SON DAKİKA
Hava Durumu

Öfke yönetimi sağlıkta kalite ve yalının neresinde ?

Yazının Giriş Tarihi: 18.09.2019 06:49
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.09.2019 06:49

Öfke insan oğlunun en doğal duygularındandır.

Öfke doğal duygu ise yönetilmeli midir?

Yönetilmeye gereksinim, öfkenin doğuracağı istenmeyen durumların olmaması içindir. En önemlisi de şiddete yol açmaması içindir. İnsanoğlu aile, dış çevre ve iş çevresinde var olduğuna göre her ortamda öfke durumuna girebilir ve öfkesini dışarıya yansıtabilir.

Yansıtmaması için psikologların bilgi ve becerileri bizler için son derece yararlıdır. Özellikle sağlıkçıların son yıllarda yaşadığı şiddeti yaşamamaları için psikologlardan rehber niteliğinde bilgiler okuyor, dinliyor ve eğitimler alıyoruz. Bunlara sağlıkta kalite ve yalın anlayışla bakacak olursak şiddeti önleyici faaliyetler arasında değerlendirebiliriz.

Ancak; Kök sebep araştırması yapıldığında bu öfkede acaba daha çocukluğumuzda içinde bulunduğumuz aile ortamı ve o yapı içinde başta anne ve baba olmak üzere aile fertleri etken midir ?

Bu konuda "Neler yapabiliriz?" sorusunu düşünmek ve cevaplar aramak işin kökünü kurutmak gibi gelmiyor mu?

Eğer öyle ise eğitimin aile çatısı altında başladığını gözardı etmemek mi gerekiyor?

Son günlerde ülkemizde yaşanan öfke merkezli, aile fertlerinin ölümüyle sonuçlanan şiddet sahnelerine maalesef çocuklar tanık oluyor. Onların gözleri önünde yaşanıyor öfkenin neden olduğu korkunç olaylar. O çocukların yetişkin dönemlerinde hasta, hasta yakını veya sağlık çalışanı olarak olaylara karşı reaksiyonlarının da öfke dolu olması muhtemeledir. Çünkü öğrendiği öfkeyi yeri gelince kullanıyor.

İşte bu noktalara gelmeden aile çatısı altındaki eğitimin ne denli önemli olduğunu ve gelecekte yaşayacağı olumsuz olayları önleyici olduğunu söylemek mümkün. Anne ve babanın rolleri ve formasyonlarının ne kadar değerli ve etkili olduğu aşikar.

Aşırı strese bağlı öfke kaynaklı kriz sürecini yönetmeyi öğrenmek hasta ve sağlık çalışanı ilişkilerini düzenlemek açısından yararlıdır. Çünkü kriz sırasında beyin en basit faaliyetleri dahi yerine getiremez.

O nedenle iki sorunun yanıtı burada önem kazanıyor;

Bu konuların işlendiği eğitim programları mutlaka sağlık çalışanlarının hizmet içi eğitimlerine konmalı mıdır?

Yalın düşünceyle kök sebep analizi yaparak bu krize yol açan kök sebepleri mi ortadan kaldıralım ? 

İkinci yolun daha yararlı olacağını belirtmek isterim. Yoksa aynı krizler, aynı üzüntüler, aynı istenmeyen olaylar sürüp gider.

Yalın çözümler bu olayların ilacı olabilir. Eğitimler ise destek vazifesini üstlenebilir.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.