Suriyeliler sorunu nasıl çözülmeli?

Suriye'den ülkemize göç edenlerin sayısı günden güne artarken aslında olayların en başında aklı evvel herkesin görebildiği olumsuzlukları da beraberinde getiriyor.

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun geniş vizyonu (!) sayesinde hem sınırlarımızda barış içinde yaşadığımız tek bir ülke kalmadı hem de bazı ülkeler tarafından teröre destek veren ülke suçlamalarına maruz kaldık. Sırf Suriye'de rejimin, Beşşar Esad'ın devrilmesi için yapılan keskin çıkışlar, Suriyeli muhaliflerin desteklenerek eğitilmesi ve donatılması hem Suriye'deki bölünmüşlüğü arttırdı hem de ABD'nin eline PYD'nin binlerce tır dolusu silahla donatılması kozunu verdi.

PYD başka birçok yazının içeriğini dolduracak kadar önemli bir konu ancak bu yazıda uzun uzun yazmaya gerek yok. Bu süreçleri hep birlikte yaşadık ve neresinden tutsan elinde kalacak kadar kötü yönettik Suriye meselesini. Milyonlarca Suriyeliyi içimize aldık ve 10-15 yıl sonrasında topraklarımızda hak iddia edecek kadar çok sayıda insanın plansız programsız ve kontrolsüz bir şekilde ülkede yer tutmasına seyirci kaldık. Bugün birçok şehrimizde neredeyse kurtarılmış bölgeler oluştu kamu hastanelerinin en büyük müracaatçısı haline geldiler. Kayıtsız çalışma koşulları nedeni ile bir çok insanımız işsiz kaldı, Türkçe tabelaların yerini Arapça tabelalar aldı, cami imamları dahi cemaatin büyük bölümünün Suriyeliler'den oluştuğunu söyler oldu. Özellikle sınıra yakın bölgelerde vatandaşlarımız ile Suriyeliler arasında sıcak temaslar yaşanır hale geldi ve görünen o ki tehdit her geçen gün büyüyor.

Türk milleti; misafirperverliği ile merhameti ile, zorda olana her daim kapılarını ve yüreğini açan bir milletttir. Tarih boyunca da bu böyle olmuştur. Yahudi, Hristiyan demeden, Kürt, Ezidi demeden bu millet her el açana elini uzatmış, rızkını paylaşmıştır. Ne var ki, savaşma gücü olduğu halde, kendi vatanını savunabilecek kudreti olduğu halde ülkemize sığınmış Suriyeliler'in plajlarda keyif çatması, yılbaşı kutlaması yapıp İstanbul'da bayraklar açmaları, çapkınlıklara çıkmaları beraberinde tepkileri de getirmiştir. Tepkiler artık iktidar partisi temsilcilerince de dillendirilmeye başlanmıştır.

Sorunun çözümü için birkaç öneri sıralayalım;

- Suriyelilerin Türk vatandaşlığına geçirilmeleri durdurulmalı seçimlere gölge düşürülmemeli

 - Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı harekatları ile güvenli hale getirilen bölgelere hızla ve mümkün olan yüksek sayıda Suriyelinin dönmesi sağlanmalı

- Kalanlar için geri dönüş takvimi oluşturularak kamuoyu ile paylaşılmalı

- Geçici olarak kabul edilenlerin misafir olduklarını bilmeleri sağlanmalı

- Yer değiştirmelerin, doğumların ve ölümlerin kayıt altında olması

- Yeni göç edenler varsa geçici kamplar dışına çıkmaları yasaklanmalıdır

- Ticaret yaparak para kazanan ve hatta Türkleri çalıştırarak gelir elde edenler kendi vatandaşlarımızdan daha az vergi vermesi mümkün olmamalıdır

- Sağlık Bakanlığı aşı takviminin eksiksiz olarak Suriyeli çocuklara uygulanması sağlanmalı. Eradike edilmiş olan hastalıkların tekrar boy göstermesine izin verilmemeli

- Kavşaklarda, sokak ortasında organize dilencilik yapılmasının önüne geçilmeli

- Ez cümle kendi vatandaşımızın kendi evinde ikinci sınıf vatandaş olarak hissetmesine neden olabilecek her şeyin önüne geçilmeli ve insanların içinde Suriyeli nefretinin büyümesi engellenmelidir. Bunu başaramayanlar yalnızca kendi bindikleri dalı kesmekle kalmaz ülkenin gelecekte daha büyük sorunlarla karşılaşmasına neden olurlar.