SON DAKİKA
Hava Durumu

Ergenekon'da kırılma noktası!

Yazının Giriş Tarihi: 08.03.2011 01:25
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.03.2011 01:25

Sarsıcılık, bizzat operasyonun kendisinden ziyade bu kez hedef alınan "özneleri" itibariyle yaşandı.

Operasyonun Ahmet Şık ve Nedim Şener gibi yıllardır "derin devlet", cuntalar, Dink cinayeti gibi önemli olaylar hakkında araştırmalar yapmış, kitaplar yayınlamış gazetecileri kapsaması, birçok kişi de "yok artık" dedirtti...

Hatta Taraf'ta Murat Belge, "Ahmet Şık Ergenekon operasyonundan alınıyorsa, ben de her an alınabilirim"  diyerek ironik bir göndermede bulundu.

İşin daha da ilginç olan yönü, şaşkınlık yaratan bu operasyonun Ergenekon tartışmaları ve tarafları üzerinde yarattığı etki oldu...

Üç dört yıldır demokratikleşme adına Ergenekon operasyonlarını destekleyenler, sürece ilişkin tereddütlerini ve eleştirilerini dile getirirken, buna karşılık darbe günlükleri yayınlandıktan sonra Ahmet Şık'ın dergisi kapanırken bunu alkışlayanlar şimdi Ahmet'in arkasında saf tutarak, Ergenekon'un nasıl da "fasa fiso" olduğunu anlatmaya çalışıyorlar.

Gerçekten de burası bulunmaz bir ülke!

****

Ahmet Şık ve Nedim Şener'in Ergenekon'la bir ilişkisi olabilir mi?

Yıllardır onları yakından taşıyanlar ve aldıkları mesleki tavrı bilenler buna ihtimal vermiyor...

Savcı Zekeriya Öz ise 4 yıldır ilk kez bir açıklama yayınlayarak, gözaltı ve tutuklamanın "şu anda açıklayamadıkları ciddi delillere" dayandığını savunuyor...

Savcı elini çabuk tutsa iyi olur...

Soruşturmasını hızla bitirip, elindeki bu "ciddi delilleri", iddianameyle ortaya koymalı ve ikna etmeli...

Aksi halde, Ergenekon operasyonlarının sürmesini, demokratikleşmenin ayakta kalmasını sağlayan ve geniş kitlelere yaslanan "kamu vicdanı" derin bir yara alacak...

Son operasyonda geniş bir taraftar kitlesi toplayan "şüphenin", ardı sıra yeni şüphelerle büyümesi önlenemeyebilir...

Ergenekon operasyonlarını ayakta tutan, bu illegal yapının etkilediği ve zarar verdiği geniş kitlelerin benzer tepkiyi üretmesiydi...

Eğer Ahmet Şık ve Nedim Şener gibi Ergenekon tipi yapılarla mücadele etmiş gazetecileri de aynı potanın içine sokacak şekilde operasyon yapıyorsanız, şüphelerin zincirin halkaları gibi büyümesinin önüne geçmek için acilen bunun gerekçelerini açıklamalısınız...

****

Ne yazık ki bu ülkede adalet sistemi ve mekanizmasının çok büyük sorunları var.

Adalet mekanizması "gerçeğe" göre değil, gücü elinde bulunduranın "ihtiyacına" göre işliyor.

Toplumsal uzlaşı arayışının kaynağı bizzat hukuk kurallarının kendisi değil, bu kuralları uygulamakla yükümlü mekanizmaları (HSYK, Yargıtay, Anayasa Mahkemesi, YÖK gibi) elinde tutanların kimliğine göre yön değiştiriyor...

Hangi noktada durursanız durun, hangi açıdan bakarsanız bakın ve hangi meşrepten olursanız olun, söylenecek her sözün doğruluk payı olabilir.

Çünkü gücü elinde bulunduran "ihtiyaca" göre hareket ettiği için karşı tarafın haklarını mutlaka ihlal ediyor.

Tarafsız, bağımsız, objektif bir hukuk sisteminin kurulamamış olması büyük bir sorun.

****

Ergenekon soruşturması ve operasyonlar, davalar artık hassas bir sınıra dayanmış durumda.

Kaç operasyon oldu, kaç tutuklu ve yargılanan var, kaç dava açıldı kimse bilmiyor artık...

Tutukluluk halleri ise bir nevi fiili cezaya dönüşmüş vaziyette...

Bu durum sürdürülemez...

Demokrasiyi tehdit edenlerden, bizzat sürecin kendisinin demokrasiyi tehdit eder hale gelmesi mutlaka önlenmeli...

Eğer Fethullah Gülen'i eleştiren bir kitap yazdığı iddiasıyla Ahmet Şık'ı tutuklayıp Ergün Poyraz'la aynı kefeye koyuyorsanız, sapla samanı karıştırıyorsunuz anlamı çıkar.

Yok, başkaca gerekçe ve delilleriniz varsa, bunları açıklamakta geciktiğiniz her gün demokrasiyi ve demokratikleşmeyi tehdit ediyorsunuz demektir...

Bu da yeni bir cephenin açılmasını ve hızla büyümesini kaçınılmaz kılar...

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.