Osmangazi Belediyesi ve atletizm

Traji-komik olaylar yaşanıyor çünkü...

Üstelik, olimpiyat yılında, ülke olarak, bundan böyle, atletizme daha büyük yatırım kararları alınmışken.

Ve Ulusal atletlerimizin Avrupa Şampiyonası'nda, art arda madalya kazanmasından, sadece bir hafta sonra...

Gel gör ki; bizim çok bilen(?) Osmangazi Belediyesi; spor kulübünde, jurnalciler yüzünden, doğramacılığa başladı...

Seyreyleyin gümbürtüyü :

***

Kulübün, atletizmde 4 antrenörü var-dı. 50 kadar da atleti...

Yeniden yapılanmaya gidecekleri(?) ve küçülecekleri için (ben bu filmi daha önce de görmüştüm) üç yıldır başarıya abone olmuş iki antrenöre 'güle-güle' dediler...

'Başarılı' diye bir tanımlama getirince, kriteri belirlemek ve bunun altını doldurmak lazım.

Öyleyse buyurun :

·        Bu ekip, 16 yaş altında Türkiye Şampiyonu oldu. Ki, bu kategoride Bursa'nın ilk şampiyonluğudur. Ama, bayrak takımına dahi formayı zor bulmuştular, o başka...

Sporun anası filan değildir atletizm ülkemde. Bu tip 'üvey evlat' muamelesi hep vardı; yıllar sonra yine var olduğunu bilmek, çok acı. Yokluklar içinde; inatla direnen, spora gönül vermiş insanlar ile ayakta durmaya çalışıyor hala. Ve ne yazık ki, ölçüt, başarı da değildir bazen. Az sonra okuyacağınız gibi...

***

Takım başarısını hatırlatıp, tescilledikten sonra, bireysel başarılara tanık olunca, daha da şaşıracaksınız  :

·        Beyza Tilki, 100 metre engellide Balkan ikincisi oldu. Dünya gençler barajını geçti İspanya'ya gidecek. Çağırıp, tebrik bile etmediler. (Sanırsınız, daha önce çok şampiyon atletleri var, sıradan vak-a yani) Bu yetenekli atletimize, Fenerbahçe aylık 1.000 TL teklif ediyor. Ama, serde Bursa aşkı var, bizim çocuklar burada kalsın diyor  ya;  200 TL almaya devam. Yaşasın Bursa !

·        Meryem Çanakçı, 60 metre engellide Salon Türkiye şampiyonu.

·        Melike Kara, heptatlonda gençler Türkiye şampiyonu.

·        Nihan Yönel, yüksek atlama 16 yaş altı Türkiye şampiyonu.

·        Nisa Güneş, 400 metre engellide yıldızlar Türkiye ikincisi...

Nasıl ?

Yazdığım kadar varmış. Değil mi ?

Çocuklar, kürsüye abone ve  gelecekte, belki de dünya çapında dereceler elde edecek, izin verirlerse...

***

Yeniden yapılanma, iddiasında bulunanlara, yeniden hatırlatmak gerek : Kardeşim, yeniden yapılanmaya işte bu başarı üzerinden başlangıç yapsanız ya...

Yıkmak, takoz koyup engellemek de neyin nesi ?

Alt yapıdaki çocuklar üç yıldır bu antrenörler ile çalışıyor.

Türkiye'nin altını üstüne getirmişler görmüyor musunuz ?

Zahmet edip baksanız ya...

Bu yetenekli atletleri kim buldu ?

Kim şampiyonluğa abone yaptı ?

Unutmayın ki;  bu yıldız seviyesindeki çocuklarımız, hangi kulübe gitse, orasını ihya eder, ayağa kaldırır.

Ama, en önemli ve asla unutmamanız gereken kural da şudur :

-         Atletizm; bireysel bir spordur, takım sporlarına benzemez !

Anlayacağınız, ısmarlama antrenör ile çalışmaz çocuklar, çalışamaz.  Atlet ne ise, antrenörü de o dur. Onlar bir bütündür neredeyse...

Siz hangi akla hizmet, hangi zihniyet ile, bu başarılı antrenörlerin görevine son verdiniz ?

Onu bir  açıklayın...

Aksi halde; atletizm camiasında konuşulan 'hocalar, sosyal medyadaki muhalif yazıları nedeniyle, belediyeden gönderildi' söylencelerine, herkes inanacak.

Var mı aslı astarı ?

Hıııı ?

(Bu yazı Hürriyet Bursa'da yayınlanmıştır)