sevda'dan vazgeç !

Yazının Giriş Tarihi: 10.12.2014 10:40
Yazının Güncellenme Tarihi: 10.12.2014 10:40

Nilüfer Çayı yıllardır sanayi atıkları nedeniyle simsiyah akıyor, içinde canlı, çevresinde kokudan insan barınmıyor. Kış aylarında hava kirliliği kentin üzerine siyah bir bulut gibi çöküyor.

Son aylarda ise Bursa kenti için ölüm fermanı anlamına gelecek girişimler söz konusu. Bursa Ovası'nda, Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi'ne termik santral yapılması için ÇED süreci başlatılmış durumda. 23 Aralık 2014 tarihinde Ankara'da İDK toplantısı yapılacak. Kentin hemen tüm STK, oda, siyasi partileri yapılmak istenen termik santrale karşı. Yüz adet kurum bir araya gelerek "DOSAB Termik Santralına Hayır Platformu" oluşturdular ve bu platform 13 Aralık tarihinde büyük bir miting yaparak termik santral istemediklerini topluca haykıracaklar.

Termik santral sanayi bölgesindeki firmalar için hem buhar hem de elektrik enerjisi üretecek. Şu anda çoğunlukla doğalgaz ile üretilen buharın böylece daha ucuza elde edilmesi amaçlanıyor. Yani santralın kurulma amacı sanayicinin daha fazla para kazanması, ilave enerji ihtiyacı falan da değil. Bir diğer deyişle, sanayicinin cebine "üç kuruş" fazla girmesi için Bursa'nın insanı, doğası ölümle yüz yüze bırakılıyor. Soma'da, Ermenek'te maden işçileri aynı mantıkla güvencesiz olarak madenlere sokulmuş, ölüme atılmıştı, sırf patronlar daha çok kazansın diye.

Termik santrallere neden karşı çıkıyoruz, biz "doğalgaz lobicisi" veya "sermaye düşmanı" mıyız? Termik santraller hem küresel ısınmaya neden olan sera gazlarını(karbon dioksit) hem de hava kirliliğine neden olan gaz ve parçacıkları havaya salarak, ayrıca kül dağlarına ve asit yağmurlarına neden olarak insan sağlığına ve doğaya zarar vermektedir. Ülkemizde her yıl 8.000 dolayında kişi kömürlü termik santrallerin verdiği zararlar nedeniyle hayatını kaybetmektedir.

Kömürlü termik santrallerin neden olduğu sağlık sorunlarının ülkemize maliyeti 2,4-6,7 milyar eurodur. Bu rakam Türkiye'nin toplam sağlık harcamalarının yüzde 7,5 - yüzde 20'sine karşılık gelmektedir. Ben DOSAB yöneticilerini, onların bize yaptığı gibi "ilaç firmalarının lobicisi" veya "halk düşmanı" gibi sıfatlarla suçlamayacağım. Amacımız sadece gerçeklerin ortaya çıkması ve insana, doğaya olan saygımızdır.

Termik santrallerin zararı sadece insana değil, hayvanlar ve doğa da bu zararlardan etkileniyor. Bursa Ovası'nda yetişen sebze ve meyveler hastalanacak, çiçeklenme azalacak, verim düşecek. Zehirli küller, ağır metaller tarım ürünlerinin üzerine çökecek ve biz bu ürünleri afiyetle yiyeceğiz. Yer altı sularımız azalacak, kirlenecek. Bacadan çıkacak karbondioksit gazı iklim değişikliğini hızlandıracak, kuraklık, fırtına, hortum vb etkiler artacak.

Termik santrallere karşı çıkmak için o kadar çok neden var ki, bir köşe yazısı içinde tümüne değinmek olanaksız. DOSAB yöneticilerinin "yeni teknoloji", "çevreci santral" vb sözleri ise gerçeklerden çok uzak. Zararsız bir termik santral mümkün olsaydı, bugün ABD, Almanya ve diğer gelişmiş ülkeler giderek termik santralleri kapatma ve "yenilenebilir enerji" kaynaklarına yönelme politikası içinde olmazlardı.

Çok fazla söze gerek yok, ancak santral ile ilgili bazı rakamlara değinmeden geçmeyelim. DOSAB Termik Santrali yılda 530 bin ton kömür yakacak. Bu miktar, Bursa'da hane başı yılda 1 ton kömür yakmaya eşdeğerdir. Yani termik santralin yakacağı kömürle Bursa'daki hanelerin tümü ısıtılabilir.

Termik santralde kullanılmak üzere günde 2350 ton kömür, kireçtaşı ve kül sevkiyatı yapılması gerekecektir. Yani her gün 120 kamyon DOSAB'a sevkiyat yapacaktır. Santralde kullanılacak kömür de Dursunbey'den gelecektir. Kamyonların yaratacağı trafik sıkışıklığı bir yana egzozlarından çıkacak gazlar da Bursa havasını önemli oranda kirletecektir.

Tüm gelişmiş ülkeler kömür ve kömürlü santrallerden kaçarken, "maliyeti düşüreceğiz" bahanesi ardına saklanarak ülkenin her yerinde ve son olarak da DOSAB'da termik santral yapma girişimi tam bir akıl tutulmasıdır, insan ve doğanın yok sayılmasıdır.

DOSAB yönetimine sesleniyorum. Bursa halkı kendini, çocuğunu, torununu, doğasını; yani ölüme karşı yaşamı savunuyor ve savunacak. Bunun "lobicilikle" veya "sermaye düşmanlığı" ile ilgisi yok. Tüm Bursa'yı karşınıza alarak bu santrali yapmanız mümkün değil, yapsanız da bu "ölüm santrali" size de yaramayacaktır. Yol yakınken bu "kara sevda"dan vazgeçin.

Not: İnsana, doğaya saygısı olan tüm Bursalılar'ı 13 Aralık saat 15.00 de Setbaşı'nda yapılacak "DOSAB Termik Santralına Hayır" mitingine bekliyoruz.

twitter.com/aserdaresen
 

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.