Yaşamını topladığı dallardan sağlıyor

Bursalı ahşap ustası Arzu Arkıl, topladığı dalları işleyip hazır hale getirdikten sonra ülkenin dört bir tarafındaki makrome sanatçılarına 20-30 lira arasında değişen fiyatlardan satıyor.

Budanmış zeytin ağaçları ile dere ya da deniz kenarından topladığı farklı türlerden ağaçların dallarını atölyesine getiren Arkıl, kimi zaman yıllarca beklettiği malzemeleri çeşitli işlemlerden geçirdikten sonra makrome için talepte bulunan kişilere gönderiyor.  

Arkıl, hazırladığı dalları ipliklere atılan düğümlerden oluşan el sanatı makromede kullanılmak üzere 20 ila 30 liradan satıyor.

Arzu Arkıl, ağaç sevdasının çok küçük yaşlarda, dedesinin marangoz atölyesinde başladığını söyledi. 

O zamanlardan beri de ham odunla uğraşmayı çok sevdiğini anlatan Arkıl, "İlk başlarda kendim için bir şeyler yapmaya başladım. Evime, mutfağıma küçük şeyler yapıyordum. Sonrasında da makromeyle tanıştım ve çok sevdim. Bu işe gönül verdim, ben de bir yerinden nasıl tutarım? diye düşünmeye başladım. Dallarla zaten uğraşıyordum. Böylece yaklaşık 3 yıl önce makrome için dal hazırlamaya ve satmaya başladım." dedi.

Dal toplarken genellikle zeytin ağacını tercih ettiğini belirten Arkıl, şöyle konuştu:

"Zeytin ağacının bambaşka bir büyüsü olduğuna inanıyorum. Yaratılışı, verdiği haz bir yana, eve huzur ve bereket getirdiğine inanıyorum. Dolayısıyla zeytin çalışmaya ağırlık veriyorum. Ancak bazen farklı talepler geliyor, dalın çok düz olmasını istiyorlar ya da perde yapacaklarını belirtip 2 metreye yakın boyutlarda dal istiyorlar. O zaman mecbur başka ağaçlardan destek alıyorum. Onlar da ya fındık ya çınar ya da kestane oluyor. Daha düz ve budaksız olduğu için onları tercih ediyorum."

Toplanan dallar 2-3 yaz kurumayı bekliyor

Kendisine en çok dal elde etmek için ağaç kesip kesmediğinin sorulduğunu ifade eden Arkıl, kesinlikle yaş ağaç kesmediğini söyledi.

Genellikle budanan ağaç dallarını topladığını dile getiren Arkıl, şöyle konuştu:

"Onları bir kenara topluyorum. Belli bir nem oranına gelene kadar kurumaları için 2-3 yaz geçmesi gerekiyor. Sonra kuruyan dalları tazyikli suyla yıkıyorum. Kuruduğunda zımparasını yapıyorum. Bence en önemli kısmı olan dalın kurt yapmaması için hazırladığımız karışımı dala sürüyorum. Bunu iki kat uyguluyorum. Sonrasında da paketleyip müşterilerime gönderiyorum."

Farklı tür ve ebatlarda dal talepleri geldiğini kaydeden Arkıl, "Sadece söz konusu şehir Bursa'ya çok uzak mesafedeyse kargoda yaşanabilecek sorunlar nedeniyle büyük ebatları çalışmıyorum. Onun dışında bütün Türkiye'ye çalışıyorum. En çok gönderim yaptığım iller İstanbul, İzmir ve Ankara. Yurt dışından da Hindistan ve İspanya'dan talepler oldu ve yolladım." ifadesini kullandı.

"Vergi muafiyeti nefes aldırdı"

Arkıl, satışları sosyal medya hesabı üzerinden gerçekleştirdiğini belirterek, "İlk başlarda sosyal medya hesapları aracılığıyla satış yaparken sıkıntı yaşıyorduk. Daha sonra hayata geçirilen düzenlemeyle kadınların ürettiklerini internet ortamında vergiden muaf şekilde satabilmeleri sağlandı. Bunun için bu şekilde para kazanan bütün arkadaşlarım adına yetkililere teşekkür ediyorum. Bu bize gerçekten nefes aldırdı." diye konuştu.